İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Hadi Süleymanpur, “Şavaşlar ve takışmalar uluslararası arenada ülkelerin kendi menfaatlerinden doğuyor, bunlara 'dur' dememiz gerekiyor” dedi. Sakarya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü ve Tarih Bölümünce SAÜ Kültür ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen “Türkiye-İran Tarih ve Medeniyet Diyaloğu” Sempozyumu'nda konuşan Süleymanpur, mevcut bölge konjoktüründe karşılıklı kültürel diyalogların kaçınılmaz olduğunu söyledi. Aynı coğrafya ve tarihi paylaşsalar da ülkelerin birbirlerini gerektiği ölçüde tanımadığını savunan Süleymanpur, bu tarz kültürel diyalog konferanslarının iki milletin birbirini tanımasında fayda sağladığını kaydetti. Uygarlık tarihi konusunda gelecek için ortak adımlar atılması gerektiğini ifade eden Süleymanpur, ilk adımın ortak uygarlık değerlerinin bölgede ve Asya'da tanıtılmasından geçtiğini, bu faaliyetleri akademisyen olarak çok önemsediğini vurguladı. - "Toplum değerleri, cihanşümul kültür üzerine kurulmalı" Süleymanpur, tarihi konuşmak için çabalamak ve geçmişteki değerleri tanımaya odaklanmanın çok önemli olduğunu dile getirdi. Bu süreçte iki toplumun kaderinin ve ortak amaçlarının önemli olduğuna dikkati çeken Süleymanpur, şöyle konuştu: “10 yıldan beri uygarlık konuşmaları ve diyalogları tabii ki ülkemizin bilim adamları arasında geçmektedir. Bu dönemlerde dünya toplumu tarafından yeni oluşumlar meydana geldi. Bu oluşum dünyanın böyle düşünmeye ihtiyaç olduğunu göstermiştir. Birbirimizle tartışmak yerine karşılıklı diyalog kurarak anlaşmamız gerekiyor. Tek kültürün yerine farklı kültürlerin birbine saygı göstermesi, günümüz insanının gereksinimi ve ihtiyaç duyduğu bir olgudur.” Süleymanpur, bugünkü dünya sisteminde farklı istekler ve beklentiler oluştuğunu, bunun için de dünyanın yeni bir ortak uygarlık diyaloğu kurması gerektiğine işaret ederek, bu diyaloğun ortak değerlerle cihanşümul kültür üzerine kurulması gerektiğini savundu. Batı değerlerinin de söz konusu diyaloğa katılması gerektiğini kaydeden Süleymanpur, bilim, hikmet , düşünce ve değerleri koruyarak, birbiryle anlaşarak, dünya uygarlığını ilerletmenin işbirliği dışında yapılamayacağını savundu. “Ortadoğu ve Asya'daki öncü iki ülke İran ve Türkiye uygarlıkları ve kültürlerinin karşılıklı tanıtılmasıyla ortak fikir oluşabilir” diyen Süleymanpur, şöyle devam etti: “Kendine uygun görmediğini komşuna da uygun görmeme kültürünün oturması gerekiyor. Hayrı sevmek, bizim uygarlığın temelidir. Batıda bizimki gibi bir değer algılayışı yoktur. Gelecekteki bölgesel ve uluslararası ilişkiler hayır ve hayrı istemek üzerine odaklanmalı. Savaşlar ve takışmalar uluslararası arenada ülkelerin kendi menfaatlerinden doğuyor, bunlara 'dur' dememiz gerekiyor.” - "Gönül birliği, dil birliğinden aladır" Süleymanpur, bölgesel harmonik ilişkilerin İran kültürünün parçası olduğunu vurgulayarak, kendilerinde haiz olan altyapının milletlerin birlikte ileriye gitmesine zemin oluşturacağını söyledi. “Bazen bir Hintli, bir Türkle aynı gönlü paylaşırken, kendi ülkesinden olana yabancı olabiliyor” diyen Süleymanpur, gönül dilinin çok önemli olduğunu, gönül birliğinin dil birliğinden ala olduğunu savundu. Harmonik ilişkilerin bölge sathında beraber ilerlemeye ortam oluşturduğunu belirten Süleymanpur, “Yeni dünyada hiçbir değeri ve zulmü görmezden gelemeyiz” Ifadesini kullandı.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz