Adana 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki karar duruşmasına tutuklu sanık Emrah Bulut, öldürülen Muhammet Reşit Yıldırım'ın babası Ali Yıldırım, taraf avukatları ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı hazır bulundu. Mahkeme başkanı, karar öncesi taraflara son savunmaları için söz hakkı verdi. Ali Yıldırım, sanığın oğlunu suçsuz yere öldürdüğünü belirterek, "Daha nasıl tahrik indirimi isteniyor. Oğlumu tek başına öldürmemiştir. Ailesi de işin içindedir. Çocuğumu zorla iş yerine getirtiyorlar. Şoför de çocuğumun öldürülmesine yardımcı olmuştur. Çocuğumun son sözleri, 'Mesajlaştığım için özür dilerim.' olmuştur. Sanık olaydan önce 2 kez oğlumun iş yerine gelip gitmiştir. Adaletinize güveniyorum." dedi.
Sanık Bulut ise olaydan dolayı çok pişman olduğunu belirtip, "Allah her 2 aileye de sabır versin. Çok pişmanım. Her baba gibi ben de kendimi kızıma adadım. Ben bayat ekmek yedim, kızıma gidip fırından sıcak ekmek alıp yedirdim. Olayı kendime yediremedim. Hep sordum. Kızıma, annesine, polise, psikologa sordum. En son Muhammed Reşit'e sordum. 'Özür dilerim pişmanım' dedi. Olay anlık oldu. Bunalımdaydım. Çok üzgünüm." ifadesini kullandı. Bulut ayrıca, kendisini kandırdığını öne sürdüğü kızı, eşi ve kızının ismini verdiği M.Ç'den şikayetçi olduğunu söyledi. Mahkeme heyeti, sanık Bulut’u önce "Çocuğu kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkum etti. Cinayetin söylenen yalan üzerine tahrik altında işlendiği gerekçesiyle sanığın cezası 23 yıla indirildi. Sanık Bulut’a ayrıca ruhsatsız silah bulundurmak suçundan da 2 yıl hapis cezası verildi.
AİLENİN AVUKATLARI İTİRAZ EDECEK
Karar üzerine baba Ali Yıldırım mahkeme heyetine, "Sanık 17 yıl sonra cezaevinden çıkacak ama benim oğlum mezardan çıkmayacak." dedi.
Duruşmanın ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan baba Ali Yıldırım, oğlunun suçsuz yere öldürüldüğünü vurgulayarak, karar nedeniyle tepkili olduğunu dile getirdi. Ailenin avukatı da karara itiraz edeceklerini ifade etti. Adana'nın merkez Yüreğir ilçesi Yavuzlar Mahallesi'nde 14 Ağustos 2017'de silahlı kavga ihbarı üzerine olay yerine giden polis ekipleri, Muhammet Reşit Yıldırım'ın iş yerinin önündeki hafif ticari araçta tabancayla vurulduğunu belirlemişti. İş arkadaşlarınca aynı araçla hastaneye kaldırılan Yıldırım, müdahaleye rağmen kurtarılamamıştı.
Olayın ardından tutuklanan Emrah B, kızı F.B'nin maktulün tecavüzü sonucu hamile kaldığını öne sürmüştü. Emniyet Genel Müdürlüğü Adana Kriminal Polis Laboratuvarı'ndaki testler sonucu mahkemeye gönderilen DNA raporunda, sanığın kızı F.B'nin taşıdığı cenin ve maktulden alınan doku örnekleri arasında uyum bulunmadığı kaydedilmişti. Adana 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki görülen son duruşmada ise F.N.B, kürtajla alınan bebeğin babasının Yıldırım olmadığını, babasının yengesinin yeğeni M.Ç. tarafından hamile bırakıldığını itiraf etmiş, babasından korktuğu için Muhammet Reşit Yıldırım'ın adını verdiğini belirtmişti. Tecavüzüne uğradığı yalanıyla 17 yaşındaki gencin babası tarafından öldürülmesine yol açtığı iddia edilen F.N.B. hakkında başlatılan soruşturma kapsamında "iftira" suçundan tutuklanmıştı.