Türkiye, sağlıkta AB'nin gerisinde
SAMSUN (İHA) - Türkiye Kamu-Sen'e bağlı Türk Sağlık-Sen Samsun Şube Başkanı Yaşar Çekli, Türkiye'nin sağlıkta sınıfta kaldığını belirterek, "Ülkemiz, sağlıkla ilgili bütün verilerde AB'nin gerisinde. Türkiye'de 'Tıp Bayramı' diye bir şey olamaz" dedi.
ABD'de kişi başı sağlık harcamasının yılda 3 bin dolar, AB ülkelerinde bin 700 dolar, Türkiye'de ise 196 dolar olduğunu söyleyen Yaşar Çekli, Türkiye'nin 2005 bütçesinden sağlığa ayırdığı payın yüzde 3.5 oranında kaldığını hatırlattı. Genel bütçeden sağlığa ayrılan payın İtalya'da yüzde 11, ABD'de yüzde 21, İngiltere'de yüzde 15, İspanya'da yüzde 8 ve Yunanistan'da yüzde 7 olduğuna değinen Çekli, Türkiye'nin yüzde 3.5 ile Kostarika, Dominik, Botsvana, Grenada gibi pek çok geri kalmış üçüncü dünya ülkelerinin bile gerisinde kaldığını vurguladı.
AB ülkelerinde bebek ölüm oranının binde 4 düzeyindeyken bu oranın Türkiye'de binde 38 olduğuna da değinen Yaşar Çekli, "Ülkemizde yatak başına düşen kişi sayısı 390, AB ülkeleri ortalaması ise 100. Türkiye'de hekim başına 800, hemşire başına 882 hasta düşerken, AB ülkelerinde hekim başına 300, hemşire başına 200 hasta düşüyor. Ortalama ömür bizde 68.8'ken, AB ülkelerinin ortalaması 75 ve üzerinde seyrediyor. Türkiye'de bulunan 5 bin 848 sağlık ocağının 773'ünde hekim bulunmuyor. AB ülkelerinde ise herhangi bir sağlık biriminde doktor bulunmaması diye bir kavram söz konusu bile değil. Türkiye'de uzman tabipler yaklaşık 900 dolar çıplak maaş alırken, AB üyesi ülkelerde çalışan meslektaşları ortalama 4 bin dolar maaş alıyor" diye konuştu.
Çekli, UNICEF'in Türkiye'yi sağlığı en kötü 20 ülke arasında gösterdiğini, Türkiye'nin bu sıralamada sadece Liberya, Botsvana ve Namibya'nın üzerinde olduğunu da ifade etti.
Sahte rakı konusuna da değinen Yaşar Çekli, sahte rakıdan ölümlerin artmasındaki en büyük etkenin gıda denetiminin Sağlık Bakanlığı'ndan Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'na devredilmesi olduğunu savundu. Çekli, "Bu devrin sakıncalarını defalarca gündeme getirdik, dinletemedik. Bu nedenle bir hafta içinde 26 kişi sahte rakıdan ölmüştür. Sağlık alanındaki tüm veriler, hükümetin hastaneleri yerel yönetimlere devretmesiyle misliyle kötüleşecektir. Tüm veriler ışığında soruyoruz; Türkiye için Tıp Bayramı söz konusu olabilir mi? Biz bunu 14 Mart Tıp Günü olarak kutlamalıyız" şeklinde konuştu.
