HABER

"Türkiye tam bağımsız ülke olduğunu gösterdi"

İSİPAB Türk Grubu Başkanı Orhan Atalay: - "Türkiye tam bağımsız ülke olduğunu gösterdi. Ne kadar güçlü olursa olsun bir başka ülkenin kendi iç işleyişine, adalet, yargı ve hukuk sistemine müdahale etmesine izin vermedi" - "Şu an çok ciddi direniş dönemindeyiz. Millet, halk olarak bütünleşip kenetlendik çünkü herkes bunun farkında. Türkiye'de durduk yerde ekonomik krizin çıkması için yeterli sebep yoktu"

İslam İşbirliği Teşkilatı Parlamento Birliği (İSİPAB) Türk Grubu Başkanı ve AK Parti Ardahan Milletvekili Orhan Atalay, Türk ekonomisine yönelik spekülatif ilişkin, "Türkiye tam bağımsız ülke olduğunu gösterdi. Ne kadar güçlü olursa olsun bir başka ülkenin kendi iç işleyişine, adalet, yargı ve hukuk sistemine müdahale etmesine izin vermedi." dedi.

Orhan Atalay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'nin karşı karşıya kaldığı son olayları bir taarruza benzeterek bunun öteden beri başlanan bir evre, aşama olduğuna işaret etti.

İslam dünyasının son yüzyılını doğrudan ya da dolaylı, son yılları ise gizli bağımlı dönemler olarak yaşadığını aktaran Atalay, "Sovyetler Birliği'nin daha güçlü olduğu dönemlerde İslam dünyasının bir kısmı Sovyetler ile tehdit edilip ABD'nin yanına, AB bloku içerisine çekilirken bir kısmı da Sovyetlere yaslanmak zorunda bırakılmıştı. Sovyetlerin yıkılmasından sonra tek kutuplu dünya oluştu. Bu tek kutuplu dünyanın patronu da ABD idi." dedi.

Atalay, tek kutuplu dünyayı kaybetmek istemeyen ABD'nin son olaylarla iktidarını, hükümranlığını, egemenliğini ilelebet tesis etmenin, sürdürmenin yollarını, çarelerini arayıp tedbirlerini aldığını söyledi.

Ancak Rusya, Çin, Hindistan, İran ve Türkiye gibi ülkelerin alternatif arayışına girmesiyle ABD'nin uykularının kaçtığını anlatan Atalay, şöyle devam etti:

"ABD tek kutuplu dünyanın patronluğunun tehlikeye girdiğini gördü. Türkiye uzun yıllar başta savunma sanayisi olmak üzere birçok temel sektörde dışa bağımlı olarak yaşadı. Ama özellikle de AK Parti'li yıllardan sonra savunma sanayisinde kat ettiğimiz mesafe bizi bağımlılıktan yavaş yavaş bağımsızlığa doğru çıkaran bir süreç görevi gördü. ABD'nin istediği ülkeye söz geçirmeyince, darbeler yaptırmaya, iktidarları değiştirmeye, yetmeyince onları birtakım ekonomik kriz süreçlerine mahkum etmek gibi birçok kirli yollara şimdiye kadar tevessül ettiğini biliyoruz. Bunu birçok ülkede başardığını da biliyoruz ama hamdolsun Türkiye'nin ekonomik olarak gelmiş olduğu evre, Türkiye'nin savunma sanayisi başta olmak üzere artık bu tip krizlerle tökezleyecek, yere düşecek, sürünecek, yalvaracak, yakaracak bir ülke olmadığını gösterdi."

- "Türkiye İslam dünyasında takdir topladı"

Atalay, Türk ekonomisine yönelik spekülatif ataklara işaret edip dolar-Türk lirası ilişkisi üzerine yaratılmak istenen krizle ülkenin moralinin çok ciddi manada bozulmadığını, ortaya konan tavırla Türkiye'nin İslam dünyasında taktir topladığını anlattı.

Türkiye'nin konumu ve ortaya koyduğu tavırla İslam dünyasında da bir duyarlılığın ortaya çıktığına değinen Atalay, şu ifadeleri kullandı:

"İşte Katar gibi, Kuveyt gibi bunun ekonomik saldırı, ekonomik işgal olduğu anlayan, Türkiye'nin böyle bir süreçte yalnız bırakılması, tökezlenmesi durumunda bunun faturasının bütün İslam dünyasına kesileceğini ve artık ekonomik bağımsızlığa hiç kimsenin yeltenmeye cesaret edemeyeceği şeklinde bir tehlike ortaya çıkınca Kuveyt ve Katar başta olmak üzere Rusya, Çin gibi ülkeler ABD'nin almış olduğu bu tutuma karşı tutumlar geliştirdiler. Bu da esasen ABD'nin yalnızlaştığını gösteriyor. Ben eminim ABD halkı da bunu yakından izliyordur. Çünkü güçlü, zengin olmanız bir başka ülkeyi ekonomik krizlere sürükleme hakkını sizlere vermez."

- "Ekonomik kriz için sebep yoktu"

Ekonomine son yaşananların geçici olduğuna dikkati çeken Atalay, şunları kaydetti:

"Ama etki hangi düzeyde olursa olsun, hiçbirisi Türkiye'nin kendi saygınlığına saygı gösterilmesi noktasında ortaya koyduğu tavırdan daha kıymetli değildir, olamaz. Türkiye tam bağımsız ülke olduğunu gösterdi. Ne kadar güçlü olursa olsun bir başka ülkenin kendi iç işleyişine, adalet, yargı ve hukuk sistemine müdahale etmesine izin vermedi. Bu esasında Türkiye'nin nereye geldiğinin göstergesi. Şu an çok ciddi direniş dönemindeyiz. Millet, halk olarak bütünleşip kenetlendik çünkü herkes bunun farkında. Türkiye'de durduk yerde ekonomik krizin çıkması için yeterli sebep yoktu çünkü ülke siyasi istikrarını tesis etmiş, şaibesiz bir seçim atlatmıştı."

En Çok Aranan Haberler