HABER

Türkiye'de 5 bine yakın hemofili hastası var

Çocuk Hematolojisi Uzmanı Prof. Dr. Bülent Antmen, Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre Türkiye’de, 4 bin 625...

Çocuk Hematolojisi Uzmanı Prof. Dr. Bülent Antmen, Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre Türkiye’de, 4 bin 625 kişinin kan pıhtılaşması sorunu anlamına gelen Hemofili hastası olduğunu söyledi.

Prof. Antmen, bu sayının az gibi görünmesine rağmen kanamaya eğilim ile seyretmesi ve kendiliğinden oluşan eklem kanamaları nedeniyle gelişmekte olan ülkelerde sakat, yürüyemeyen, özürlü bir genç nüfusun ortaya çıkmasına neden olması açısından toplumsal ve sosyal öneme sahip bir hastalık olduğunu kaydetti.

Dünya Hemofili Günü nedeniyle bir açıklama yapan Acıbadem Adana Hastanesi Çocuk Hematolojisi Uzmanı Prof. Dr. Bülent Antmen, 12. yüzyılda başlayıp günümüze kadar gelen ve ‘kraliyet hastalığı’ olarak da anılan hemofilinin tarihçesini anlattı.

Hemofilinin tarihi çok eskilere uzanan ciddi kanamalar ile kendini gösteren kalıtsal bir kan hastalığı olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Antmen, “12. yüzyılda İber Yarımadası’nda yaşamış olan Endülüslü bilim adamı Ebu-l Kasım El Zehravi'nin eserlerinde de hemofiliden bahsedilir. Hemofilinin toplum ve bilim tarafından tanınması, 1800'lerde gerçekleşmiştir. İngiltere kraliçesi Victoria hastalığın taşıyıcısıydı ve kendisinden sonra gelen nesillere ve onun neslinden olanlar vasıtası ile hastalığın diğer Avrupa kraliyet ailelerine geçmesine neden olmuştur. Bundan dolayı da ‘kraliyet hastalığı’ olarak da bilinir.” dedi.

HEMOFİLİ DAHA ÇOK ERKEK BEBEKLERDE GÖRÜLÜYOR

Erkek bebeklerde bu hastalığın daha fazla görüldüğüne dikkat çeken Prof. Dr. Bülent Antmen, her 5 bin erkek bebek doğumunda 1 yeni hemofili hastasının dünyaya gelmesinin söz konusu olduğunu ve dünyada tahminen 500 bin hastanın bulunduğunu belirtti. Prof. Dr. Bülent Antmen, halen hastalığın tümüyle ortadan kaldırılamadığını ancak hematolojideki son gelişmeler nedeniyle, yeni ve güvenli ilaçlar ile sakatlığa yol açan bu kanamaların önlenebilmesinin mümkün hale geldiğine dikkat çekti. Tedavide kullanılan ilaçların pahalı olmasına karşın, Sağlık Bakanlığı, üniversiteler ve sivil toplum örgütlerinin çabası ile bugün bu ilaçların bedelinin, tümüyle sosyal güvenlik kurumu vasıtası ile devletçe karşılandığını bildirdi.

En Çok Aranan Haberler