Türkiye’de bireylerin yüzde 62’si mutlu, yüzde 75’i ise geleceğe umutla bakıyor

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre ülkede bireylerin yüzde 62,1'i kendisini mutlu addediyor; buna mukabil yüzde 75,2'si geleceğe umutla bakıyor.

TÜİK, ‘Yaşam Memnuniyeti Araştırması’nın 2011 sonuçlarını açıkladı. 7 bin 368 bireyle birebir diyalogda bulunularak yapılan araştırmada bireylerin yüzde 62,1'i kendini mutlu, yüzde 9,9'u da mutsuz olarak niteledi. 2010’da bu oranlar yüzde 61,2 ve yüzde 10,7 dolaylarındaydı.

2011’de kadınların erkeklere nispeten daha mutlu olduğu görüldü. Kadınlarda mutluluk oranı yüzde 64,6, erkeklerde ise yüzde 59,5 olarak belirlendi.
Eğitim seviyesi artıkça mutluluğun arttığı saptandı. 2011'de ilkokul mezunlarında mutluluk oranı yüzde 61,1 oldu, önlisans ve lisans mezunlarında ise bu oran yüzde 66,7'ye çıktı. Araştırma, evlilerin evli olmayanlara nispeten daha mutlu olduğunu ortaya koydu. Evlilerin yüzde 65,5'si, evli olmayanların ise yüzde 52,9'u kendisini mutlu addetti.

Bireylere mutluluk kaynakları sorulduğunda aile ve sağlık ilk sırayı aldı. Geçen sene kendilerini en çok ailenin mutlu ettiğini belirtenlerin oranı yüzde 73,8, kendilerini en çok sağlıklı olmanın mutlu ettiğini belirtenlerin oranı ise yüzde 72,8 oldu.

Araştırmaya göre, 2011’de mutlu bireylerin oranında olduğu gibi umutlular da arttı. Bireylerin üzde 75,2'si kendi geleceklerinden umutlu olduğunu aktardı. Bu oran, bir önceki sene yüzde 72,8’idi.

2011'de kadınların yüzde 74,9'u, erkeklerin ise yüzde 75,5'i geleceklerinden umutlu olduklarını dile getirdi.

‘Yaşam Memnuniyeti Araştırması’ dahilinde ekonominin bireylere etkisi de mercek altına alındı. 2010’da bireylerin yüzde 54,2'si ekonomik gelişmeler karşısında ‘daha ucuz ürün tükettiğini’ naklederken; 2011’de bireylerin yüzde 32,3'ü borçlandığını, yüzde 20,4'ü gelirinin daraldığını, yüzde 26'sı tasarruflarının gerilediğini kaydetti. Bireylerin yüzde 24'ü de eğlence ve tatil masraflarını kıstığını açıkladı. Bir önceki sene söz konusu oranlar yüzde 33,8, yüzde 21,7, yüzde 24,5 ve yüzde 22,7 mertebelerindeydi.