ANKARA (İHA) - Türkiye'nin, 2004 yılında ihtiyaç duyduğu primer enerji kaynaklarının yüzde 72'sini ithal yoluyla karşılamak zorunda kaldığı hatırlatılarak, önlem alınmadığı takdirde, Türkiye'nin sosyo-ekonomik gelişmesinin getireceği ithal zorunluluğun 2010 yılında yüzde 75'e, 2020 yılında ise yüzde 82'ye tırmanacağı bildirildi.
Elektrik Yüksek Mühendisi Sevilay Topçu'nun Enerji ve Kojenerasyon Dünyası Dergisi'nde yer alan makalesine göre, Türkiye, etrafı petrol ve doğalgaz zengini ülkelerle çevrili olduğu halde, bulunan ve bilinen rezervler itibariyle primer enerji kaynakları rezervleri ve üretimi bakımından kendi ihtiyacını karşılamaktan uzak durumda. Türkiye'nin, 2004 yılında ihtiyaç duyduğu primer enerji kaynaklarının yüzde 72'sini ithal yoluyla karşılamak zorunda kaldığını ifade eden Topçu, önlem alınmazsa, sosyo-ekonomik gelişmenin getireceği ithal zorunluluğun 2010 yılında yüzde 75'e, 2020 yılında ise yüzde 82'ye tırmanacağını kaydetti. Topçu ayrıca, bu nedenle dünyada meydana gelen gelişmeler karşısında Türkiye'nin kendisini bütün bu gelişmelerden soyutlamasının mümkün olmadığını vurgularken, doğalgaz fiyatlarının 2005 yılı içinde yüzde 16 oranında arttığını hatırlattı.
"2006'NIN İLK ÇEYREĞİNDE DOĞALGAZ FİYATLARI ARTMAYA DEVAM EDECEK" Doğalgazın dayanılmaz cazibesinin, talebi hep yüksek seviyelerde tuttuğunu ifade eden Topçu, buna bir de petrol fiyatlarının son bir yıl içindeki yükselmesi eklendiğinde, fiyatların 2006'nın ilk çeyreğinde yükselme trendini sürdüreceğinin öngörüldüğü kaydetti. Dünyada yılda 2.750 trilyon metreküp doğalgaz tüketildiğini belirten Topçu, dünyanın halen işletmede olan doğalgaz rezervleri toplamının 156 milyar metreküp olduğunu ve bugün için 56 yıllık tüketimi karşılayacak doğalgaz rezervinin var olduğunu bildirdi. Topçu, son 10 yılda tüketilen toplam doğalgazdan daha fazla rezerv bulunduğu gerçeği göz önünde tutulduğunda, bulunacak yeni gaz rezerviyle daha en az 100 yıl doğalgazlı ekonomik hayatın devam edeceğini kaydetti.
Rusya'nın yılda 600 milyar metreküp, ABD'nin de 500 milyar metreküp üretimleriyle dünya doğalgaz üretiminin yüzde 40'ını sağladıklarının belirten Topçu, dünya doğalgaz üretiminin yüzde 28'ini FSU ülkeleri (Eski Sovyetler Birliği ülkeleri), yüzde 12'sini OECD Avrupa'sı, yüzde 9.6'sını tüm Ortadoğu ve yüzde 8.4'ünü de Asya ülkelerinin gerçekleştirdiğini bildirdi. Dünyada tüketim artışı en yüksek olan fosil yakıtın da doğalgaz olduğuna işaret eden Topçu, tüketim artışının 2002'de yüzde 2.7 iken, 2003'te yüzde 2.6 ve 2004'te 2.4 olarak gerçekleştiğini bildirdi. Üretici ülkelerin giderek artan doğalgaz talebini karşılamakta zorlandıklarını ve bu yüzden fiyatların 2002 yılından beri sürekli yükseldiğini kaydeden Topçu, Uluslararası Enerji Ajansı'nın (IEA) verilerine göre, doğalgaz tüketiminin 2006 ile 2025 yılları arasında ortalama yüzde 2.3 artışla saltanatını sürdüreceğini bildirdi. Aynı dönem içinde petrolde tüketim artışının ortalama yüzde 1.9 ve kömürde yüzde 2 seviyelerinde olmasının dikkat çekici olduğunu belirten Topçu, fosil yakıtların ortalama yıllık büyümeleri bu seviyelerde kalırsa, doğalgazın enerji kaynakları içinde bugün yüzde 23 olan payının, 2025'te yüzde 25'lere yükseleceğinin hesaplandığını kaydetti.