Başbakan’ın “Siyasetin önemli hastalığı olan seçim ekonomisine prim vermedik, bundan sonra da vermeyeceğiz” diye seslendiği dev şirketlerin yöneticileri, Türkiye ekonomisine güvenlerini anlattı.
Türk ve Arap dünyasından devlet başkanları, bakanları, işadamları dün İstanbul’da yapılan Türk-Arap Forumu’nda bir araya geldi. 22 ülkeden temsilcinin katıldığı toplantı Türkiye ve Arap ülkeleri arasında ticaret ve işbirliğini geliştirmeye yönelik bir gövde gösterisine dönüştü. Forum’un en kritik gelişmesi Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun Suriye, Lübnan, ve Ürdün ile serbest ticaret ve vize uygulamasını başlatacak yüksek düzeyli işbirliği konseyi kurulacağını açıklaması oldu.
Konseyin kuruluşunu detaylandıran siyasi bildirgede bu konseyin yılda en az bir defa başbakan seviyesinde toplanacağı; enerji, ticaret, tarım, sağlık, çevre ve ulaştırma gibi alanlarda ilgili bakanların da konseyin çalışmalarına katılabileceği belirtildi. Ayrıca bölgedeki tüm ülkeler isterlerse bu dörtlü konseye dahil olabilecek.
Forumda açılış konuşması yapan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Bizler, sadece aynı coğrafyayı paylaşmıyoruz, sadece aynı havayı solumakla, aynı iklimi yaşamakla kalmıyoruz. Bizler ortak bir tarihi paylaşıyor, ortak bir kültürün, ortak bir medeniyetin hissiyatını taşıyoruz” dedi.
‘AVRUPA BİRLİĞİ’Nİ TEST EDİYORUZ’
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Arap ülkeleriyle sıcak ilişkiler kurulmasının Türkiye içinde ve uluslararası basında, “Türkiye’nin ekseni mi değişiyor, Türkiye Batı’dan uzaklaşıyor mu?” şeklinde yorumlara yol açtığını belirterek, şunları söyledi:
“Arap ülkeleriyle, yani ortak coğrafyayı, ortak bir kültürü, ortak bir medeniyeti paylaştığımız kardeşlerimizle sıcak ilişkiler kurmamız, ülkelerimizin refahı ve huzuru için mücadele vermemiz çeşitli yorumların ortaya atılmasına sebep oluyor. Özellikle bugünlerde, Türkiye içinde ve uluslararası basında ‘Türkiye’nin ekseni mi değişiyor’, ‘Türkiye Batı’dan mı uzaklaşıyor’ şeklinde yorumlar yapılıyor. On yıllardır Türkiye’nin Arap dünyasıyla ilişkilerini perdeleme, örtme, engelleme çabası içinde olanlar, bugün bir kez daha bu gayretlerine yoğunluk veriyorlar.
Şunu hatırlatmakta fayda görüyorum, Türkiye, o zamanki adıyla Avrupa Ekonomik Topluluğu’na üye olmak için 1959’da ilk başvuruyu yapmıştı. Aradan geçen 46 senede hiçbir ciddi somut adım atılmadı. 2005 yılında biz katılım müzakerelerini başlattık, şu anda da bu müzakereler devam ediyor. Şevkimizi kırmak isteyenler oluyor. Aslında gizli ajandalarının da farkındayız ama buna rağmen AB müktesebatının gereği neyse bunu yapmaya devam ediyoruz. Aslında bu bir testtir. AB bir teste tabi olduğunun hâlâ farkında değil. Samimi mi değil mi bunu göreceğiz.”
4 ülke vizesiz geçiş sağlayarak sınırları kaldıracak ve serbest ticaret uygulamasıyla gümrük duvarlarını indirecek
708 milyar dolar, Türkiye, Suriye, Lübnan ve Ürdün’ün toplam GSYH’sı...
Günün sözü Mehmet Şimşek’ten: Neden köklerimize geri dönmeyelim ki?
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “Müslüman dünya geçmişte çok büyük medeniyetler kurdu. Yenilikçiliğin ve aydınlanmanın kaynağıydı. Neden köklerimize geri dönüp, güçlerimizi yeniden keşfetmeyelim ki. Türk ve Arap ülkeleri arasında serbest ticaret anlaşmaları elbette faydalı olacaktır. insanlarımızı eğitmeye daha fazla kaynak ayıralım. Altyapıya yatırım yapalım. Uzun süreli istikrara kavuşmamızın anahtarı buradadır.”
KİMLERLE HANGİ İŞBİRLİĞİ PLANLANIYOR?
Araplarla ortak takas bankası
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, iki ülke arasında güçlü bir bankacılık ağı tesis edilmesi gerektiğini belirterek, “Ortak bir takas bankası kurmalıyız. Böylece yabancı bankalara bağımlılığı azaltabiliriz” çağrısında bulundu.
Hisarcıklıoğlu, Türkiye-Lübnan, Türkiye - Körfez İşbirliği Konseyi serbest ticaret anlaşması müzakerelerinin de tamamlamak gerektiğini vurgulayarak, “Bu iki anlaşma imzalandığı zaman, Doğu Akdeniz ile Basra Körfezi arasında geniş bir serbest ticaret alanı meydana getirmiş olacağız” dedi.
Arap gazı yatırım fırsatı
Arap Birliği Genel Sekreteri Amr Moussa ise Arap doğalgazının Akdeniz’in altından nakli için çalışmalar yapıldığını ve bu projelerin birçok yatırım fırsatı sunduğunu söyledi.
Türk bankaları Irak’la ortaklık istiyor, OSB’de işbirliği mümkün
Irak Maliye Bakanı Bayan Jabor, bazı özel Türk bankalarının, Irak’taki özel bankalar ile ortaklık arayışında olduğunu söyledi. Bu ortaklık arayışının Irak bankalarından hisse alımı şeklinde olabileceğini kaydeden Jabor, “Pek çok Türk bankasının Irak’ta şube açmakla da ilgilendiğini duyuyorum” dedi.
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Irak Cumhurbaşkanı Yardımcısı Tarık El Haşimi’ye Irak’ta Organize Sanayi Bölgesi (OSB) kurulması konusunda TOBB’un destek ve yardımcı olabileceğini ifade ettiği belirtildi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Tarık El Haşimi de, Irak’ta yeni bir OSB ihtiyaç olduğunu vurgulayarak, bu konuda işbirliğine açık olduklarını söyledi.
Haşimi, Türk işadamlarından, Irak ile daha fazla ticaret ve yatırım yapmalarını istediklerini ifade ederek, TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu’nu bir heyetle birlikte iş imkanlarını değerlendirmek üzere Irak’a davet etti.
Türk Telekom Suriye, Ürdün S. Arabistan’la anlaşma yapacak
Dünkü toplantıda Türk Telekom’un Ürdün, Suriye ve Suudi Arabistan ile fiber optik ağ konusunda ortak anlaşmalar imzalayacağı öğrenildi. Reuters’ın konuya yakın bir kaynaktan aldığı bilgiye göre, Türk Telekom Invitel’in satın alınması kapsamında 16 Haziran’da Ürdün, Suriye ve Suudi Arabistan ile fiber optik ağlar konusunda ortak anlaşmalar imzalayacak. Türk Telekom; Invitel satın alması ardından bu satın almayı Ortadoğu’da tamamlayıcı anlaşmalarla genişletmeyi planlıyor. Türk Telekom, Invitel’in satın alınması ve planlanan anlaşmalar kapsamında Ortadoğu - Türkiye - Avrupa data trafiği taşımasında pazar payını artırmayı hedefliyor.
Suriye, Ziraat ve Akbank’la ortak banka kurmak için görüşecek
Suriye Maliye Bakanı Muhammed el-Hüseyin, büyük Türk bankaları ile Suriye’de ortak banka kurma olasılığını görüşmek üzere bir araya geleceğini söyledi. Bakan, yabancı bankaların Suriye’de şube açmalarına yasaların izin vermediğini, ancak Türk bankalarının ortak kurulacak bir bankanın sermayesine belirli oranda sahip olabileceğini kaydetti. El-Hüseyin, görüşeceği bankalar arasında Akbank ve Ziraat Bankası’nın olduğunu belirtti. Akbank Yönetim Kurulu Başkanı Suzan Sabancı Dinçer ise Suriye’de banka almak için spesifik bir çalışmalarının olmadığını, ancak konuyla ilgili görüşmeleri sürdürdüklerini söyledi.
Dinçer, “Suriye’ye ziyarete gittik, ama bir banka alalım diye somut bir şey çıkmadı, bence biraz erken” dedi.
Lübnan’dan işadamlarına çağrı
Lübnan Başbakanı Saad Hariri, Türkiye ve Lübnan arasında yeni ortaklıklar oluşmasını istediklerini söyledi. Hariri, “Küçük bir ülke olmamıza rağmen bunu Türkiye ile yapmanın önemini kavramış durumdayız” dedi. Türk işadamlarını Lübnan’da yatırıma çağıran Hariri, ülkesinin doğalgaz kaynaklarına sahip olduğundan söz etti. Lübnan’ın Türkiye ile stratejik alanda ortaklığını geliştirmek istediklerini dile getiren Hariri, iki ülke arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi için yeni anlaşmalara imza koyacaklarını belirterek, “Lübnan ile Türkiye arasında ortaklıklar oluşturulmasını istiyoruz” dedi.
‘İstanbul’dan Beyrut’a engelsiz gidilebilecek’
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Suriye, Türkiye, Ürdün ve Lübnan’ın serbest ticaret ve serbest vize ülkeleri olarak ilan edileceğini açıklayarak şunları söyledi:
“Hem Arap, hem de Körfez İşbirliği Konseyi ile serbest ticaret anlaşmaları geliştirdik. Suriye, Türkiye, Ürdün ve Lübnan arasında serbest ticaret ve serbest vize ülkeleri olarak ilan edilecek. Bu ülkeler arasında hiçbir engelle karşılaşmadan insanlar ve mallar seyrüsefer halinde olacak. Sınır kapılarında başka bir ülkeye gittiklerini daha anlamayacaklar. Sinop’tan Ekvator’a, İstanbul Boğazı’ndan Aden Körfezi’ne kadar dünyanın en önemli kuşağına sahibiz. Biz bu kuşağın güvenlik ve ekonomik alan haline dönüştürülmesi konusunda kararlıyız. Başbakan, bütün bu havzayı tek bir havzaya dönüştürme hedefindedir. Biz şunu hayal ediyorduk, bu gerçekleşiyor; İstanbul’dan kalkan bir kişi hiçbir engelle karşılaşmadan Halep’e, Şam’a, Amman’a, Beyrut’a gidebilecektir”
‘Türk bankaları büyük katkı yapabilir’
Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, “Türkiye bankaları, finansal durumu iyi olduğu için bu amaçla büyük katkı yapabilirler. Türk bankaları, bölgedeki yüksek likidite düzeyini göz önüne alarak gözlerini bu alana çevirmişlerdir” dedi. Türk-Arap Forumu’nda gazetecilerin konuya ilişkin sorularını yanıtlayan Yılmaz, Suudi Arabistan’dan 2006-2007’de Türkiye’ye 15 milyar dolar geldiğine ilişkin iddialar konusunda ise, “Bizim kayıtlarımızda böyle bir şey yok, söz konusu bile olamaz. İşin bu yönüyle ben buna ’peri masalı’ bile demiyorum” diye konuştu.
‘Türkiye yoruldu’
Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi Kıdemli Danışmanı Kemal Derviş, Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) ile uzun “nişanlılık” döneminde önüne konulan yeni engellerden ötürü yorulduğunu söyledi. Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi ile Transatlantic Academy tarafından düzenlenen konferansta konuşan Derviş, “AB, Türkiye’nin ilgisini, ekonomik, siyasi, çevresel boyutları dikkate alarak, Türkiye’yi bir aktör haline getirerek canlı tutabilir. Türkiye’nin dostları, Türkiye’nin AB ailesine ait olduğunu güçlü bir şekilde dile getirmeli” dedi.