HABER

TÜSİAD'ın Uluslararası Göç Tartışmaları raporu

İstanbul -(AA) Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneğinin (TÜSİAD) raporunda, Türkiye'nin AB üyeliği perspektifinin ortadan kalkması halinde AB'nin, daha yoğun göç dalgasıyla karşı karşıya kalacağı görüşü savunuldu.

Koç Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi ve Koç Üniversitesi Göç Araştırmaları Programı Direktörü Prof. Dr. Ahmet İçduygu tarafından hazırlanan "Türkiye-Avrupa Birliği İlişkileri Bağlamında Uluslararası Göç Tartışmaları" raporu, düzenlenen basın toplantısıyla tanıtıldı.

Rapora göre, AB'ye üye 25 ülkenin toplam nüfusu 2005'teki 472 milyon düzeyinden 2025 yılında 478 milyona yükselecek, 2050 yılında ise 462 milyona düşecek.

Bugün AB üyesi 25 ülkede 38,5 olan ortalama yaşın 2050 yılında 48'e yükselmesinin beklendiğine işaret edilen raporda, neredeyse tüm Avrupa nüfusunun yarısının 50 yaş üstü kişilerden oluşacağı vurgulandı.

Raporda, "Türkiye'de bugün 35 milyon olan iş gücündeki kişi sayısı 2025 yılında 47 milyona, 2050 yılında ise 51 milyona ulaşacaktır. Türkiye'nin nüfusunun önümüzdeki 20 ya da 45 yıl içindeki dönüşümünün Avrupa'daki nüfusun beklentilerine yanıt veremeyeceği görülmektedir" denildi.

Raporda, işsizlik ve istihdam sorunlarının önümüzdeki 20 yıl içinde önemini sürdüreceği, diğer yandan ise iş gücüne katılımın artması ile birlikte özellikle kadınlar için işsizlik sorununun erkeklere görece daha da büyüyeceği ifade edildi.

Türkiye'de son yıllarda kaydedilen dönüşüm ve gelişmenin yönünün uzun dönemde Türkiye'deki göç etme baskısının azalması anlamına geldiğine dikkat çekilen raporda, AB içindeki bir Türkiye'nin AB ile arasındaki gelişmişlik farkını, AB dışındaki bir Türkiye'ye kıyasla, çok daha kısa sürede kapatacağının da ortada olduğu vurgulandı.

Orta ölçekli göç olması koşulunda, 2050 yılına varıldığında AB-25 ülkesinin iş gücüne katılım oranının, Batı ve Orta Avrupa ülkelerindeki iş gücü miktarının 2005 yılındaki 227 milyon düzeyinden, 2025 yılında 233 milyona ulaşacağı, onu izleyen yıllarda düşüşe geçerek 2050 yılında 222 milyon olacağı öngörülen raporda, göç olmadığı takdirde ise iş gücü miktarının 2025 yılında 222 milyondan 2050 yılında 195 milyona düşeceği kaydedildi.

Raporda, Türkiye'nin Birliğe üye olmasının, toplam AB nüfusu içerisinde aktif genç nüfusun azalmasını yavaşlatabileceği, ancak AB içindeki yaşlanma sorununu tamamen ortadan kaldırmayacağı belirtildi.

Raporda, Türkiye'nin; eğitime, özellikle kaliteli iş gücü yaratma bağlanımda önem vermesi, istihdamın artırılması için ivedi çözümler üretmesi, bölgeler arası gelişmişlik farkının azaltılması, üretkenliğin, kadınların iş gücüne katılımı ile artırılması, 'beyin göçü' olarak adlandırılan nitelikli iş gücü kaybının ülkeye geri kazanımının sağlanması için özel programlar geliştirilmesi istendi.

En Çok Aranan Haberler