YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Tzob'dan 'anız Yakma' Uyarısı

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, mevsim normalleri üzerindeki sıcaklık ve nem...

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, mevsim normalleri üzerindeki sıcaklık ve nem düşüşüyle birlikte orman yangınlarına karşı aşırı hassas olmayı gerektiren bir döneme girildiğini belirterek, "Zaten toprak açısından da son derece zararlı olan ve karşı olduğumuz anız yakılmasına, çıkabilecek yangınlar da dikkate alınarak kesinlikle başvurulmamalıdır" uyarısında bulundu.

Bayraktar, yaptığı açıklamada, üzerinde tarım yapılan, insanlığı besleyen, doyuran toprağın, on binlerce yılda oluşmuş canlı bir varlık olduğuna dikkati çekerek anız yakılmasının canlı olan toprağı öldürmek, yok etmek anlamına geldiğini bildirdi. Kısa vadeli çözüm gibi görünen anız yakılmasının toprağa verdiği zararların yanı sıra son günlerde yurdun büyük bölümünde etkili olan sıcak ve düşük nemli hava ortamında yangınlara da neden olabileceğinin altını çizen Bayraktar, "Bütün bunlar da dikkate alınarak tarlalarımızın hiçbirinde, hiçbir çiftçimiz anız yakma yoluna gitmemelidir" diye konuştu.

"ANIZ YAKILMASI TOPRAĞIN EN ÖNEMLİ ÜST TABAKASINI ÖLDÜRÜYOR"

Anız yakmanın toprağın yaşayan ve bitki beslemede en önemli olan üst tabakasını öldürdüğüne, toprağın yapısını bozarak verim ve kalite düşüklüğüne neden olduğuna ve ayrıca ekosistemi de bozduğuna işaret eden Bayraktar, "Toprak bir gramında, çoğunlukla dünyadaki insan nüfusundan daha fazla canlı mikroorganizmalar barındırır. Toprağa can veren bu mikroorganizmaların yaşam kaynağı, toprağa çeşitli yollarla verilen ya da toprakta oluşan organik bileşiklerdir. Bu organik bileşikler, hasat sonrası toprakta kalan bitki kökleri, hasat artıkları ya da toprağa verilen hayvan gübresi gibi materyallerdir. Verimli bir toprakta, organik madde oranı yüzde 5 dolayında olmalıdır. Oysa bizim topraklarımızda bu oran yüzde 1-2 civarındadır. Ülkemiz tarım sisteminde topraktaki organik maddenin ana kaynağı da genelde tahıl grubu bitkilerdir" şeklinde konuştu.

"UZUN SÜRELİ ZARARI, FAYDASIYLA MUKAYESE EDİLEMEZ"

Anız yakmanın uzun süredeki zararının, 'kısa sürede fayda' gibi görülen yanıyla asla mukayese edilemeyeceğini belirten Bayraktar, anız yakmanın zararlarına da değindi: "Anız yakmayla toprağın yapısı bozulur, verimliliği azalır. Anız yakılırken özellikle toprak verimliliğini oluşturan canlılar da önemli miktarda ortadan kalkmakta, toprağın tekrar eski haline gelmesi için uzun zamana ihtiyaç duyulmaktadır. Anız yakmayla toprak canlılarının beslenme ortamı veya besleneceği organik maddeler ortadan kalkar. Doğada yaşayan canlılar gibi toprakta yaşayan canlılar da birbirleriyle doğal bir etkileşim içindedirler. Toprak içinde yaşayan çeşitli canlılar salgıladıkları ve bıraktıkları artıklarla toprağı bitkiler ve kendileri için uygun bir yaşam ortamına dönüştürürler. Uzun yıllar alan bu süreç sonunda sağlanan verimli ortam, anızla birlikte yakılarak yok edilir. Bitki artıkları gerek toprak yüzeyini örterek ve gerekse kökleriyle toprağı tutarak erozyonu önler. Anız yakıldığında ise toprağı tutacak, koruyacak bir ortam kalmadığından toprak, rüzgâr ve su ile taşınarak uzaklaştırılır. Anız yakma toprak yorgunluğunu artırır. Doğadaki bütün canlılar birbirleriyle doğal bir etkileşim ve dayanışma içinde olduklarından birinin artığını diğeri gıda olarak kullanır. Böylece toprak yorgunluğu ya çok az olur veya hiç olmaz. Anız yakma ile topraktaki canlılar yeteri kadar beslenme imkanı bulamadıklarından miktar ve çeşitliliği azalmaktadır. Bu durum hem toprağın verimden düşmesine hem de toprak yorgunluğunun daha kolay oluşmasına neden olmakta, dolayısıyla, üretim olumsuz olarak etkilenmektedir. Toprağın yapısını iyileştiren ve su tutma kabiliyetini artıran organik maddeler anız yakmayla yok edildiğinden, yağışlarla gelen suyun toprakta tutulması mümkün olmaz. Böylece, toprağa düşen yağmur akış haline geçerek erozyona neden olacaktır. Anız yakma doğal dengeyi bozar. Anız yakılmasıyla doğada yaşayan birçok canlının beslenme, barınma ve korunma ortamı yok olacağından, doğal yaşam tehlikeye girecektir."

Bütün bunlara ilave olarak, hava kirliliği ve kazalara da yol açabilen anız yakmanın en büyük tehlikelerinden birinin de orman yangınları olduğunu vurgulayan Bayraktar, şu değerlendirmede bulundu:

"Toprak ve ormanlarımızın hiçbir ihmale bırakılamayacak kadar değerli olduğu asla unutulmamalıdır. Ülkemizin, bırakın çok büyük değer taşıyan ormanlarını, feda edecek ne bir fidanı ne de bir karış toprağı vardır. Ortak zenginliğimiz kabul ettiğimiz topraklarımıza, suyumuza, ormanlarımıza ilk önce çiftçimiz, üreticimiz sahip çıkmalıdır. Bu nedenle küçük ihmallerin telafi edilemeyecek büyük zararlara yol açabileceği asla unutulmamalı, anız yakma yolu tamamıyla terk edilmelidir."

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler