OSMAN KARASLAN - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Kızılcahamam'dan Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne giden iki oğlu ve damadını şehit veren Muzaffer Gülşen'in acısı dinmiyor.
15 Temmuz gecesi darbe girişimine karşı koymak için Kızılcahamam'dan Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne giden Mehmet Gülşen, kardeşi Hakan Gülşen ile enişteleri Lütfi Gülşen, F-16 savaş uçağından atılan bombayla şehit oldu.
Darbeciler tarafından üç evladı şehit edilen Muzaffer Gülşen (93), darbe girişiminin üçüncü yılında evlatları her an gelecekmiş gibi elinde fotoğrafları, gözleri kapıda bekliyor.
Muzaffer Gülşen, AA muhabirine yaptığı açıklamada, darbe girişiminin üzerinden geçen zamana rağmen acılarının giderek büyüdüğünü söyledi.
Her gün mezarlığa gidip şehitleri ziyaret ettiğini dile getiren Gülşen, "Yavrularımın üçünü birlikte büyüttüm. Aynı oyunları oynatıp aynı elbiseleri giydirdim. Yan yana şehit düştüler. Onlar beni gömecekti, ben onları toprağa verdim." dedi.
Hakan Gülşen'in şehit olmadan bir gün önce kendisini türbeye götürdüğünü gözyaşları içinde anlatan Gülşen, "3 yıl önce bugün son günlerini yaşıyorlardı, ne bilelim öleceklerini... Günlerim ağlamakla geçiyor. Acım dinmedi, git gide fazlalaşıyor. Arabaları meydanda, çektikleri yerde kalakaldı. Acılarıma dayanacak gücüm kalmadı. Gazel gibi döküldü, yay gibi büküldü yavrularım. Halen inanamıyorum yavrularımın öldüğüne." ifadesini kullandı.
Şehit Lütfi Gülşen'in eşi Menzile Gülşen de aradan geçen 3 yıla rağmen acılarının dinmediğini ama bununla yaşamayı öğrendiklerini vurgulayarak, "Onlar güzel bir mertebeye ulaştılar, biz de buna tutunarak yaşıyoruz." diye konuştu.