Açıklamada, “Suriye tarafından düşürüldüğü anlaşılmıştır. Türkiye olayın aydınlatılmasının ardından nihai tavrını ortaya koyacaktır, adımlar atılacaktır” denildi.
Malatya’da konuşlu 7. Ana Jet Üssü’nden kalkan RF-4E Phantom tipi bir keşif uçağı, havalandıktan bir buçuk saat sonra Hatay’ın güneybatısında Akdeniz açıklarında, Suriye askeri unsurları tarafından düşürüldü.
[
****](https://www.mynet.com/suriyeden-ilk-aciklama-110100637446)
[
****](https://www.mynet.com/videolu-haberler)
[](https://www.mynet.com/bm-diplomatik-cozum-istedi-110100637450)
[
****](https://www.mynet.com/abdden-ilk-aciklama-110100637449)
[
****](https://www.mynet.com/nato-devreye-girecek-mi-110100637454)
Brezilya gezisinden İstanbul’a dönerken rotasını Ankara’ya çeviren ve başkente iner inmez, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, ilgili bakanlar ve Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Mehmet Erten’in katıldığı acil bir güvenlik zirvesi toplayan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, terörist Abdullah Öcalan’ın Suriye’den çıkarılması sürecinden bu yana iki ülke arasında yaşanan en büyük krizi masaya yatırdı.
İki saat 10 dakika süren tarihi zirvenin ardından yapılan açıklamada, “İlgili kurumlarımızın sağladığı verilerin değerlendirilmesi ve Suriye ile yürütülen arama kurtarma faaliyetleri çerçevesinde elde edilen bilgiler neticesinde uçağımızın Suriye tarafından düşürüldüğü anlaşılmıştır. Pilotlarımız dahil arama kurtarma çalışmaları halen devam etmektedir. Türkiye olayın tam olarak aydınlatılmasının ardından nihai tavrını ortaya koyacak, atılması gereken adımları kararlılıkla atacaktır” denildi.
**Telsiz teması kesildi**
Malatya’da konuşlu 7. Ana Jet Üssü’nden, Doğu Akdeniz’de rutin devriye ve keşif faaliyetini gerçekleştirmek amacıyla saat 10.30’da havalanan bir RF-4E Phantom tipi keşif uçağıyla saat 11.58’de Hatay’ın güneybatısında irtibatın koptuğu öğrenildi. Uçakla radar ve telsiz temasının kesilmesinin hemen ardından arama kurtarma çalışmaları hazırlıklarına başladı. Bu kapsamda Mersin ve İskenderun’dan sahil güvenlik botu, iki fırkateyn ve 4 hücumbot ve hava unsurları bölgeye sevk edildi. Adana’da bulunan İncirlik Hava Üssü’nden de bir helikopter bölgeye sevkedildi.
Askeri kaynaklar, uçakla irtibatın Samandağ açıklarında kesildiğini belirtirken, uçağın Suriye karasularını ya da havasahasını ihlal etmediğini özenle vurguladı. Uçakla irtibatın kesilmesinin ardından uçağın Lazkiye açıklarında Suriye karasularına düşmesi nedeniyle Suriye makamlarıyla da temasa geçildi ve arama kurtarma çalışmaları için gerekli izin alındı. İki ülkenin Deniz Kuvvetleri ve Sahil Güvenlik unsurlarının arama kurtarma çalışmalarını ortaklaşa sürdürdüğü öne sürüldü.
Saatler içerisinde pilotların sağ oldukları iddia edilse de, resmi makamlar bu bilgiyi doğrulamadı. Uçakta görev yapan pilotlardan birinin yüzbaşı, diğerinin ise teğmen olduğu ifade edildi.
**Erdoğan rota değiştirdi**
Türk jetinin, Suriyeli hava savunma unsurları tarafından düşürüldüğüne yönelik Suriye, Lübnan ve İran kaynaklı iddialar ise güvenlik zirvesi toplanana kadar resmi kaynaklar tarafından doğrulanmadı. Ancak çeşitli haber ajanslarında bu yönde yer alan yorumlar nedeniyle Ankara gün boyu hareketli saatler yaşadı. Pilotların sağlık durumu ve uçakların düşürülüş şekli ile ilgili farklı yönde bilgiler gelmesi nedeniyle yaşanan gerilim, Başbakan Erdoğan’ın Brezilya’dan dönüş rotasını değiştirmesiyle doruk noktasına ulaştı. Brezilya’dan İstanbul’a döneceği açıklanan Erdoğan’ın Ana uçağı, Senegal’in başkenti Dakar’da yakıt ikmali yaptıktan sonra Tunus üzerinden, İtalya, Yunanistan rotasını izledi. Uçağın rotasını Yunanistan üzerindeyken İstanbul yerine Ankara’ya çevirdiği bildirildi. Daha sonra uçağın İstanbul’da uçaktaki gazetecileri bırakacağı ve Ankara’ya hareket edeceği bilgisi geldi. Erdoğan’ın Ankara’ya iniş yapması nedeniyle Türk jetinin Suriyeli unsurlarca düşürüldüğü ve iki ülke arasında ciddi bir sıkıntının yaşandığı iddiaları güçlendi. Uçağın düşüş nedeni ve pilotların akıbetiyle ilgili akşam saatlerine kadar Genelkurmay’dan doyurucu bilgi gelmemesi de spekülatif haberlerin artmasına neden oldu.
**Herkes Erdoğan’ı bekledi**
Yabancı ajanslar da Türk savaş uçağının Suriye tarafından düşürüldüğünü “flaş gelişme” olarak duyururken, Ankara’da başta Genelkurmay ile Dışişleri olmak üzere tüm ilgili kurumlar sessizliğini korudu. Tüm dünya Başbakan Erdoğan’ın Ankara’da yapacağı açıklamaya kitlendi.
**Acil zirve topladı**
Brezilya’dan doğrudan İstanbul’a inmesi ve burada basın açıklaması yaptıktan sonra haftasonu programlarına İstanbul üzerinden gitmesi beklenen Erdoğan, uçağının rotasını havadayken değiştirerek İstanbul bağlantılı olarak Ankara’ya geldi. Başbakan Erdoğan’ın Ankara’ya dönüşünün ardından Başbakanlık Resmi Konutu’nda gerçekleştirilen toplantıya, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan katılacağı bildirildi. Toplantıya Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Mehmet Erten ile Hava Kuvvetleri Komutanlığı’ndan konuyla ilgili bilgileri sunmak üzere tümgeneral rütbesinde bir komutan da katıldı.
**TARİHİ AÇIKLAMA**
2 saat 10 dakika süren toplantının ardından yazılı bir açıklama yapılacağı duyuruldu. Ancak bu açıklamanın toplantı 22.30 sıralarında tamamlanmasına rağmen, ancak saat 24.00’de yapıldı. 4 paragraflık yazılı açıklamada şöyle denildi:
“22 Haziran 2012 tarihinde görev uçuşu için Malatya Erhaç Meydanı’ndan kalkış yapan uçağımızla radar ve telsiz temasının kesilmesi akabinde yaşanan gelişmeler, Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında yapılan toplantıda ele alınmıştır. İlgili kurumlarımızın sağladığı verilerin değerlendirilmesi ve Suriye ile yürütülen ortak arama kurtarma faaliyetleri çerçevesinde elde edilen bilgiler neticesinde uçağımızın Suriye tarafından düşürüldüğü anlaşılmıştır. Pilotlarımız dahil arama kurtarma çalışmaları halen devam etmektedir. Türkiye olayın tam olarak aydınlatılmasının ardından, nihai tavrını ortaya koyacak, atılması gereken adımları kararlılıkla atacaktır.”
**Taraf değiştiren yüzbaşının intikamı mı?**
Suriye’de önceki gün bir yüzbaşı MG21 uçağında egitim için havalandıktan kısa süre sonra Ürdün’e giderek bu ülkeye sığınmıştı. Suriye’de sok etkisi yaratan kaçışın ardından tüm uçaklara uçuş yasağı getirilmişti. DebkaFile haber sitesine göre Şam, Yüzbaşı Hasan Hammadeh’in kaçışını Türk istihbaratının organize ettiğine inanıyor. Site Suriye’deki kaynaklarına dayanarak Türk uçaklarının bu nedenle vurulduğunu söyledi. İsrail istihbaratına yakınlığıyla tanınan site ayrıca iki Türk uçağının dün 16.00 itibariyle Suriye’nin Lazkiye kenti üzerinde ses bariyerini de aşacak sekilde alçak uçuş yaptığını ve bu sırada vurulduklarını yazdı. Site bu iddiayı Suriye’nin DamPress haber sitesine ve Suriye haber ajanslarına dayandırdı.
**Şafak Filo**
Kaybolan uçağın düştüğü 7. Ana Jet Üssü’nde 171. Korsan Filo’ya ait F-4 Terminator savaş jetleri ile 173. Şafak Filo’ya ait RF-4E Phantom keşif jetleri bulunuyor.
**23 yıl önce de düşürmüştü**
Türk Hava Kuvvetleri’ne ait savaş uçağının Suriye karasularına düşmesi, akıllara 1989 yılında Suriye ile yaşanan krizi getirdi. 21 Ekim 1989’da meydana gelen olayda, Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü’ne ait BN-2A-3 Islander tipi çift motorlu uçak, Suriye sınırında kadastro çalışmaları yapmak üzere kalktıktan sonra Suri-ye Hava Kuvvetleri’ne ait 2 Mig-21 savaş uçağı tarafından ateş açılarak düşürülmüştü. Olayda Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü’nde görevli pilotlar Talat Gencer, Faik Aytan ile teknisyenler Yusuf Gören, Selahattin Çelik ile Fikri Köşker şehit olmuştu. Olay sonrasında Suriye yetkilileri, uçağın 20 km. sınırı ihlal ettiğini iddia etmiş ancak bir yıl sonra Türkiye’ye ailelere verilmek ve düşürülen uçak için 3 milyon 430 bin dolar tazminat ödemişti. Suriye karasularında düşen RF-4E Phantom uçağı Malatya Erhaç 7’nci Ana Jet Üs Komutanlığı’nda konuşlu 173’üncü Filo’ya aitti. F-4E Phantom II uçağından geliştirilen bu model, İngilizce’de “reconnaissance” yani keşif anlamını taşıyan kelimenin baş harfi R’yi taşıyor. Burun bölümün-de makineli top yerine özel kameralar bulunuyor. Türk Hava Kuvvetleri’nin envanterine 1974’te giren F-4E Phantom’ların kaza sayısı 56’ya yükseldi. Kazalarda 58 pilot ve silah sistem subayı şehit oldu.