Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, partisinin genel merkezinde düzenlenen "Ocak ayı İl Başkanları Toplantısı" öncesinde gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu ve soruları yanıtladı.
Türkiye'de halkın en önemli gündeminin geçim sıkıntısı ve ekonomi olduğunu dile getiren Erbakan, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya'nın "Vefa Sosyal Destek çalışmaları kapsamında 2020'de ihtiyaç sahibi olduğu tespit edilen 291 bin aileye nakdi ve ayni yardım yapıldığı" açıklamasını hatırlatarak, "Eğer siz 19 senelik iktidarınızın sonunda hala Türkiye'nin en önde gelen şehrinde erzak dağıtmak zorunda kalıyorsanız, burada bir sıkıntı var demektir." diye konuştu.
Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınına karşı alınan tedbirler kapsamında faaliyetleri kısıtlanan esnafa yapılan nakit yardımının artırılarak sürdürülmesinin önemine dikkati çeken Erbakan, lokanta ve kafelerin de müşterilerini HES kodu ile kabul etmeleri şartıyla açılması gerektiğini belirtti.
Örgütlenme çalışmalarını 81 il ve 900'den fazla ilçede tamamladıklarını, üye sayısında 100 bini aştıklarını anlatan Erbakan, "Biz, seçime girme yeterliliğini en kısa süre içerisinde ve milletvekili transferiyle değil, bileğinin hakkıyla kazanan bir partiyiz." ifadesini kullandı. Fatih Erbakan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bugün itibarıyla partimiz tek başına seçimlere katılıp, büyük bir başarı ile çıkabilecek güce ve potansiyele sahiptir. Bununla birlikte her zaman söylediğimiz gibi Türkiye siyasetinde 24 saat çok uzun bir zamandır. Bugünden yaptığınız değerlendirmelerin gelecekte çok fazla karşılığı olmayabilmektedir. Tabiri caizse 'Dereyi görmeden paçaları sıvamamak' gereklidir. Bugün itibarıyla seçimlere tek başına girebileceğimiz gibi aynı zamanda üçüncü bir ittifakın omurgasını oluşturmak üzere de bir takım değerlendirmeler, görüşmeler, müzakereler yapıyoruz. Bu iki seçenekten birini uygulayabilmemiz mümkündür. Bütün bu değerlendirmelerimizde de en önemli mihenk taşı vatanımızın ve milletimizin selameti ve kurtuluşudur."
Konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erbakan, sistem tartışmalarına ilişkin soru üzerine şunları kaydetti:
"Biz bu kadar Anayasa değişikliği yapılıp sistem değiştirildikten sonra 'Yeniden geçmişe dönelim' demeyi çok uygun bulmuyoruz. Ancak uygulanmakta olan sistemin mevcut haliyle aksayan taraflarının olduğunu görüyoruz. Bağımsız medya ve bağımsız yargı konusu, kuvvetler ayrılığı konusu... Örneğin kabinenin, milletvekillerinden seçilmiş Meclis'ten belirlenmesi, Cumhurbaşkanı Yardımcılarının yine seçilmiş kimseler olması... Aynı zamanda Meclis'e gensoru ve güven oyu gibi imkanların tekrardan sağlanması gibi düzenlemelerle, yani kuvvetler ayrılığı, denetlenebilirlik, şeffaflık prensiplerinin tam manasıyla uygulanması halinde mevcut sistemin devam edebileceğini ifade ettik. Buna da, 'Demokratikleştirilmiş Başkanlık Sistemi' dedik. Bizim önerimiz bu noktadadır."
(AA-İHA)