HABER

UFO karelerinin gizemi onlarca yıldır çözülemiyor

Onlarca yıldır tartışma konusu olan ve UFO'ların varlığını kanıtladığı iddia edilen fotoğrafların sırrı aradan geçen zamana rağmen hala çözülmüş değil.

UFO karelerinin gizemi onlarca yıldır çözülemiyor

Onlarca yıldır tartışma konusu olan ve UFO'ların varlığını kanıtladığı iddia edilen fotoğrafların sırrı aradan geçen zamana rağmen hala çözülmüş değil.

Amerikan Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA), geçtiğimiz aylarda 1950 ve 60'lı yıllarda ABD'de tavan yapan UFO gözlemlerinin arkasında "gizli uçak denemelerinin" yer aldığını belirtmişti.

CIA'den yapılan bu açıklamaya rağmen aralarında 1957 yılında Kaliforniya'daki Edwards Hava Üssü'nde görev yapan bir pilotun çektiği karenin de bulunduğu UFO fotoğrafları hala tartışmaların merkezinde yer alıyor.


Colarado (ABD), 1929.


New York, 1984.


Los Angeles, 1942


ABD, 1964


Zurich, 1966


Kaliforniya, 1945


Hong Kong, 2012


Massachusetts, 1952


Teksas,1951


Yeni Zelanda, 1951


Oklahoma, 1947


1939 yılında çekilen bu karenin çekildiği yer bilinmiyor.


Uzayda yalnız mıyız? Uzaylılar varsa neden karşımıza çıkmıyorlar? Koskoca evren sadece dünyalılar için yaratılmış olabilir mi? Bu ve benzeri sorular zihnimizi meşgul etmeye devam ededursun, bazı insanlar uzaylılarla karşılaştıklarını, UFO gördüklerini, hatta bazıları uzaylılar tarafından kaçırılıp, üzerlerinde deneyler yapıldığını anlatıyor.


Bilinen en güncel olay 19 Ağustos günü yaşandı. Houston semalarında yuvarlak ışıkların hareket ettiğini gören insanlar, söz konusu ışıkların fotoğraf ve videolarını internete yüklediler. Houston Doğa Bilimleri Müzesi'nde Astronomi Bölümü Başkan Yardımcısı olan Dr. Carolyn Sumners ise "Buradaki zorluk, cismin başka ne olabileceğini bulmak. Uzaylıların geldiğini söylemek kolay” açıklamasında bulundu.

Birçoğu (nedense) Amerika'da geçen bu hikayeler rahatsız zihinlerin ürünü mü, yoksa gerçekten yaşandı mı bilinmez. Şu ana kadar anlatılan hikayelerden en gerçekçi olanlarını ve birçok tanığın ifadesine dayanan 10 tanesini bir araya getirdik. Bunlar doğru mu yoksa değil mi, kararı size bırakıyoruz.


1. 1947, Roswell olayı

(Temsili fotoğraf)

Popüler kültürün pek çok sefer atıfta bulunduğu Roswell olayıyla ilgili herkes az çok bilgi sahibidir. İddialara göre 1947 yılında yaşanan olayda, New Mexico eyaletinde bulunan Roswell şehrine bir UFO düşmüş, civarda yaşayan kasabalılarla çok yakındaki bir çiftlik sakini olaya şahit olmuştu. İddialara göre, aracın içinde bir de uzaylı bulunuyordu. Hükümet yetkilileri düşen aracı gizli bir yere götürmüş, bulunan uzaylı üzerinde de otopsi yapmışlardı. O günlerde çekildiği iddia edilen bazı fotoğraflarda, otopsi yapılan uzaylı ile, otopsiyi yürüten doktor görülebiliyor.


ABD Silahlı Kuvvetleri, bulunan aracın bir UFO olmadığını, Mogul adlı çok gizli bir proje için hava ölçümü yapan bir balonun düştüğünü söyleyerek olayı yalanlıyor. Komplo teorisyenleri ise, bulunan UFO'nun ve uzaylının 51. Bölge olarak bilinen Hava Kuvvetleri'ne ait alana götürüldüğünü, bulunan diğer UFO araçlarıyla beraber burada tutulduğunu savunuyor. 1996 yapımı Independence Day (Kurtuluş Günü) filminde de bu olaya atıfta bulunulmuş, dünyayı istila eden uzaylıların gemileri ile uzaylı cesetleri 51. Bölge'ye götürülerek incelenmişti.


2. 1957, Astronot Gordon Cooper'ın çektiği fotoğraflar

(Buradaki fotoğraf temsilidir)

Deneme pilotu ve astronot Gordon Cooper, Edwards Hava Kuvvetleri Üssü'nde bulunduğu sırada bir UFO ile karşılaştığını ve bunu filme çektiklerini iddia etti. O sırada yanında bir kamera ekibi bulunan ve üste çekim yapmakta olan Cooper, UFO'nun uçuşunu, yere inmesini ve sonra tekrar havalanmasını kamerayla kaydettiklerini söylüyor. Aracın gümüş renkte, düz bir yüzeyi olduğu ve parlak olduğunu söyleyen Cooper, olay üzerine Pentagon'da bu tip durumların bildirildiği bir birime haber verdi.


Pentagon'daki yetkililer, çekilen filmin ve fotoğrafların "banyo edilmesi, ancak basılmaması”, akabinde Pentagon'a gönderilmesini istedi. Söyleneni yapan Cooper (solda), "fotoğraflara bakmaması” konusunda bir emir verilmediği için, göndermeden önce fotoğraflara göz attığını ve negatiflerde UFO'yu çok net şekilde görebildiğini söylüyor. UFO'nun askeri bir üsse inmesinin büyük olay yaratmasını beklediğini söyleyen Cooper, bir süre sonra, hükümetin bu olayı örtbas etmeye çalıştığını fark etti. Ölene kadar yaşadığı olayın gerçek olduğunu ve hükümetin UFO'ları örtbas etmeye çalıştığı iddiasından vazgeçmedi.


3. 1961, Betty ve Barney Hill olayı

Betty ve Barney Hill çifti, uzaylılar tarafından kaçırıldıklarını iddia eden ilk insanlardı. İfadelerine göre Hill çifti, 19 Eylül 1961'de, akşam saat 10.30'da tatilden dönmekteydi. Bu sırada "düzensiz şekilde hareket eden bir yıldız” gördüler. Biraz daha dikkatli bakan çift, bunun bir yıldız değil, uzay gemisi olduğuna karar verdi. Önce bir piknik alanında durup, alanda salınan UFO'yu izlediler. Daha sonra, hareket etmeye başlayan UFO'yu arabalarıyla takip etmeye başladılar.

Neden sonra UFO'nun onlarla bir nevi kovalamaca oynadığını fark ettiler. UFO bir yerde durup onların arabayla gelmesini bekliyor, sonra hızla başka bir yere gidip tekrar beklemeye başlıyordu. Daha sonra otoyola çıkan Hill çifti, uzaygemisinin bir anda üzerlerine gelmesiyle acı bir fren yaptı. Barney Hill, cebinde silahıyla arabadan indi ve uzay aracının arabalarından 30 metre yüksekte, sabit olarak durduğunu fark etti. Hill'in iddiasına göre, 8-10 tane siyah kıyafetli "insanımsı figür” ona bakmaktaydı. Barney Hill'in iddiasına göre uzay aracının kapısı açılınca Hill arabaya koştu ve histerik bir ses tonuyla eşine "bizi kaçıracaklar” dedi. Olay yerinden tam gaz uzaklaşmaya çalıştığı sırada, arabalarından bir takım gıcırtılı sesler yükselmeye başladı ve bir süre sonra da araba durdu. Hill çiftinin söylediğine göre, bir an sonra kendilerini 56 kilometre güneydeki bir başka noktada, yine arabalarının içinde buldular. Ancak oraya nasıl geldikleri hakkında hiçbir fikirleri yoktu.


4. 1964, polis memuru Lonnie Zamora'nın ifadesi

Trafik polisi Lonnie Zamora'nın anlattığı hikaye, 24 Nisan 1964 günü, New Mexico eyaletindeki Socorro şehrinde, saat 17:50'de gerçekleşti. Görevinin başında olan polis memuru Zamora, merkeze uzaklarda garip, uçan bir cisim gördüğünü bildirdi. Zamora'nın tarifine göre, uzay aracı bu fotoğraftaki gibi görünüyordu. Cisimden mavi ışıklar çıktığını söyleyen Zamora, objeye biraz daha yaklaştığını, bu sırada insana benzer 2 varlığın araca binip yükseldiğini ve aynı mavi ışıkları saçarak uzaklaştığını söyledi.


O akşam pek çok kişi polisi arayarak benzer bir uzay aracı gördüklerini söyledi. Bunun üzerine ABD ordusunda çalışan araştırmacılar ile sivil UFO grupları, bölgeye gelerek araştırma yaptılar. Olay yeri incelendiğinde, söz konusu bölgedeki otlarda ve toprakta bulunan yanıklar "bir aracın kesinlikle buraya inmiş olduğuna dair” izler olarak kabul edild. "Zamora Olayı” olarak bilinen bu olay, UFO görülmesiyle ilgili bilinen en iyi belgelenmiş ve raporlanmış olaydır.


5. 1966, Westall olayı

(Söz konusu UFO'nun bu alana indiği, bugün bile alanda otların büyümediği söyleniyor)

6 Nisan 1966'da Avustralya'daki Westall şehrinde, 200'den fazla kişi bir UFO gördüklerine dair ihbarda bulundu. Gündüz saatlerinde yaşanan olayda, görgü tanıkları Westall bölgesinde, birbirine yakın 2 lisenin üzerinden uçup yakınlardaki bir çayıra konan, sonra da uçarak gözden kaybolan bir UFO görmüştü. Polis memurları aracı takip etmek için hemen harekete geçti ama, söz konusu objeyle ilgili bir ize rastlanılmadı. İşin ilginç tarafı, olaya şahit olan öğrencilerin yaşadıklarıydı. Okul yönetimi, evlerine gönderilen öğrencilerin evlerini aradı ve ailelere "çocuklarının gördüklerini kimseye anlatmamasını” söylediler. Öğretmenlere de, öğrencilere "gördüklerinin gerçek olmadığını” söylemeleri istendi. Avustralya'da yaşanan olay hala gizemini koruyor.


6. 1980, Betty Cash ve Vickie Landrum'un hastalanması

Texas'ta yaşayan Vickie Landrum (solda) ve Betty Cash (sağda) adlı kadınlar, yanlarında Vicky'nin torunu Colby'yle arabada gidiyorlardı. Bir anda ağaçların üzerinde "dik duran bir elmas” şeklinde ve altından mavi alevler çıkan bir UFO olduğunu fark ettiler. Arabayı durdurup, baktıkları şeyin ne olduğunu anlamaya çalışırken, inançlı bir Hristiyan olan Vickie torununa döndü ve "Korkacak bir şey yok. Hz. İsa'nın dönüşüne tanıklık ediyoruz. O bizim canımızı yakmaz” dedi. Daha sonra arabadan inip yavaş yavaş objeye yaklaştılar.


(Rense.com internet sitesinin temsili çizimi)

Arabada kalan Colby'nin korkması üzerine Vickie Landrum arabaya geri döndü. Ancak Betty Cash, UFO'ya yaklaşmaya devam etti. Sonrasında ise 3'ü de ‘çok yakıcı bir sıcaklık' hissetti. Hatta Betty Cash direksiyona dokunabilmek için montunu direksiyonun üzerine sermek zorunda kaldı. Landrum ise arabaya geri döndükten sonra ön panele dokundu ve orada bir iz kaldı. Tam o sırada 23 tane askeri helikopter ortaya çıktı; objenin etrafını saran helikopterler, ortalarında bu gümüş renkli garip objeyle beraber uzaklaşmaya başladı.


Bu olay sonrasında 3'ü de hastalandı ama, Betty Cash hepsinden kötü etkilendi. Cash'in derisi üzerinde yaralar oluştu, saçları döküldü. Aynı zamanda ishal, baş ağrısı, mide bulantısı ve gözlerin kızarması gibi şikayetleri de bulunuyordu. Söz konusu belirtiler, Hiroshima'da atom bombası atıldıktan sonra hayatta kalanlarda da görülen, radyasyon zehirlenmesinin belirtileriydi. Cash'in semptomları hayatının sonuna dek devam etti.


7. 1989-90, Belçika'daki UFO dalgası

Belçika'da "UFO dalgaları” olarak bilinen olay, 29 Kasım 1989 ile Nisan 1990 tarihleri arasında sürekli tekrar etti ve hakkında pek çok kitap yazıldı. 5 ay boyunca yaklaşık 13.500 kişinin şahit olduğu görüntü hakkında, yalnızca 2600 kişi polise yazılı olarak ifade verdi. Tanıkların ifadelerine ve çekilen fotoğraflara göre söz konusu UFO'lar üçgene benzer, altından alevler çıkan, sessiz ve hızla hareket eden araçlardı. İlk olarak 29 Kasım gecesi görülen UFO'lar, 30 farklı ‘tanık grubu' tarafından yandakine benzer fotoğraflarla belgelendi. Öte yandan 3 farklı polis grubu da, bu görüntüleri onayladı. İddiaya göre önceleri bir ışık grubundan oluşan tek tek UFO'lar görülürken, daha sonra bu sayı arttı ve bir çeşit "ışık dalgası” halinde görülmeye başlandı. Bu yüzden olaya "Belçika dalgası” adı verildi.


30 Mart 1990'ı 31 Mart'a bağlayan gece ihbarların artması sonucu, orduya ait 9 adet F-16 havalandı. Uçak pilotları radarlarında bu UFO'ları tespit ettiklerini ve hedefe kilitlendiklerini rapor ettiler. Ancak UFO'lar her seferinde büyük bir hızla ve atak şekilde yer değiştiriyor, hedeften çıkıyorlardı. Öte yandan pilotların hiçbirisi, objeleri gözleriyle görmedi ve yalnızca radar üzerinde görüntüleyebildi. Yandaki fotoğraf, 15 Haziran 1990 günü, Valonya'daki bir vatandaş tarafından çekildi.


8. 1997, "Phoenix Işıkları” olayı

13 Mart 1997'de, binlerce insan Phoenix polisini arayarak havada hareket eden, V şeklinde ışıklar gördüğüne dair ihbarda bulundu. Polisin telefonları kitlenirken, aynı anda Meksika'daki Sonora şehrinde de vatandaşlar benzer bir olayı polise ihbar ediyordu. Görgü tanıklarının ifadesine göre, 19:30 ile 22:30 arasında havada V şeklinde ve hızlıca ilerleyen 5 ışık görülmüştü. Olaya tanıklık edenler arasında, dönemin Phoenix valisi Fife Symington da vardı. Symington'ın ifadesine göre V şeklindeki obje "başka bir dünyadan gelmiş gibi” görünüyordu.


Söz konusu ihbarlar 2007 ve 2008 yılında tekrar edince, ordu bu ışıkların bir savaş uçağından atış yapılması sonucu ortaya çıktığı açıklamasını yaptı. Ancak o akşam çekilen fotoğraflarla, normalde bir uçaktan atış yapıldığında ortaya çıkan ışık arasında çok fazla fark var.


9. 2008, Stephenville olayı

(Fotoğraf temsilidir)

8 Ocak 2008'de yaşanan olay, Texas eyaletinin Stephenville şehrinde gerçekleşti. Aralarında bir pilotun ve birkaç polisin de bulunduğu yaklaşık 40 kişi olaya şahit olmuştu. Söylenene göre bir UFO, 5 dakika boyunca birkaç çiftliğin üzerinde durmuş, sonra da hızla gökyüzüne yükselerek kaybolmuştu. Bazılarının ifadelerine göre, gördükleri obje Amerikan futbolu sahası büyüklüğündeydi. Bazılarına göre ise 1 mil (yaklaşık 1.6 kilometre) genişliğindeydi. Başka tanıklar, söz konusu objenin hava kuvvetlerine ait bazı uçaklar tarafından takip edildiğini de söyledi.


CNN'in meşhur ‘talk show'cusu Larry King olayı programına taşıdı. UFO'yu gördüğünü iddia eden pilot Steve Allen, King'in programında objenin çok hızlı hareket ettiğini ve saniyeler içinde 3 bin feet (yaklaşık 914 metre) yüksekliğe ulaştığına şahit olduğunu söyledi.

ABD Hava Kuvvetleri, ilk günlerde olayı inkâr ederek, örtbas etmeye çalışmıştı. Ancak insanların soru sormaya devam etmesi üzerine, 23 Ocak'ta bir açıklama yaptılar ve "10 savaş uçağından oluşan bir filonun deneme uçuşları yaptığını” söylediler. Fakat bu açıklama, tanıkların ifadeleriyle uyumlu değildi ve pek çok soru işareti bugün bile varlığını koruyor.


10. 2013, Bracknell Barı'ndaki olay

İngiltere'nin Berkshire kentinde yaşanan olay, o sırada kızarkadaşı ve oğluyla bira içmekte olan, 42 yaşındaki Steve Lambert tarafından görüntülendi. The Guardian gazetesinin haberine göre Lambert bu fotoğrafı saat 8 sıralarında, telefonla konuşmak için dışarı çıktığı sırada çekti. Görüntüye 5 saniyeden daha kısa süre şahit olduğunu söyleyen Lambert, gökyüzündeki ışıkların "bildiği tüm araçlardan daha hızlı” hareket ettiğini ifade etti. 21 yıldır İngiliz Savunma Bakanlığı'nda çalışan ve 1991-1994 arasında UFO görüntülerini araştıran Nick Pope, gazeteye bu fotoğrafla ilgili açıklamalarda bulundu. "Bir süredir gördüğüm UFO fotoğrafları arasında en iyisi bu” diyen Pope, şöyle devam etti "Işıkların şekilleri ve renkleri, uçak ışıkları olma olasılığını ortadan kaldırıyor.”

En Çok Aranan Haberler