Uğur Işılak: Muhafazakârlık Ideolojiden Ziyade Insani Bir Şeydir

Sanatçı Uğur Işılak, muhafazakârlığın ideolojiden ziyade insanî bir şey olduğunu belirterek, “Çünkü değerleriniz ve insanınızla hemhal olursunuz. Nitekim muhafazakâr olmayanlara bakınız, halkıyla hemhal olamaz, irtibat kuramaz. Halk da zaten onları içselleştirmez.” dedi.Uğur Işılak, Moral Dünyası’nın Ekim sayısında Mine Sultan Ünver’le yaptığı mülakatta değerlerine bağlı bir ailede yetiştiğini dile getirdi. “Haliyle bu durum bize de sirayet etti. Daha 11-12 yaşlarında millî konularda aşırı hassasiyeti olan bir çocuktum. Öyle yetişince duruşunuz da, fikir ufkunuz da, ürettiğiniz eserler de o minvalde oluyor.” ifadelerini kullandı. Muhafazakârlığın ideolojiden ziyade insanî bir şey olduğuna vurgu yapan Işılak, şöyle devam etti:“Çünkü değerleriniz ve insanınızla hemhal olursunuz. Nitekim muhafazakâr olmayanlara bakınız, halkıyla hemhal olamaz, irtibat kuramaz. Halk da zaten onları içselleştirmez. Bu manada ben muhafazakâr bir ortamda yetiştim ve sanatımda, insanlarla münasebetlerimde, dünyaya bakışımda, sahnedeki konuşmalarımda, televizyondaki programlarımda izlerini görürsünüz. Bunun için de çok mutluyum. Benim yüzümden şimdiye kadar iki insan kavga etmiş değildir. O halde bu yol doğru yoldur.”“EDEPSİZLİĞİN ADINI DOĞALLIK KOYDULAR“Mülakatta hayatına dair açıklamalarda da bulunan Işılak, şunları kaydetti: “Kimi insanlar için ‘televizyonda olduğu gibi değil’ diyorlar, tabii ayrı ayrı olacak. İnsanın misafir geldiği haliyle, tek başına televizyon izlediği hali bir mi? Ben tek başıma ya da ahbaplar olduğu zaman ayaklarımı uzatırım, kumandayı alıp televizyonu böyle izlerim ama misafir olduğunda bunu yapmam. Şimdi ikiyüzlü mü oluyorum? İnsanların her ortama göre ayrı tavırları olur; sokakta ayrıdır, spor yaparken ayrıdır, restoranda ayrıdır. Ayrıca evinin rahatlığı sahneye taşımak saygısızlık olur. Bu doğallık değil edepsizliktir. Ülkemizde edepsizliğin adını doğallık koydular. Maalesef ‘içinden geldiği gibi davranıyor da o yüzden böyle’ diyorlar. Hayır, adam edepsiz olduğu için öyle. Başkasına saygısı yok. İkisini birbirinden ayırmak gerekiyor. Her ortamın kendine göre kuralı var ve biz ona riayet etmek durumundayız. Bunun adına da edep dairesi diyoruz. Mescidin, evin, her yerin ayrı bir edep dairesi var. Bunu da ancak bu ülkenin değerlerine önem verenler bilirler.