Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, demiryollarına 2002 yılı bütçesinden ayrılan rakamın 107 milyon TL olduğunu, 2003 yılında bu miktarı 250 milyona yükselttiklerini, 2013 yılı için ayrılan bütçenin ise yaklaşık 8 milyar TL olduğunu kaydetti. Yıldırım, “Başlangıç ödeneği olarak ilk öncelikli demiryolu geliyor. Demiryollarında şahlanışı da göreceğiz. İşte 10 yılda demiryollarının geldiği nokta burası” dedi.
Demiryol-İş Sendikasının 60. kuruluş yıl dönümü nedeniyle Afyonkarahisar Güral Termal Otel’de düzenlenen Başkanlar Kurulu toplantısına katılan Bakan Binali yıldırım, yaptığı konuşmasında, demiryollarının Türkiye’nin sadece yükünü değil, savaş zamanı mühimmatını, askerini, barış zamanı kültürünü, geleneğini, güzelliğini taşıdığını, ülkenin kuzeyle güneyini, doğusuyla batısını birleştirdiğini kaydetti. Demiryollarının, Türkiye Cumhuriyeti’nin geçmişinin üçte ikisine damgasını vurmuş bir sektör olduğunu vurgulayan Bakan Binali Yıldırım konuşmasına şöyle devam etti:
“Demiryol- İş’in Türk çalışma hayatının ilk gündeme geldiği tarih 1947 Bakanlık oluşturularak mevzuat ortaya konmuş, demiryolları da 5 yıl sonra örgütlü hale gelmiş. Üzerinden 60 yıl geçti. Genç türkiye cumhuriyeti tarihinde Demir Yol-İşin tarihi var demiryollarının gelişmesinde ciddi katkıları var. Demiryollarının 156 yıllık serüvenini hepimiz biliyoruz. 1856’da İzmir-Aydın hattının açılmasıyla birlikte Anadolu demiryollarıyla tanıştı. Savaş yıllarında insan gücümüzü savaşa verdiğimizde, savaş sonrası 13 milyon nüfus yokluk içinde büyürken 14 bin kilometre demiryolundan sınırlarında 4 bin 400 kilometre bir ağ kalmış halde başladı. Mustafa Kemal Atatürk, demiryollarının ülkemiz için refah yolu olduğunu açıkça ilan ederek demiryolu seferberliğini başlattı. Onun vefatına kadar hız kesmeden devam eden bu seferberlik savaş yıllarında durgunluğa geçmiş. Yılda ancak 134 kilometreye ulaşılabilmiş. 1950 ve sonrası demiryolları için talihsiz bir dönemdir. Otomotivin hayatımıza girmesi ve hızlı gelişmesi karayolu ağırlıklı altyapıya yatırımı hızlandırmış, daha ucuz, daha güvenli daha çevreci demiryolu kaderine bırakıldı. Bu 50 yıl sürdü.”
"DEMİRYOLLARINDA BAZI YERLERE 100 YILDIR EL ATILMAMIŞTI"
Bakan yıldırım konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Tekrar ayağa kalkma 2003 yılında başladı. Göreve başladığımda demiryollarımızın ne halde olduğunu rekabet gücü, altyapısını, işletmeciliğini detaylı bilmiyorduk. Bakımı yenilemesi rehabilitasyonu yapılmamış 10 bin kilometre yolumuz vardı. Bazı yerlere 100 yıldır el atılmamıştı. 1930’lu yıllarda yapılan demiryollarında ortalama sürat 160 km çıkmışken, 2003’de yolcuda 55 kilometre, yükte 20 kilometre altına inmişti. Ülke tarihinden daha eski bir geçmişe sahip demiryollarını ayağa kaldırmanın gerekliliğini başka seçenek olmadığını gördük. Başbakanımızın Devlet politikası haline getirip geliştireceğiz sözüyle eylem planı hazırlayarak, yüzde 90’dan fazlası tek hat, elektrizasyon, sinyalizasyonsuz, altyapısı eksik olan demiryollarının rekabet şansı yoktu. Bunları yenileyerek, eksiklikleri gidererek, Türkiye’nin yıllardır gündeminde olan yüksek hızlı tren sevdasının giderilmesini sağlamamız gerekiyordu. Abdülmecid’in tasarladığı Abdülhamit’in projelerini hazırladığı, Marmaray projesini hayata geçirerek, Türkiye’nin doğu batı, kuzey güney bağlantılarını güçlendirmek hedefimizdi. Bugün ortalama 1 yıla düşen yeni yol miktarı ortalama 135 kilometredir. Devam edene projeler 3 bin km üzenindedir. Yollarımızın yarıdan fazlasını yeniledik, bu yıl programa alınan yenileme miktarı 800 kilometredir. Ankara-İstanbul yüksek hızlı tren projesinin Eskişehir’e olan kısmını bitirdik, Ankara-Konya hattını bitirdik. İki hatta taşınan yolcu 6,5 milyonu geçti. Eskişehir-Ankara arasında yolcu trafiğinin yüzde 73’ü hızlı trenle yapılıyor.”
“ECDADINIMIZIN 150 YILLIK HAYALİNİ MARMARAY’I DA BİTİRECEĞİZ”
İktidara geldikleri 2002 yılında demiryollarının ilk bütçesini yaparken, bir önceki yılı incelediklerini ve bütçede 107 milyon lira ayrıldığını, kendilerinin bu miktarı 250 milyon TL’ye çıkardıklarını söyleyen Bakan Yıldırım, 2003 yılında bu rakamı 480 milyon TL’ye, 2013 için ayrılan bütçe yaklaşık 8 milyar TL’ye çıkardıklarını kaydetti. Bakan Yıldırım konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bütçemizde başlangıç ödeneği olarak ilk öncelikli demiryolu geliyor. Karayollarının başlangıç ödeneği 3 milyar 816 milyon. İşte 10 yılda demiryollarının geldiği nokta burası. Demiryolları ihtiyaçlarını yurt dışından tedarik ederek kalıcı hizmeti yapamayacağımızı bildiğimizden, yerli üretime de önem verdik. Hızlı tren için malzeme ihtiyacı için yurt dışından teklif aldık, ama bir türlü 3 yılda hizmeti alamadık. Yokluk zamanında yapmışız, şimdi neden yapamıyoruz diyerek ray üretimi konusunda konuştuk. Şimdi normal tren için de hızlı tren için de ray üretimi yapıyoruz. Şimdi yurt dışına ihraç ediyor. Simdi bu sistemin bir sanayisini oluşturuyoruz. Onlar da yurt dışına iş yapıyorlar. Yerli tren seti yaptılar, 1 yıldır İzmir’de çalışıyor, üretimi seri halde arttırmaya çalışıyoruz. 400 civarı demiryolları için uzmanlaşmış yan sanayi oluştu ve binlerce insan istihdam oldu.
Demiryollarıyla ilgili A’dan Z’ye yapacak bilgi tecrübe ve güce sahip. Eskişehir-İstanbul arasındaki Bilecik rampalarının delik deşik ettik dağları dize getirdik. 56 kilometre tünel, 9 viyadük, 30 tünel, bu zor coğrafyada bunu yapıyoruz. Azmedince oluyor, azmin elinden hiçbir şey kurtulamaz. Ecdadımızın 150 yıllık hayali Marmaray’ı da bitireceğiz. 2023’e kadar 4 bin kilometre yüksek hızlı tren olmak üzere 10 bin kilometre sıfır yeni hat yapacağız. Türkiye bir gününün planını hedefini koyamaz durumdayken, bugün 10 yıl sonrasının planını yapıyor, yol haritasını ortaya koyuyor."
“BU MİLLET TERÖRÜN ÜSTESİNDEN GELMEYE MUKTEDİRDİR”
Konuşmasında, Türkiye’nin çok büyük sıkıntılardan ara dönemlerden geçtiğini demokrasinin zaman zaman kesintiyi uğradı zaman zaman kesintiye uğrama tehdidinden geçtiğini belirten Bakan yıldırım konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bugün ekonomisi güçlü, demokrasi günden güne güçlenen demokrasi dışı güçlerin hayallerinin boşa çıktığı bir Türkiye var. Tek problem var birliğine dirliğine bin yıllık kardeşliğe karşı bir takım ayrılıkçı faaliyetler terör faaliyetleri var bunun da üstesinden geleceğiz. Bu millet terörün üstesinden gelmeye muktedirdir.”
Demiryolu geçen her ilde her ailenin mutlaka demiryollarıyla bir bağı olduğunu, demiryolları 26 şehre hayat verdiğini söyleyen Bakan Yıldırım, demiryollarını şehir dışına çıkarma tekliflerine sıcak bakmadıklarını söyleyerek, “Hiçbir ülkede demiryolu şehir dışında olduğunu görüyor musunuz. Demiryolların nereye giderse şehir oraya gidecek. Bu kadar hizmet verecek sizin göz zevkinizi bozdu diyerek şehir dışına çıkarılacak, yok böyle bir şey. O garları şehrin en prestijli yeri haline getireceğiz. Demiryollarını ranta kurban etmeyiz bunu herkes bilsin. 1,5 asırdır nasıl hizmet ettiyse bundan sonra daha fazla hizmet edecek. Şu an dökme dönemindeyiz, toplamaya başlamadık. 2-3 yıl daha hız kesmeden yatırıma devam edeceğiz, ondan sonra şahlanışını hep birlikte göreceğiz” dedi.
Abdülamit’in Basra Körfezine demiryolu indirme vaadi için de çalıştıklarını da kaydeden Bakan Yıldırım, “Masum din kardeşlerimizin bir hırs uğruna Suriye’de bu olaylar olmasaydı Gaziantep-Halep demiryolunun yarısına gelmiştik. Yarım saate inecekti. Suriye ile Türkiye birbirinin iç içe girmiş şehirleri olacaktı. Ama bunlar yine olarak, bugünün yaşananları geçici görüyoruz. Karayolu, havayolu, denizcilik için önemli yatırımlar yaptık. ve iletişim işin görünmeyen Afrika seviyelerinden Avrupa’nın ilk 5 ülkesi arasına girdi” diye konuştu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz