Ülkü Ocakları, Üniversitelerdeki Olaylarla İlgili Suç Duyurusunda Bulunacak

Ankara Ülkü Ocakları, son günlerde üniversitelerde yaşanan olaylarda bazı üniversite idarecilerin de suça ortaklık ettiğini iddia ederek bu kişiler hakkında suç duyurusunda bulunulacağını açıkladı.

Ankara Ülkü Ocakları’ndan yapılan açıklamada, ülkenin ve milletin birliğine kasteden terör örgütünün, üniversitelerdeki tahriklerini artırdığına dikkat çekilerek, “Özellikle son haftalarda bu tahrikler fiziksel saldırılara dönüşmek suretiyle öğrencilerin can güvenliğini tehdit eder hale gelmiştir. Pek çok kampüs alanını eşkıyalık sahası haline getirmek isteyen bölücü grupların bu saldırıları geçtiğimiz haftalarda Ankara Üniversitesi DTCF’de iki ülküdaşımızın ağır yaralanmasıyla sonuçlanmış ve saldırıların dozu artarak devam etmiştir” denildi.

DTCF’de yaşanan hadiselerin bir benzerinin de Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde gerçekleştiğine dikkat çekilerek şöyle denildi:

“Fakülte dekanının bizzat konuşmacı olarak katıldığı ‘Yeni Borçlar Kanunu’ sempozyumu taşlı, sopalı ve bıçaklı gruplarca sabote edilmiş, programa izleyici olarak katılan öğrenciler ağır bir şekilde darp edilmiştir. Çok sayıda öğretim görevlisi ve öğrenci de can güvenliğini tehlikede hissederek programın gerçekleştiği salonda mahsur kalmıştır. Terör örgütü sempatizanlarının şiddet içerikli bu eylemi, dekan ve güvenlik görevlilerinin gözleri önünde sergilenmiştir. Mağdur öğrenciler polis nezaretinde okuldan çıkarılırken taşlı sopalı saldırıya maruz kalmış, canlarını zor kurtarmışlardır. Bölücü grupların kampüs içerisindeki bu eylemi, terör örgütünün üniversite yapılanmalarının hangi boyuta ulaştığını bir kez daha ortaya koymuştur.”

Üniversitelerin ülkenin kalkınmasına, gençlerin teknik ve sosyal anlamdaki kazanımlarına katkı sağlamak misyonuna sahip olan bilim yuvaları olduğuna dikkat çekilerek, “Eğitimin en olgun kademesi olan üniversitelerin bu misyonunu baltalayıcı her müdahale üniversite idaresi, YÖK, güvenlik güçleri ve hükümet yetkilileri tarafından engellenmeli ve gerekli hukuki işlemler ivedilikle gerçekleştirilmelidir. Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, böyle bir örgütü yönetmek veya bu amaçla kurulan örgüte üye olmak, üye olmamakla birlikte örgüt adına faaliyette bulunmak veya yardım etmek; YÖK Öğrenci Disiplinleri Yönetmeliği’nin 9/a. maddesine göre Yükseköğretim kurumundan çıkarma cezasını gerektirmektedir. Bununla birlikte 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanuna aykırı olarak ateşli silahlarla, mermilerini ve bıçaklarla saldırı ve savunmada kullanılmak üzere özel olarak yapılmış bulunan diğer aletleri, patlayıcı maddeleri kullanmak da; YÖK Öğrenci Disiplinleri Yönetmeliği’nin 9/c maddesine göre çıkarma cezasını gerektirmektedir. Aynı zaman TCK ve terörle mücadele kanunun ilgili hükümleri gereğince sorumlular hakkında adli soruşturmanın da başlaması gerekmektedir” ifadesi kullanıldı.

“Tahrikler, provokasyonlar, komplolar ve üniversiteleri kaos ortamına dönüştürme azgınlığı gün gibi ortadadır” denilen açıklamada, hükümetin, YÖK’ün, üniversite idarecilerinin ve bütün boyutlarıyla ortada olan bu suçu “karşıt görüş kavgası” olarak yansıtan medya mensuplarının bu vahamete ortak olduğu kaydedildi. Bu amaçla terör örgütünün üniversitelerdeki uzantıları taraflarınca ele alındığı vurgulanarak, “Suça ortaklık eden üniversite idarecileri tespit edilmiş ve saldırılar bütün boyutlarıyla ortaya serilmiştir. Bu düşüncelerle ve bu bilgiler ışığında; tarafımızca suç duyurusunda bulunulacaktır” denildi.