Cumhuriyet'ten Selda Güneysu'yun haberine göre; Sandıklardan çıkan sonuç MHP ve MHP’den İYİ Parti’ye geçmesi düşünülen ülkücü seçmen nezdinde tahminleri yanılttı. MHP’den İYİ Parti’ye “beklenilen ülkücü seçmenin geçmediği” belirtilirken, MHP’ye muhalif ülkücüler bunun nedenini “Akşener’in iki stratejik hatasına” bağlıyor.
MHP’nin batıdaki ülkücü seçmen profiliyle özellikle Orta Anadolu’daki ülkücü seçmen profili arasında farklar bulunduğunun altı çizilirken, MHP’nin batıdaki seçmenin Orta Anadolu’ya göre “daha seküler olduğu” ifade ediliyor. Bu nedenle özellikle İç Ege ve kıyı bölgelerindeki MHP’li seçmenlerden İYİ Parti’ye kayışın daha yüksek olduğu ifade edilirken, Akşener’in seçimler öncesi HDP’nin cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş’a yönelik “Eşit şartlarda yarışmalıyız” sözünü de daha çok “ülkücü taban için değil, CHP ve sol seçmen yönünden söylediğine” dikkat çekiliyor. Ancak bu söylemin “MHP’nin Erdoğan ve AKP’ye olan yakınlığını eleştiren, bu nedenle İYİ Parti’yi bir alternatif olarak gören ülkücü seçmende rahatsızlık yarattığının” altı çiziliyor.
Akşener’in bu sözünün ardından MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Seçim Beyannamesi ve Aday Tanıtım Toplantısı’nda, ülkücü tabandan gelen rahatsızlıklara karşılık olarak “İYİ Parti de dahil hepsi PKK’lı Demirtaş’ın affını istiyor. Başbuğ Alparslan Türkeş Bey’in anılmasına, bozkurt yapılmasına yasak koyuyorlar. Pişmanlık yaşayan, hatasını anlayan her kardeşimle, ülküdaşımla kucaklaşmaya hazırım” çıkışı anımsatılıyor.
Bahçeli’nin “Akşener’in bu sözünün ardından tabandan gelen rahatsızlığı dikkate alıp, bu sözlerle ülkücü tabana “Sizin yeriniz MHP” mesajı verdiğine ve bu mesajın da ülkücü taban tarafından karşılık gördüğüne dikkat çekiliyor. Akşener’in seçim propagandası döneminde kullandığı üslubun ülkücü seçmende rahatsızlık uyandırdığına da işaret edildi. Akşener’in meydanlarda, “kadın kimliğini ön plana çıkartıp, anaç bir dil kullanmak yerine ‘Erdoğan’ın dişisi’ imajını yaratan bir dil ve üslup kullandığı” ifade ediliyor.
Akşener’in bu dil ve üslubu nedeniyle “İYİ Parti’ye oy vermeyi düşünen seçmenlerin bir kısmının yeniden Erdoğan’da karar kıldığı, Erdoğan’a oy vermek istemeyen muhalif ülkücülerin bir kısmının da CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce’den yana tercihini kullandığı” yorumlanıyor.