Ülkücülere ‘tahliye’ Kararı

MHP Adana İl Başkanı Mustafa İzgioğlu, ‘3. Yargı Paketi’ kapsamında tahliye edilen ülkücüler ile ilgili olarak kamuoyunun yanlış bilgilendirilip, konunun çarpıtıldığını savundu. İzgioğlu, ülkücülerin tahliyesinin ‘af’ değil, aksine ‘gecikmiş bir adalet’in uygulanması olduğunu söyledi.

12 Eylül 1980 öncesinde yaşanan olaylar nedeniyle cezaevinde bulunan bazı ülkücülerin, ‘3. Yargı Paketi’ kapsamında tahliye edilmesi sonrasında yaşanan gelişmeleri değerlendiren İzgioğlu, “Biz sustukça birileri hala yalan söyleyip, olayları çarpıtmaya devam ediyor. Ama artık yeter! Olayın aslı şu; 12 Eylül 1980 öncesi Marksistlerin, bölücü kesimlerin sayısız cinayetleri ve anayasal düzene karşı işledikleri fiiller tek bir suç kapsamına alındı. Ülkücülerin suçlanmalarına neden olan her olay, adli suç kapsamında değerlendirilerek, ayrı ayrı ele alındığı gibi haksız, eşit olmayan bir ceza uygulaması ortaya çıktı. Böylece bölücü örgütlerin militanları 10 cinayet işlemiş olsa da sadece bir ceza almış, Türk milletinin birliğini savunan ülkücülere ise her bir olaydan ayrı ayrı cezalara çarptırılmıştır. Türk milleti bu gerçeği çok iyi biliyor” dedi.

“TAHLİYELER AF DEĞİL, GECİKMİŞ ADALETİN UYGULANMASIDIR”

“ Ülkücülerin yeni yeni tahliye olması af değil, gecikmiş adaletin uygulanmasıdır” diyen İzgioğlu, açıklamasını da şöyle sürdürdü; “Bu vesileyle adalet arayanlara yine hatırlatmak isterim; 18 Eylül 1979 tarihinde Adana Endüstri Meslek Lisesi lojmanlarında 6 ülkücü öğretmene arkadan kahpece saldırıldı ve şehit edildi. Ahmet Güleç, Davut Korkmaz, Müslüm Teke, Yılmaz Kızılay, Mustafa Karaca ve Özcan Doruk isimli ülkücü şehitlerimizin katilleri idam ve müebbet cezasına çarptırılmalarına rağmen, olayın faillerinden en fazla hapis yatan kişi 9.5 yıl sonra salıverildi. Şimdi soruyorum; 6 öğretmenin katilleri serbest bırakılırken vicdanınız, adaletiniz neredeydi? 30 bin kişinin katlinden sorumlu İmralı canisine ev hapsi isteyen yüzsüzler, ülkücü düşmanlığının altında yatan sebepleri de açıklamalı ve millet öğrenmeli.”

“KELAYNAK MİSALİ AZINLIĞA DÜŞEN ZAVALLILARA ACIYORUZ”

Kur’an-ı Kerim’de yer alan ayetlerde; “Allah yolunda öldürülenlere (şehitlere) ölüler demeyin. Bilâkis onlar diridirler, fakat siz onu anlayamazsınız” yorumunun yer aldığını hatırlatan İzgioğlu, ülkücülerin de başka bir bayrağın altına sığınmadan vatan, ezan ve Türk milletinin birliği için mücadele verirken kahpece şehit edildiği yorumunda bulundu. İzgioğlu, “Onlarla aramızda gündüz ile gece kadar fark var. Dolayısıyla, dün ay-yıldızlı bayrak yerine kızıl paçavranın altına sığınan, dün kızıl emperyalizme piyon olma yarışına giren ve şahları mat olunca boşluğa savrulan zihniyetin, 12 Eylül’ün örümcek bağlamış karanlığından kurtulamayan bu zavallıların bugün hala Ülkücü düşmanlığında birleşmiş olmasını tahlile muhtaç görüyoruz. Ne acıdır ki, dün sevgiyi yoldaş yapamayanlar, bugün de maalesef nefreti bayrak yapmaya devam ediyorlar. Sevindirici olan o ki, aziz milletimiz, köşe başlarında gizlenmiş kin ve nefret tüccarlarına yüz vermiyor artık. Ve biz, kelaynak misali azınlığa düşen o zavallılara sadece acıyoruz” ifadesini kullandı.