2011 Türkiye Motokros Şampiyonası 85 cc - A Sınıfı Şampiyonu Ulukan Ulu, Sancaktepe Motosiklet Kulübü sporcusu olarak mücadele ettiği için kendini şanslı gördüğünü söyledi. Genç yarışçı 5 sezona 3 şampiyonluk sığdırdığını da belirterek, profesyonel sporla eğitimi birlikte yürüten şampiyon biri olduğu için mutlu olduğu ifade etti.
Kendini tanıtan açıklamalarıyla genç ve motor sevdalılarına öğütler veren Ulukan Ulu'nun röportajının ayrıntıları şöyle:
- Kısaca, Ulukan Ulu nasıl bir yarışçıdır? Genç yaşına rağmen başarılarından bize bahseder misin?
Kendimi hırslı bir yarışçı olarak görüyorum. Türkiye’de 5 sezonda 3 şampiyonluk yaşadım. Ama benim için Balkan, Avrupa ve Dünya şampiyonalarında kazanacağım kupalar çok daha önemli. Burada kazandığım şampiyonluklara bu gibi büyük başarıları da eklemek istiyorum.
- Motosiklet yarışları hayatına nasıl girdi?
Babam sayesinde yarışlarla tanıştım. Kendisi caddede motosiklet kullanıyordu. Birgün beni de götürdü. 50 cc motosiklet kiraladık. Çok hoşuma gitmişti. Herhafta beraber motosiklet kiralayıp, sürmeye başladım. Bir süre sonra babam bana motosiklet aldı.O motorla pratiğimi geliştirdim. Avrupa Şampiyonası’nın da yapıldığı Türkiye Şampiyonası’nda 50 cc’lik motosikletimle mücadele ederek, ilk birinciliğimi kazandım. Bu birincilik beni daha da hırslandırdı ve bütün Türkiye Şampiyonası’nı takip etmeye başladım.
- Yarışmaktan zevk aldığın parkurneresi?
Türkiye’de güzel parkurlar var ama ben en çok Makedonya’daki parkuru beğeniyorum. Üsküp’te tamamen kumdan oluşan parkur çok hoşuma gidiyor. İlk start aldığınızda heryer düz gibi gözüküyor ve burada çok rahat kullanırım diyorsunuz. Ama tamamen kum parkurolduğu için ikinci turdan sonra değişiyor. Biranda tümsekler oluşuyor ve rampaların ağızları değişiyor. Her tur sanki değişik parkurda yarışıyormuşsunuz gibi oluyor. Daha çok viraj var. Ciddi rakipleri de sayarsak benim için çok heyecanlı geçiyor. İyi rakipler ve sürekli değişen parkur beni çok cezbediyor. Türkiye’deki parkurlar biraz daha süperkros için gibi geliyor bana. Daha çok rampa ve yüksek rampalarla mücadele ediyorsunuz.Bir de zemin çok sert. Bu da benim stilimi biraz zorluyor.Türkiye Şampiyonası’nda iyi rakiplerim vardı. Buna rağmen son iki sezon şampiyon olmayı başardım.
- Yaşın çok daha genç örnek aldığın bir sporcu var mı?
Örnek aldığım bir sporcu olarak birisini kendime belirlemek istemiyorum. Mesela Kenan Sofuoğlu. Onun başarılarını çok takdir ediyorum. Kendisinin iki tane Dünya şampiyonluğu var ama o çıtayı belirli bir noktaya getirdi. Bende istiyorum ki başarıları bir adım daha ileriye götüreyim. Başarıları hep bir adım daha geliştirmek istiyorum.
- Her çocuğun kendine göre hayalleri vardır.Senin en büyük hayalin nedir?
En büyük hayalim Motokros Dünya Şampiyonası’nda yarışmak ve orada derece yapmak. Kendimi motokros dalında geliştirmek istiyorum. Pist kadar popüler olmasa da kum, çamur ve toprakla iç içe olmak çok hoşuma gidiyor.
- 2012 yılında neler var?
Motokros asıl branşım ama süpermotoda da yeni sezonda mücadele edeceğim. Geçen sezon süpermotoda bir yarışa girmiştim. Husaberg 550 enduro motosikletimle mücadele ettim ve 3. oldum. Bu başarı karşısında ailemle oturup bir planlama yaptık. KTM de bana sponsor olarak 450 SMR ile yarışlara katılmamı sağlayacak. Süpermoto A kategorisinde bu sezon mücadele edeceğim. Süpermoto sınıfı motokrosun bir adım önünde olacak bu sezon. Süpermoto A’da Şakir Şenkalaycı, Ata Nurcan ve Toprak Razgatlıoğlu gibi isimlerle yarışacağım. Bütün bir sezon iyi isimlerle mücadele etmek bana çok şey katacaktır. Onlarla bu mücadeleyi yaşamak istiyorum.
- Motosiklet markaları arasında senin favori markan var mı?
Motosiklet merakım branş olarak değişiyor. Motokrosta Honda ve Yamaha gibi modelleri denedim ama bana en yakın Kawasaki geldi. Süpermotoyu saymıyorum orada da KTM benim için bir adım önde.
- Şampiyonluklara imza atmış genç bir sporcusun. Okul hayatında durum nasıl?
Anadolu lisesinde öğrenimime devam ediyorum. Okul hayatım gayet iyi ve bana zaten ‘motorcu’ diyor arkadaşlarım. Ama bir sporcu olarak çok da el üstünde tutulduğum söylenemez. Okulda “Nasıl biniyorsun motosiklete? Hiç korkmuyor musun? Tehlikeli değil mi?” gibi sorularla karşılaşıyorum. Spor hayatım bazen okul hayatımın önüne geçiyor. Diğer spor dallarında olduğu gibi bazen okul mu, spor mu ikilemi yaşıyorum. “Sporda ne yapacaksın? Derslerine yüklenmelisin, mühendislik gibi alanları kazanmalısın.” gibi şartlandırmalarla karşı karşıya da kalıyorum. Ama bunlara da alıştım.
- Kardeşin Batıkan’la birlikte yarışlara katılıyorsun. Onunla beraber geliştirdiğiniz bir yarış stratejiniz var mı?
Antrenmanları kardeşim Batıkan’la beraber yapıyoruz. Yaş ve vücut olarak ondan daha büyük olduğum için motosiklete daha adapteyim. Antrenmanlarda ben daha çok Batıkan’ı zorluyorum. Beraber çalışma stilleri geliştirdik. Mesela arayı açıyoruz ben ona yetişmeye çalışıyorum. Yarışta zaten herkes elinden gelenin en iyisini yapmaya çalıştığı için pek yakın olmuyoruz. Start alana kadar kardeşiz. Yarış başladığında ise kimse kimseyi tanımıyor. Tek hedefiminiz birincilik olduğu için diğerlerini düşünme fırsatı bulamıyorsunuz.
- Her yarışa ailenle beraber gidiyorsun. Ailenin sana olan desteği nasıl?
Yarışlarda ailemin çok büyük desteğini görüyorum. Onlar benim olmazsa olmazlarım. Yarışta benim bütün ihtiyaçlarımı karşılıyorlar. Motor bakımını öğrenmem gerektiğinden o hariç bütün işlerimi ailem yapıyor. Taktik ve psikolojik yönden beni çok rahatlatıyorlar. Bana destekleri inanılmaz.
- Yarış haftası neler yaparsın? Genç bir sporcu olarak kendini yarışlara nasıl hazırlarsın?
Çoğu zaman yarışacağım parkuru biliyorsam kafamda o yarışı canlandırırım. Sanal olarak yarışırım. Beslenmeme dikkat ederim. Kondisyon ve performansı daha iyi kullanmak için hafta içi yaptığım ağır sporları hafifletiyorum. Aslında sürekli yarışa hazır olduğum için büyük değişiklikleryapmıyorum.Antrenmanlarımı kardeşim Batıkan ve takım arkadaşım Galip Alp Baysan’la beraber yapıyoruz. Galip kardeşimden daha büyük motosiklet kullandığı için onunla daha iyi antrenman yapıyoruz. Galip ve Batıkan çekişirken ben aralarına giriyorum. Ben Galip ile çekişirken Batıkan bizi zorlamaya çalışıyor. Sürekli birbirimizle mücadele ederek zamanlarımızı geliştiriyoruz. Tek başınıza yaptığınız antrenmandan daha faydalı oluyor. Zaten ne kadar çok kişiyle antrenman yaparsanız o kadar yarış tadında geçiyor. Bu da zamanlarınızı iyi yönde etkiliyor.
- Özel bir uğurun var mıdır?
Nedense yarışa çıkmadan önce boynumu çıtlatırım. Bende pek anlam veremiyorum ama start almadan önce mutlaka yapıyorum. Aynı boksörlerin rakiplerine gözdağı verdiği gibi. Galiba rakiplerimi psikolojik olarak baskı altına almak için yapıyorum.
- Yarış hayatına hangi branşta devam etmek istiyorsun?
Aslında bu sezon 2 branştada yarışacağım. Motokrosta ciddi süratler var. Eğitimi diğer ülkelerde çok daha erken başlıyor. Benim yaşım yabancı rakiplere göre daha büyük ve yaşları küçük olmasına rağmen bizden daha iyi dereceler yapıyorlar. Süpermotoda ise bizim önümüz biraz daha açık. Ata Nurcan gibi başarılı bir sporcunun neler yaptığını görüyoruz. Avrupa Şampiyonası’nda derece yapması bizim hedeflerimizi de etkiledi. Ama bunun için daha erken sezon sonuna doğru bazı şeylerin şekilleneceğini düşünüyorum.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz