'Uluslararası Balkan Forumu' Bursa'da başladı

Uluslararası Balkan Forumu, Balkan ülkelerinden gelen milletvekili, akademisyen ve sivil toplum kuruluş liderlerinin katılımıyla Uludağ Üniversitesi Prof. Dr. Mete Cengiz Kültür Merkezi’nde başladı.

Büyükşehir Belediyesi, Bursa Kent Konseyi, Uludağ Üniversitesi (UÜ) Uluslararası İlişkiler Bölümü ve Başbakanlık Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları Başkanlığı işbirliği ile düzenlenen forumun açılış konuşmasını Vali Yardımcısı Vedat Müftüoğlu yaptı. Balkanların, Türkiye için her zaman stratejik bir öneme sahip olduğunu belirten Müftüoğlu, Türkiye´nin her dönem Balkan ülkelerinin sorunlarıyla yakından ilgilendiğini ve çözümü konusunda aktif rol oynadığını ifade etti.

UÜ Rektörü Prof. Dr. Kamil Dilek ise Balkanlar denilince akla gelen ilk şeyin acı dolu yaşamlar olduğunu söyledi. Balkanlarda çok dilliliğin, çok dinliliğin ve çok kültürlülüğün öneminin ve zenginliğinin son dönemde anlaşılmaya başladığını anlatan Dilek, buna rağmen bölgede halen ciddi sorunların bulunduğunu söyledi.

Bursa Kent Konseyi Genel Sekreteri Enes Battal Keskin de Balkanların Türkiye’nin bir parçası olduğunu ve Bursa’nın ise Balkanlar için ayrı bir öneme sahip olduğunu açıkladı. Balkanlar ile ilgili önemli bir organizasyonun Bursa’da gerçekleştiriliyor olmasının çok önemli olduğunu ifade eden Keskin, Bursa nüfusunun üçte birini Balkanlardan gelen soydaşların oluşturduğunu ifade etti.

Konuşmaların ardından, UÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi (İİBF) Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Prof. Dr. Tayyar Arı´nın başkanlığını yaptığı 'Türkiye´nin Balkanlara Bakışı ve Balkanların Türkiye Algılaması' konulu oturum gerçekleştirildi. Oturumda söz alan El Hilal Yardımlaşma Teşkilatı Başkanı ve Makedonya Parlamentosu Milletvekili Behicuddin Şehabi, 1991 yılında yaşanan kargaşanın ardından, Türkiye´nin Balkan ülkelerine yönelik ilgisinin arttığını, 2001 yılından itibaren ise Türkiye Cumhuriyet Devleti´nin bölgeye çok ciddi hizmetler getirmeye başladığını söyledi. Şehabi, balkanlarda, Türkiye sempatisinin ve coşkusunun olduğunu sözlerine ekledi.