Uluslararası hukuk kongresi ‘Katılımcı Anayasa’ temasıyla başladı

Boğaziçi Avukatlar Derneği tarafından Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen Uluslararası Hukuk Kongresi, ‘Katılımcı Anayasa’ temasıyla başladı. Kongreye TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı AK Parti milletvekili Burhan Kuzu da katıldı.
Açılışta konuşan Burhan Kuzu, Başbakan Recep Tayip Erdoğan’ın annesi Tenzile Erdoğan’ın vefat haberini aldıklarını söyledi. Başsağlığı dileğiyle konuşmasına başlayan Kuzu, Türkiye'nin birçok yerinde anayasa çalışmaların artarak yapılmasının sevindirici olduğunu söyledi. Türkiye'nin gündeminde bulunan anayasanın yeni bir konu olmadığına değinen Kuzu, “Bu salonda anayasa dışında dünyanın konuştuğu çevre konuları gibi farklı bir toplantı yapmayı arzu ederdim. Anayasanın bu memleketin gündeminde olması hoş bir tablo değil. Bunun çözümünü hep birlikte bulacağız.” dedi.
Anayasa yapım hususunda iki temel zeminden söz edildiğini kaydeden Kuzu bunların sükunet ortamı ve konsensüs oluşturmak olduğunu açıkladı. Türkiye tarihine bakıldığında 60 yılın olağanüstü halle geçtiğine dikkat çeken Kuzu, “Türkiye sükunet bulsunda anayasa yapılmasına sonra bakarız dersek çok bekleriz. Telaşsız ortam bulmak bizim için zor. Anayasa gibi bir meselede uzlaşma, anlaşma sağlamak bu meseleyi giderir. Birinci sınıf bir demokrasi olsun isteriz. Bunu sınıflandırmak kolay değildir. Kendi ülkesine demokrasi getiren anayasa ölçü olmalıdır. İdeal olanda budur.” diye konuştu.
Anayasada kuvvetler ayrılığının hassas noktalardan biri olduğunu ifade eden Kuzu konuşmasını şöyle sürdürdü. “Resmi ideoloji anayasaya mutlaka yansıyacaktır. Ama bunu her şeyin üzerinde tutmamak gerekir. Anayasaya bunu en az şekilde yansıtmak gerekir. Anayasanın kısa öz anlaşılır olması lazım. Doğu ülkelerine gittikçe anayasana metinleri çok uzun olduğunu görüyorsunuz. Metne güvenerek çokta sonuç alamıyorsunuz. Gelişmiş ülkelerde anayasalar hep kısa olmuştur.”
Anayasa çalışmaları için meclise çalışmalar yaptıklarını anlatan Kuzu, şöyle devam etti: “Karşımıza 367 gibi şeytanın aklına gelmez bir şey çıktı. Kötü niyet karşısında hukuk acziyete düşüyor. 1982 anayasasının bu işi götüremeyeceği hakkında herkeste bir uzlaşma oluşmuş durumdadır. Anayasanın içine işleşmiş ruh ne kadar değişiklik yaparsan yap orda duruyor. Yeni bir metin çıkarmamız gerekir. Bu Türkiye’ye ivme kazandırır. Şuan ki beklenti yeni bir metin çıkmasıdır. Herkes kendine bir çözüm bekliyor. Bu demokraside yeni bir sayfa açıp atılım yapacaktır.”
Mevcut anayasanın dilinin çok kötü olduğunu kaydeden Kuzu, son iki anayasanın darbeyle başlamış olmasının şanssızlık olduğunu söyledi. Anayasayı hazırlayan sivillere atıfta bulunan Kuzu, “Kraldan daha fazla kralcı dediğimiz sivil generaller daha tehlikelidir. Bütün bu gerekçelerle yeni bir anayasa lazımdır. Bu meclis anayasa yapar mı, yapabilir mi? Darbelerde bitti anayasayı nasıl yapacağız. O zaman kalkıp darbe duasına çıkalım anayasa yapmak için. Darbe olursa anayasa yaparız yaklaşımı yanlıştır.” ifadelerini kullandı.
Bazı ülkelerin anayasalarında değişmez maddelerin olmadığını belirten Kuzu, “Anayasalarda değişmez maddelerin olması doğaldır. Bu maddelerden rahatsız olan insan sayısı azdır. Sorun bu maddelerin yorumlanması konusundadır. Bu ilkelerde sorun yok. Bu ilkeleri özgürlük lehine yorumlamak gerekir. Bu meclisin temsil gücü iyi bir noktaya gelmiştir. Yüzde 95’lik bir temsil oranı vardır. Tablo, anayasa yapmak bakımından uygundur.” şeklinde konuştu.