Uluslararası Risk Altında Ve Korunması Gereken Çocuklar Sempozyumu

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, "Bu çağın bütün olanaklarını kullanmak en önemli görevimiz ama bundan kaynaklı tehlikeleri yönetmek de en az o kadar önemli çünkü biliyoruz kontrolsüz güç, güç değildir" dedi.

TBMM himayelerinde, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen 4. Uluslararası risk altında ve korunması gereken çocuklar Sempozyumu, Marriott Otel'de başladı. Sempozyumun açılış törenine TBMM Başkanı Cemil Çiçek, İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin ve Emniyet Genel Müdürü Mehmet Kılıçlar katıldı.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Şahin, yaptığı konuşmada, "Çocuk hem bugünümüz hem yarınımızdır. Çocuk saflığın masumiyetin, coşkunun temsilcisidir. Biz Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı olarak bir taraftan çocuk haklarının geliştirilmesi, bir taraftan çocuk ihmalini ve istismarını önlemek için iki önemli bacağı beraber geliştirerek bakanlığımızın politikalarını oluşturuyoruz" dedi.

Çocukların doğuştan gelen eğitim hakkını, sağlık hakkını, gelişimini, değişimini, önemsediklerine dikkat çeken Bakan Şahin, "Fırsat eşitliklerini, çocuğumuzun hangi bölgede doğarsa doğsun dili, dini, ırkı, mezhebi, annesi babası kim olursa olsun, doğuştan gelen hakkını, en önemli hak olduğunu onun yaşam hakkını korurken, gelişişimin ve değişimin fırsat eşitliğini, güçlendirecek şekilde devam etmemiz gerektiği politikasını güçlendirerek yolumuza devam ediyoruz. Bir taraftan atılması gereken bütün imzaların takipçisi olarak; uluslararası toplumun, uluslararası hukukun yapılması gerekenlerin dünyadaki konuşulan konuların ülkemizde ki yapılan çalışmaların takibini yapıyoruz. Bir taraftan Çocuk Koruma Kanunu çıkarmış, bunun uygulamalarda yaşan sorunlarını takip etmek için çocuklarımızla ilgili kısmı güçlü bir şekilde korumaya ve kollandırmaya çalışıyoruz" diye konuştu.

Geçen hafta çocuklarla ilgili bütün Türkiye'deki baro başkanlarını bir araya getirdiklerini hatırlatan Bakan Şahin, bundan sonraki süreçte Çocuk Mahkemesi hakimleriyle, sivil toplumla ve akademisyenlerle bir araya geleceklerini vurgulayarak, "Hem bakanlık politikalarımızla yapmaya çalıştıklarımızı onlarla paylaşacağız hem onlardan aldığımız bilgi ve tecrübelerle de kendi politikalarımızın yol haritasını çizeceğiz. Bir taraftan da ihmale ve istismara uğramış çocuklarımızın hukuki olarak yaşadığı sorunları

çözecek şekilde Türk Ceza kanunu, Ceza Muhakemeleri kanunda yapılması gerekenlerin ön şartını Adalet Bakanımızla, Adalet Bakanlığı'nda komisyonla çalışıyoruz. Bir taraftan rehabilitasyonu, ihmale ve istismara uğramış çocuğumuzun topluma yeniden entegre edilmesi, topluma kazandırılması için yapılması gereken uygulamaları güçlendiriyoruz, çalışmalarımızı takip ediyoruz" diye konuştu.

TBMM Başkanı Çiçek'in sivil Anayasa konusunda gösterdiği gayretin şahidi olduklarını ifade eden Şahin, "Sivil Anayasa konuşulmaya başlandığında kendi kurumlarımızda 14 bin evladımızla 'nasıl bir anayasa istiyorsunuz, çocuk bakışıyla bu anayasada neler olmalı' diye çalıştık. Sayın Başkanımıza çalışmalarımız getirdik. Sayın Başkanımız, 'bugüne kadar gelen en kapsamlı rapor' dedi" şeklinde konuştu.

Bakan Şahin, kendini bilen, kendi değerlerini bilen, vatana millet faydalı çocuklar yetiştirirken bilgiyi ve teknolojiyi kullanan çocukları da yetiştirmenin en doğal ihtiyaç olduğuna dikkat çekerek şöyle devam etti:

"Bilgi güçtür, iktidar yapar. Bilgi ve teknoloji çağında yaşarken çocuklarımızı bilginin ve teknolojinin imkanlarından istifade ettirmemiz en önemli çalışma alanlarımızdır. Bir tuş kadar yakın olan ve bir pencere ile dünyaya açılan yeni bir çağdayız. Bu çağın bütün olanaklarını kullanmak en önemli görevimiz ama bu çağdan, bundan kaynaklı tehlikeleri yönetmekte o kadar önemli, çünkü biliyoruz ki, kontrolsüz güç güç değildir. Burada bir taraftan çocuklarımızı eğitirken bir taraftan da annelerimizi babalarımızı ebeveynlerin bu konuda bilincini yükseltmek duyarlığını artırmak çocuklarımızı daha güvenli bir şekilde bilgi ve teknoloji çağının imkanlarını istifade ettirmek zorundayız. Nasıl çocuklarımızı ilk sokağa çıktığında sokağa çıkmanın tehlikesinden korumanının yolu sokağa çıkmaması değilse, sokağa çıktığı zaman ilk söylediğimiz şey, 'yabancı ile konuşma' diyorsak internet çağında bu şekilde uyarmaz gerekir. Güneşin faydasını biliyoruz. güneş olmadan hayatımızın devam etmeyeceğini biliyoruz.

Güneşin zararlarından korumak en az güneşin faydasını bilmek kadar önemlidir. Bu yüzden bu çocuk ve bilişim sempozyumu çok önemli."

Teknolojiye insan bakışı getirmenin gerektiğine dikkat çeken Bakan Şahin, "Ahlaki ve etik değerlerle teknolojiyi bütünleştirmemiz gerektiğini düşünüyoruz. Şuna karar vermemiz gerekiyor, biz mi teknolojiye hükmedeceğiz, teknolojimi bize hükmedecek. Hem çocuklarımızı hayata hazırlarken bilgiyi ve teknolojiyi kullanan, soran, sorgulayan ve kendi düşünce dünyasını geliştiren çocuklar olarak yetiştirirken onları her türlü tehlikeden korumakta biz ebeveynlerin hem de görev sahibi makam sahibi olanların olduğunu düşünüyorum. Toplunun şikayet ettiği bu konuda biz çözüm makamı olarak gerekeni yapmak ve doğru bilgi vermek zorundayız" diye konuştu.

Güvenli internete geçtiklerini hatırlatan Bakan Şahin, "Seçme hakkı veriyorsunuz, anneyi babayı bilinçlendiriyorsunuz. Bu konuda gerekli farkındalığı artırıyorsunuz. Ama şunu yap demiyorsunuz. Alternatifleri geliştirmemiz, ebeveynleri uyarmamız bizim en önemli görevimizidir" dedi.