Mynet Trend

BİZE ULAŞIN

“Uluslararası Sanatçı Filmleri” İstanbul Modern’de

İstanbul Modern, dünyanın farklı coğrafyalarından sanatçıların video, animasyon ve kısa filmlerinin yer aldığı “Uluslararası Sanatçı Filmleri” programını ağırlamayı sürdürüyor. Programın 12. yılına özel olarak bu sene “toplumsal cinsiyet” konusuna odaklanan filmler 23 Temmuz-18 Ağustos tarihleri arasında görülebilir.

“Uluslararası Sanatçı Filmleri” İstanbul Modern’de

Uluslararası Sanatçı Filmleri 2019 (Artists’ Film International) programı 23 Temmuz’da İstanbul Modern’de başlıyor.

Bu yılki programda, toplum içindeki kültürel görüşler, inanç sistemleri ve beklentilerle ortaya çıkan kadınlık ve erkeklik durumlarının bütününü oluşturan toplumsal cinsiyet üzerine farklı gerçekliklerin yansımaları ele alınıyor. İstanbul Modern’in davetiyle sanatçı Senem Gökçe Oğultekin’in “Dun (Ev)” adlı videosu 2019 yılı içinde hem İstanbul Modern’de hem de programın uluslararası ortaklarında gösteriliyor.

ABD’den İtalya’ya Vietnam’dan Norveç’e

Program ve içeriğini İstanbul Modern Küratörü Öykü Özsoy ve Asistan Küratör Deniz Pehlivaner’in oluşturduğu Uluslararası Sanatçı Filmleri 2019 seçkisinde yer alan sanatçılar şöyle sıralanıyor:

Carolina Caycedo (Ballroom Marfa, Texas, Abd)

Theresa Traore Dahlberg (Bonniers Konsthall, Stockholm, İsveç)

Atefa Hesari (Afganistan Güncel Sanat Merkezi, Kâbil, Afganistan)

Lars Laumann (Tromsø Sanat Merkezi, Tromsø, Norveç)

Jacopo Miliani (Gamec / Bergamo Modern ve Çağdaş Sanat Merkezi, Bergamo, İtalya)

Senem Gökçe Oğultekin (İstanbul Modern, Türkiye)

Marko Tirnanić (Belgrad Kültür Merkezi, Belgrad, Sırbistan)

Hguyen Hai Yen (Hanoi Doclab, Hanoi, Vietnam)

2019’un konuğu Senem Gökçe Oğultekin

Senem Gökçe Oğultekin’in “Dun (Ev)” adlı videosu, Türkiye’nin doğusunda, günümüzde Kars ilinin sınırları içinde yer alan Ani şehrinin kalıntılarında geçiyor.

1561967959_portre_foto_Senem_G__k__e_O__ultekin

10 ve 11. yüzyılda büyük bir kültür merkezi ve eski bir başkent olan bölgedeki yapılar, bugün Türkiye - Ermenistan sınırında doğal bir sınır işlevi gören Arpaçay Nehri etrafında yer alıyor. Bu coğrafyayı arka plana oturtan ve adını Ermenice “ev” kelimesinden alan video; beden, kadın, cinsiyet, kök, sınır ve geçmiş gibi dinamikler etrafında gelişiyor.

Sanatçının kendisinin de yer aldığı videoda, biri Türkiye’den diğeri Ermenistan’dan birbirine benzeyen iki kadının karşılaşmasını, aralarındaki çatışmayı ve önce bedenen sonra ruhen yakaladıkları uyumu gözler önüne seriyor. Kadın bedeninin yaşam alanı ile olan bağını merkeze alan video, birbirine ayak direyen iki birey üzerinden geliştirdiği karşıtlık sembolizmini görselleştirirken, farklılığın ritmi etrafında örülen anlatı “benzerliğe” doğru evriliyor.

En Çok Aranan Haberler