DİYARBAKIR (İHA) - İstanbul Maltepe Cezaevi'nde gerçekleşen bir ölüm, Aziz Nesin'in "Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz" adlı eserini gölgede bırakacak bir trajediyi ortaya çıkardı. Gasp suçundan hapse giren Umut Bayram, fazla ceza almasın diye kardeşi Barış'ın bilgilerini verdi. Resmiyette cezaevinde ölen Barış, yaşadığını ispatlamak için dava açtı. Baba Muzaffer Bayram, Umut'un işkenceden dolayı öldürülmüş olabileceği iddiasıyla hukuk mücadelesi başlattı.
Diyarbakırlı Umut Bayram (20) İstanbul'da gasptan hapse girdi. Tahliyesine 5 ay kala kendisini ziyarete giden baba Muzzafer Bayram'a "İntihar etti" denildi. Cenazeyi savcılık girişimiyle alabilen baba, kan ve darp izlerini görünce suç duyurusunda bulundu. Umut'un ölümü, ailenin sakladığı gerçeği ortaya çıkardı. Umut daha az ceza almak için 18 yaşından küçük kardeşi Barış'ın kimliğiyle hapse girmişti. Resmi kayıtlarda Barış öldü diye geçti. Baba Muzaffer Bayram, şimdi bir yandan oğlu Umut'un cezaevinde işkenceyle öldürüldüğünü, diğer yandan da küçük oğlu Barış'ın aslında ölmediğini kanıtlamaya çalışıyor.
20 yaşındaki Umut Bayram, 2006 yılında gasp suçundan Maltepe Cezaevi'ne konuldu. Diyarbakır'daki babası, maddi olanaksızlıklar nedeniyle sadece 2 kez oğlunu ziyaret edebildi. Hatta cezaevi savcısı, kendisini arayıp, "Neden ziyarete gelmiyorsun?" diye sordu.
Umut'un tahliyesine 5 ay kala baba Bayram, 20 Ağustos 2008'de cezaevine oğlunu ziyarete gitti. Kendisine, "10 gün önce çocuk ölmüş, siz ortalıkta yoksunuz" denildi. Muzaffer Bayram'a görevliler, oğlunun koğuşunda kazağıyla intihar ettiğini söyledi. İddiaya göre, "Oğlum 10 gün önce intihar ettiyse niye bana haber vermediniz" sorusuna yanıt alamayan baba Bayram'ın cenazeyi alması da olaylı oldu. Önce "Cenaze nerede bilmiyoruz" denildi, ardından Adli Tıp Kurumu morgunda olduğunu öğrendi. Bu kez de, "Oğlunuzu burada gömün, memleketine götürmeyin" denildi. Baba Bayram, Kartal Cumhuriyet Savcılığı'nın müdahalesiyle cenazeyi aldı, ancak istediği halde otopsi raporu verilmedi.
Cenaze yıkanırken oğlunun morarmış ve şişmiş cesedini inceleyen Muzaffer Bayram, oğlunun başında yara izleri gördü. Umut'a ait atlet ve pantolonda da kan izleri bulan acılı baba, cezaevi görevlilerine ulaşıp sorduğunda, "Umut intihar etmeden önce koğuş arkadaşlarıyla kavga etmişti. İzler buradan kalmış" yanıtı aldı. "İntihara sebep yok. 2.5 yıl cezaevinde kaldıktan sonra neden intihar etsin" kuşkusu taşıyan baba Bayram, İnsan Hakları Derneği Diyarbakır Şubesi'nin hukuki yardımıyla suç duyurusunda bulundu.
Diyarbakır'da bir oto yıkamacıda günlük 10 YTL karşılığında çalışıp 10 kişilik nüfusunu geçindirmeye çalışan baba Muzaffer Bayram, "Oğlumun cezaevinde öldürülmüş olabileceğinden şüphe ediyorum. Çünkü onunla görüştüğümüzde, 'Baba hatta yaptım gelince birlikte çalışacağız' diyordu. 2.5 yıl cezaevinde yatan biri intihar etmiyor da cezasına 5 ay kala niye böyle bir şey yapsın? Adalet Bakanlığı'nın bu olayı araştırmasını istiyorum" dedi.
BARIŞ YAŞADIĞINI İSPATLAYAMIYOR Resmi kayıtlarda ölü görünen Barış Bayram(18) ise yaşadığını ispatlayamıyor. Diyarbakır Fatih Lisesi 2. sınıf öğrencisi Barış Bayram, "Ağabeyim cezaevine girerken fazla ceza almasın diye benim kimlik bilgilerimi vermiş. Ölen ağabeyim resmiyete yaşıyor ben ise ölü görünüyorum. Bu durumdan çok rahatsızım. Hiçbir şey yapamıyorum. Okul kimliği ile geziyorum. Hastaneye ise gidemiyorum çünkü yaşadığımı ispatlayamıyorum. Ölmediğimi beyan etmek için mahkemeye başvurdum ancak yetkililerin de bana yardımcı olmasını istiyorum" şeklinde konuştu.