Unesco Kültür Elçiliği’ne Azizoğlu Aday Gösterildi

Uluslararası Üniversiteler Konseyi Kurucu Başkanı Orhan Hikmet Azizoğlu, “Dünyada hiçbir ülkenin, hiçbir milletin diplomatik, ekonomik veya farklı güçleri akademik, eğitim gücünden büyük olamaz. Biz bu felsefe ile yola çıktık” dedi.Uluslararası Üniversiteler Konseyi, 14 ülkedeki 42 üniversiteden 205 imza ile desteklenerek, UNESCO Kültür Elçiliği’ne Uluslararası Üniversiteler Konseyi Kurucu Başkanı Orhan Hikmet Azizoğlu’nu aday gösterdi. Uluslararası Üniversiteler Konseyi Genel Sekreteri Süha Atatüre, 2010 yılında kurulan konseyin 29 ülkeye ulaştığını belirterek, “Uluslar arası Üniversiteler Konseyi, 2010 yılında Kurucu Başkan Orhan Hikmet Azizoğlu başkanlığında dünyanın çeşitli ülkelerinde 7 kurucu başkanla birlikte kurulmuş ve Bakanlar Kurulu ve Cumhurbaşkanımızın onayı ile hayata geçmiştir. 29 değişik ülkede 122 değişik üniversite bu kuruluşa üyedir” diye konuştu.UNESCO’nun açılımına bakıldığında eğitim, bilim ve kültür organizasyonu olduğunu belirten Atatüre, şunları söyledi:“Bütün amaçları hiçbir karşılık beklemeksizin bu çalışmalar UNESCO’nun bilim, akademik hayat, kültür ve eğitim alanlarına doğrudan doğruya ilgili, etkili bir çabadır. Bu nedenle geçen ay bunun yapılabileceğini kararlaştırdık. Ben hocama bunu önerdim. Bir takım formlar hazırladık. Bu formları dünyanın çeşitli üniversitelerine gönderdik. Kısa süre içerisinde bize 14 ülkeden 42 üniversiteden 205 imza geldi. Bununla ilgili çalışmayı bitirdik. Bir kitap hazırladık. Hocamızı UNESCO’ya kültür elçisi ya da iyi niyet elçisi olarak aday gösterilmek üzere bir süreci başlattık. Dolayısıyla bu süreç devam ediyor.”Türkiye’yi akademik merkez haline getirmek için dev adımlar atmaya devam edeceklerini ifade eden Uluslararası Üniversiteler Konseyi Kurucu Başkanı Orhan Hikmet Azizoğlu ise, “Uluslararası Üniversiteler Konseyi, özellikle coğrafyamızın, ülkemizin son yıllarda vardığı olağanüstü yükselişi, akademik alanda da coğrafyamızın sorunlarını bütün dünyaya iletmek, sorun çözümcü konumda olmak ve tarihten gelen sorumluluğu üstlenerek Türkiye’yi akademik merkez haline getirmek için dev adımlar atmaya devam edecektir. Uluslar arası Üniversiteler Konseyi’nin 3 yıl içerisinde varmış olduğu 29 ülkeden bu kadar yüksek düzeyli dünyanın ve coğrafyamızın üniversitelerini bünyesinde toplayarak hem coğrafyamıza, aynı zamanda da küresel anlamda dünyamıza da hizmet eder. Birleştirici akademik bir rol üstlenmektedir. Dünyada hiçbir ülkenin, hiçbir milletin diplomatik, ekonomik veya farklı güçleri akademik, eğitim gücünden büyük olamaz. Biz bu felsefe ile yola çıktık. Dünyaya tarih boyunca yön vermiş olan bütün dinlerin doğuş merkezi olan bizim coğrafyamızda yüzyıllar önceki konumumuza gelebilmek yine dünyaya, akademi ile ilim, bilim ve felsefi ile rehber olmak. Gezegenimize barış dünyası, bir hoşgörü dünyası olması için çaba göstermesi gerekenlerin, birinci sırada entelektüel akademisyenlerin olması gerektiğine inanıyorum” şeklinde konuştu.Türkiye’nin coğrafyasına örnek olması gereken bir sorumluluğu olduğunu belirten Azizoğlu, şunları söyledi:“Yalnız Batılılaşma olmaz. Batı toplumları ile mutlaka entegre kurmalıyız. Ama kuzeyimizde Rusya var, farklı bir kültürü ve toplumlar var. Doğumuzda İran var. Güneyimizde Araplar var, Arap coğrafyası var. İslam kültürü ve değerleri var. Uluslar arası Üniversiteler Konseyi kuruluş felsefesi olan, sınırları devletler ile çizilmiş ülkeler yerine sınırları değerler, kavramlardan oluşmuş dünya için yola çıktık. Ulusların uluslararasılaşırken değerlerini, kültürlerini, inançlarını yitirmemesini de öngörüyoruz.”