Edebiyatın en usta isimlerinden biri olan Tolstoy adeta hayatını bu altın kurallar üzerinden yönetmeyi tercih ederek yaşam vizyonun çerçevesini çizdi. Çoğu kişinin bilmediği bu kurallar aslında Tolstoy’un başarısının ardındaki sırrı oluşturuyor. Biyografisini yazan Henri Troyat’a göre Tolstoy 18 yaşındayken bu kuralları benimseyerek hayatının geri kalanını bu maddelere eksiksiz uymaya çalışrak geçirmiş. Henri Troyat’ın da oldukça zorlayıcı bulduğu bu liste belki de sizler için ilham kaynağı olacak. İşte detayları....
Sabah uykuları belki de günün en değerli saatleridir. Çünkü sabah uykularında uyanmak adeta işkence gibidir. Ancak Tolstoy, sabah saat “05:00’te uyanın” diyerek kesin bir şekilde çizgilerini çekmiştir.
Gece yatmak sabah kalkmak bilmeyenler için Tolstoy, uyanma saatlerinde olduğu gibi uyumak için kesin bir saat vermiştir. Ona göre gece saat 10:00’da uyumak en verimli ve olması gereken aktivitedir.
Sabah uyanmak ve gece yatmak için verilen saatlerin acımasız olması sizleri hemen ikinci maddeden bezdirmesin. Çünkü Tolstoy’un listesinde güzellik uykusu olarak tabir edilen bir mola var. Gündüzleri 2 saat kadar öğlen uykusu yapabilirsiniz.
Uyku düzenini belirledikten sonra sıra günlük yeme-içme alışkanlıklarına geldi. Tolstoy’un listesine göre, “Az ye, tatlı ve şekerlemelerden olabildiğince uzak dur” maddesi yer alıyor.
Evde zaman geçirmek kendinizi tahmin ettiğinizden de iyi hissettirecektir. Tolstoy listesinde yer alan maddede bu konuya da değinmiştir. Tolstoy, “Evinin işlerini elinden geldiğince kendin yap, başkalarına yaptırma” diyor.
Hayatın en önemli noktaları aslında hedeflerdir. Hedeflerini belirlemek aslında altın kuralların başında gelir. Bu kuralı biraz daha genişleten Tolstoy, “Amaçlarını parçala ve bölerek hallet” diyor.
Toplumsal kurallar hiç fark etmesek de aslında bir noktadan sonra hayatımızın merkezi haline geliyor. Bu nedenle körü körüne toplumsal konulara bağlı kalmak bazen zararlı oluyor. Bu nedenle Tolstoy bu konuda der ki, “Mantığına uymayan hiçbir halk görüşünü dikkate alma.”
Yaptığınız bir iş için aslında ne kadar çaba harcadığınızdan çok odaklanmanın düzeyi daha önemlidir. Tolstoy bu konuda der ki, “Bir anda yalnızca bir işe odaklan”
Günlük hayat planları içinde aslında spor çok önemli bir noktadadır. Fark etmeksek bile bedensel aktiviteler daha düzenli bir hayatın ilk anahtarıdır. Tolstoy’un listesinde yer alan maddeye göre, “Her gün mutlaka 1 saat yürü” yer alıyor.
Duygularla hareket etmek bazı durumlarda büyük bir zorluk çıkartıyor. Hatta mantıklı olmadığını bile bile yalnızca duygusal bir şekilde kötü kararlar vererek pişman olabilirsiniz. Bu durumu daha öncesinde öngören Tolstoy, “Duygularının hedeflerini engellemesine izin verme” maddesini eklemeyi tercih etmiş.
Biraz sert bir madde gibi geldiğinin farkındayız ama insanlar arzularının esiri olduğunda gitmek istedikleri yerden bambaşka bir aşamada bulabiliyor kendisini. Belki de bu yüzden Tolstoy, “Arzularını çok çalışarak öldür” demeyi tercih etmiştir.
Türk toplumunun en büyük kaygısı aslında “Elalem ne der” sözüdür. Çocukluğunuzdan itibaren ister istemez başkalarıyla kıyaslandığınızı ve toplumsal tabular içerisinde kendinize ket vurduğunuzu biliyoruz. Tolstoy da buna dikkat çekerek, “Başkalarının senin hakkında ne düşündüğünü umursama” maddesini hayat mottosu içine almıştır.
Hayatınıza alacağınız ve sevdiğiniz insanları seçmeniz belki de bu hayatta yapacağınız en doğru tercih olacaktır.
“Faydanın dokunabileceği insanları sev”
İyi insan olmak herkes hayattaki en büyük amacıdır. İyi bir insan olarak yaptıklarının başkalarının gözünde sizi değersizleştirmesine izin vermemelisiniz.
“İyi bir insan ol fakat başkalarının bunu bilmesine asla izin verme”
Yardım etmek ya da bir şeyleri paylaşmak hayatta sizleri en iyi hissettirecek şeylerdir. Ancak bunları yaparken “Bir elin verdiğini diğer el görmesin” atasözümüz devreye girer. Buna benzer bir söylemle Tolstoy da karşımıza çıkmıştır.
“İhtiyaç sahiplerine göze batmadan yardım et.”
“Ne oldum delisi olmak” hayattaki en tehlikeli ve zehirli durumdur. Bunu bilen Tolstoy, “Şimdikinin on katı zengin olsan bile hayta tarzını değiştirme” diyerek duruma açıklık getirmiştir.
Ekmeğinin aslanın midesinde olduğu bu zor zamanlarda Tolstoy’un bu maddesi size adeta yol gösterici olacaktır. Müsrifliğin en büyük kayıplarından biri olduğunun altını çizen Tolstoy, “Daima gücünün yettiğinden daha az harca” demiştir.