Başkent Amman'a 86 kilometre uzaklıkta Suriye sınırı yakınında bulunan ilçe, Ürdün'deki en eski tarihi bölgelerden biri olarak biliniyor ve Nebati Roma Bizans dönemlerine ait bazalt taşlarıyla dikkati çekiyor. Volkanik kayaların renginden dolayı "Kara Vaha" olarak da bilinen ilçe, develeriyle de ön plana çıkıyor. Bölge ayrıca kültürel miras ve arkeolojik araştırmalar için de sıkça ziyaret edilen yerlerden.
TURİSTLER AKIN EDİYOR
Geçmişte de Filistin, Ürdün, Suriye ve Irak'ı birbirine bağlayan yolların kesiştiği bir nokta olan ilçe, Nebatice, Yunanca, Latince ve Arapça yazıtlara sahip.
Üç vadinin ortasında yer alan ilçede, bir tapınak, 17 kilise, 3 cami, 33 havuz ve bir çeşme bulunmakta.
Tarihi kaynaklara göre 749 yılında yaşanan büyük depremde ilçedeki birçok yapı yıkıldı. O dönemde çoğunluğu yenilenen yapıların, halihazırda da restore çalışmaları sürdürülüyor.
İlçede yer alan Julianus Kilisesi de bölgedeki en eski tarihi dini yapılardan. Kilise içinde İslam öncesi döneme ait iki Arapça yazıt bulunuyor.
BİZANS, ROMA VE NEBATİ DÖNEMLERİNE AİT YAPILAR MERAK UYANDIRIYOR
Ürdün Tarihi Eserler Dairesi yetkililerinden Necid Mezahira, yaptığı açıklamada, ilk Arapça yazıtın Süryanice dilinde yazıldığını; ikinci yazıtın ise Kufi hattında olduğunu belirtti.