GAZİANTEP (İHA) - Gaziantep Sanayi Odası (GSO) Başkanı Nejat Koçer, son 3 ayda yaşanan düşük kur, iç talep yetersizliği ve Çin faktörü nedeniyle bütün sektörlerin olumsuz etkilendiğini, üretimde ve istihdamda ciddi bir gerileme sürecinin başladığını söyledi.
Koçer, yaptığı açıklamada, hükümetin iktidara geldiğinde açıkladığı Acil Eylem Planı'nda yer alan üretimde girdi maliyetlerinin düşürülmesi ve yatırımların önünün açılması konularında ciddi bir netice alınamadığını belirterek, "Acil Eylem Planı'nda yer alan elektrik fiyatlarının ucuzlatılması ve elektrikteki TRT payı dahil, diğer yüklerin kaldırılacağı ile ilgili sözler daha çok temenni olarak kaldı. Ayrıca özel sektör ile işbirliği içerisinde yeni bir ihracat stratejisi planlamasına rağmen, döviz kurlarının rekabet ortamına imkan tanımaması nedeniyle ne yazık ki bunu da tam olarak gerçekleştiremedik. Son 3 aydan bu yana yaşanan düşük kur, iç talep yetersizliği ve Çin faktörü, bütün sektörleri olumsuz etkilerken, üretimde ve istihdamda ciddi bir gerileme süreci başlamıştır" dedi.
İhracatta önemli artış olmasına karşın ithalatta da önemli ölçüde bir artış yaşandığını kaydeden Koçer, "Son çıkarılan Teşvik Yasası da ülkede doğru bir teşvik sistemine olan ihtiyacı maalesef gideremedi. Doğuda gerçekten ihtiyacı olan illerin bu teşvik kapsamına alınmasını kabul edilebilir bulmakla birlikte, yöntemi ve kriterleri tartışılır bu yasanın kapsamına; batıdaki illerin de alınmasını doğru bulmuyoruz. Bizim gibi kendi imkanlarıyla üretmeye çalışan sanayi illerini sıkıntıya soktuğunun altını çizmek istiyorum. Reel faizler hala çok yüksek olmasına rağmen, faiz oranlarındaki pozitif gelişmeleri önemsiyoruz ama yeni bir faiz indiriminde de geç kalınmaması gerektiğini düşünüyoruz" diye konuştu.
Koçer, döviz kurlarındaki gerilemenin sadece ihracatı değil, iç satışlardaki fiyatları da geriye çektiğini vurgulayarak şunları söyledi:
"Kimse, üretimin temel sorunları nedir, fabrikalar nasıl çalışır, mevcut istihdam nasıl devam eder ve yeni istihdamın nasıl sağlanacağını konuşmuyor. Üretim hep öksüz kalıyor. Üretimin bu kadar geri plana atılmasını içimize sindiremiyoruz. Türkiye'de döviz kurlarının sadece dış satımlarda değil, iç piyasalarda da kullanıldığını hepimiz biliyoruz. Bu nedenle kurdaki gerileme sadece ihracatı değil, iç satışlardaki fiyatları da geriye götürüyor. Türk Lirası'na dönmek isteyenler, olmayan kar marjlarıyla satış yapmak zorunda kalıyor. Peki biz bu kurlarla, bu girdi maliyetleriyle, bu durgunluğu nasıl aşacak, nasıl üretecek, nasıl istihdam sağlayacak ve bütün bunları aşarsak, nasıl yatırım yapacağız?"