Urfa'nın adını batırdılar...

Şimdi Türkiye, Şanlıurfa’yı kontör dolandırıcısı olarak tanıyor!

Yaklaşık 5 yıldır Türkiye’deki GSM aboneleri arayarak kendilerini Savcı, Polis, Jandarma veya İstihbarat elemanı olarak tanıtıyorlar. Aradıkları şahsa telsiz sesi eşliğinde “Telefonun PKK tarafından kullanılmış” veya “Senin bu hattan Jandarma Alay Komutanının eşi aranarak rahatsız ediliyor.” gibi bahanelerle korku veriliyor. Telsiz sesini duyan saf vatandaşlar bundan kurtulmanın yolunu ararken, karşısındaki sesin dolandırıcı olduğunu düşünemiyor bile.

Kendisini Polis olarak tanıtan dolandırıcı “Ben seni kurtarabilirim. Bunun için bizim hatta biraz kontör yükle. Bu işleri telefonla takip edeceğiz.” diyerek binlerce kontörü kullandığı telefona yükletiyor. Bazen çaldırıp kapatıyor. Kurbanı taciz ederek kendisini aramasını sağlıyor. Bazen başka kişilerin hattından arayarak dakikalar sonra ağına düşürüyor. Aradıkları ve düşürdükleri kurbanlar arasında Hakim, Savcı, Polis Müdürü, Komutan, Profesör, Gazeteci gibi Türkiye’nin dört bir yanından yüzbinlerce kişi var.

Dolandırıcıların bir çoğu dolandırdıkları parayla ev, arsa, lüks araba alırken, bazıları ise tatil beldelerinde kızlarla gününü gün ediyor.

Şanlıurfa Polisi bu dolandırıcılara yönelik ciddi bir çalışma yürütüyor. Asayiş Müdürlüğü bu iş için 100’den fazla personelle mücadele ediyor.

Organize olmasına rağmen farklı şehirlerdeki kişilerle birlikte yapılan dolandırıcılık olayında 5-6 kişilik bir şebekeyle vatandaşlar tuzağa düşürülüyor.

Son zamanlarda dolandırıcılar farklı bir yöntem uygulamaya başladı. Kontör işinde az para olduğunu gören dolandırıcılar, bu kez vatandaşın hesabını boşaltıyor. Tuzağa düşen vatandaşları kendilerine inandırırken, Polisin engellemesine ise aldırış etmiyor. Yakınlarına ve Polise bilgi vermeden hesaptaki paraları dolandırıcıların hesabına aktaran saf vatandaşlar engel olmak isteyen Polise inanmıyor.

POLİS HERKESİ UYARIYOR AMA…

Şanlıurfa’da ve bir çok şehirde vatandaşları uyaran Polis, bu tuzağa düşmemesi için Banka ATM’lerine Cami ve Okullara uyarı afişi yapıştırdı. Buna rağmen dolandırıcılar tarafından ikna edilen kurbanlar Polisi ve yakınlarını bile atlatarak parayı hesabından havale yapabiliyor.

Bu nedenle Polis bir çok bankanın önünde tedbirlerini arttırdı. Şüpheli hareket eden şahısları takip eden Asayiş Şube ekipleri vatandaşları uyararak para göndermesini engelliyor.

Asayiş Şube Müdürlüğüne bağlı Dolandırıcılık Büro Amirliği ekipleri dolandırılan vatandaşları tek tek dinleyerek dolandırıcıları kısa sürede yakalıyor.

SİSTEM NASIL İŞLİYOR?

Dolandırıcıların bir baronu buluyor. İşi organize eden Baron önce telefon açacak birini buluyor. Ardından başka birinin telefon hattını buluyor. Aranacak telefon numaralarını verip kurbanları aratıyor. Baron bu arada başka şahısların banka hesap numarasına havale yaptırıyor. Banka hesap numarası sahiplerinden bazıları bilerek veya bilmeyerek dolandırıcılığa ortak oluyor. Baron banka hesap sahibine “Biri bana para gönderecek. Bankamatik kartını verirmisin?” diyerek ATM kartını alıyor. Bazı hesap sahipleri ise bu işi para karşılığında yapıyor. Parayı bankadan çeken ise farklı biri. Bazen 100 bin liraya varan havaleleri tespit eden Polis paranın tamamını çekmeden dolandırıcıları yakalıyor.

Dolandırıcılar birbirini tanımadığından Barona ulaşmak zor oluyor. Baron aracılarla bu düzene dahil olan şebeke üyelerini seçiyor.

12 BİN KİŞİ ADLİYE’DE…

Sadece Akçakale İlçesindeki Adliye’de 6 Cumhuriyet Savcısı 12 bin kişiye bu suçtan dolayı dava açtı. Son aylarda tutuklanmaya kadar giden davalarda zanlılar 1-2 ay yattıktan sonra çıkıyor. Çıktıktan sonra aynı işe devam eden şahısların dosyaları kabarıyor. Bir çok dosya ise Yargıtay’da bekliyor. Şahısların Yargıtay’dan dönen davalarla 1 ile 2 yıl arasında ceza alabilecekleri belirtiliyor.

ARAP-DER: SADECE AKÇAKALE’DE DEĞİL

Şanlıurfa’da faaliyet gösteren ARAP-DER Genel Başkan Yardımcısı Şükrü Kırboğa, “Bu iş sadece Şanlıurfa'nın değil Türkiye'nin her yerinde yapılıyor. Ancak hani derler ya adı çıkacağına canı çıksın. Şanlıurfa'da Akçakale İlçemizin ismi çıkmış. Aslında bir çok yerde yapılan birşey. Keşke güvenlik güçlerimiz bu konuyu tamamen çözebilse. Dini yönü de var bu işin. Allah(c.c) buyuruyor ki, 'Kul hakkı le karşıma gelmeyin. Gidin helalleşin öyle gelin' Bu olayları tasvip etmiyorum. Her toplumdan iyisi de kötüsü de çıkabilir. Bunu belli bir bölgeye ırka mal etmemek gerekir.” dedi.