Urla Res’e Rest Çekti

Urla’nın Ovacık Mahallesi’ne kurulması planlanan rüzgar enerji santrali (RES) projesi için ağaçlar yeniden kesilmeye başlandı. Urla Kent Konseyi çağrısı ile vatandaşlar ağaçların yeniden kesilmesi üzerine Ovacık Mahallesi RES alanındaki kesim bölgesinde toplandı.Mahkemenin yürütmeyi durdurma kararı verdiğine dikkat çeken sivil toplum kuruluşu üyeleri ve mahalle halkı ağaç kesim alanında toplanarak ağaç kesimini durdurdu.Urla Kent Konseyi, İzmir Kent Konseyleri Birliği Üyeleri, İzmir Çevre Gönüllüleri Platformu, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), Bademler Kooperatifi, Atatürkçü Düşünce Derneği ve mahalle halkının katılımıyla basın açıklaması yapıldı. "Bu daha başlangıç, mücadeleye devam”, “Havana, suyuna, toprağına sahip çık”, “Orman yoksa su yok” sloganlarının atıldığı basın açıklamasında grup adına konuşan Avukat Hande Atay, “2014 yılından itibaren hukuk mücadelesi veriyoruz. Yürütmeyi durdurma kararı veriliyor ancak ortalık sakinleştiği zaman esasa inmeden ’diğer işlemler hukuka uygundur’ gerekçesiyle, mevcut raporlar da görmezden gelinerek ret ediliyor. Oysa biz burada sadece kendi hakkımızı değil, karşı tarafın da geleceğini korumaya çalışıyoruz. 26 ağacın kesimi ile başlayan süreçte yürütmeyi durdurma kararı aldırmamıza rağmen bin 800 ağaç daha kesildi ve maalesef bu ağaçların hiç birini geri getiremiyoruz. Yargı kararı sonuçlanana kadar gerekli işlemlerin, gerekli makamlar tarafından yapılmasını bekliyoruz” dedi.Ovacık Mahalle halkı adına konuşan Ovacık Mahalle Muhtarı Veysel Erköse ise şunları söyledi: “Köyümüze bin 162 metre mesafede, komşu asırlık zeytin ağaçlarımız, mantarları, kızılçamlarıyla birlikte hem geçim kaynağımız hem de yöremizde nefes alabileceğimiz tek yer olan ormanımızda yapılması planlanan Urla RES Projesi’ne dair sürdürdüğümüz hukuk mücadelesi dur-kalk yöntemiyle yeniden sekteye uğramıştır. URLA RES Projesi, flora ve faunası ile birlikte bütün ormanımız üzerindeki tehdidini sürdürmektedir. Üçüncü kez tekrarlanan dur-kalk haline karşı, tüm yetkililerden talebimiz, ormanı daha geç olmadan anayasal yükümlülükleri doğrultusunda koruyacak bir tutum sergilemeleridir.”