İZMİR (İHA) - İzmir'in Urla İlçesi'nde yürütülen su altı kazılarında, Arkaik döneme ait liman düzenlemesinin insan yapımı bir dalgakıran veya mendireğe ait olduğu belirlendi.
Limantepe Kazı Başkanı Prof. Dr. Hayat Erkanal ve Urla Belediye Başkanı Selçuk Karaosmanoğlu, bugün düzenledikleri basın toplantısıyla Urla'da yürütülen su altı kazılarında elde edilen bulgular hakkında bilgi verdi. Urla'da tarih öncesi yerleşimin büyük kısmının şu an deniz altında bulunduğunu söyleyen Prof. Dr. Erkanal, "Gerek liman tesislerini, gerekse yerleşimin su altında kalan kısımlarını araştırmak için su altında başlatılan çalışmalar çok önemli bulgular ortaya koymuştur. Yerleşimin sur duvarının doğal bir uzantısı olarak inşa edilmiş ve güçlü kuzey rüzgarlarını kesmeye yönelik bir mendireğe sahip olan liman tesisi, tüm dünyada bugüne dek tespit edilmiş en eski örneği oluşturmaktadır" dedi.
Limantepe'de yapılan su altı çalışmalarının dünyada İsrail ve Mısır'dan sonra üçüncü olduğuna değinen Prof. Dr. Erkanal, "Bu yıl su altı çalışmalarında ilginç çalışmalar da gerçekleştirdik. Kanada Mcmaster Üniversitesi ile birlikte Ecosander dediğimiz sistemle deniz tabanının haritasını çıkartıyoruz ve bununla bazı kalıntıları saptayabiliyoruz. Burada deniz tabanında sismik kesitler alındı. Orijinal deniz tabanından sonra ne kadar toprak deniz tabanına dolmuş ve bu dolgular arasında ne tür malzemeler var, bunlar araştırılmaya başlandı. Su altında kalan mimari özelliklerin daha iyi belgelenebilmesi ve prehistorik kıyı çizgisinin tespitine yönelik detaylı çalışmalar 4 kilometrekareden geniş bir alanda gerçekleştirilerek, Karantina Adası ve modern Urla Limanı'nı da içine alacak şekilde yürütüldü. Araştırma sonuçları, su altı kazılarından elde edilen sonuçları destekleyen bir şekilde, su altında kalan Arkaik döneme ait liman düzenlemesinin insan yapımı bir dalgakıran veya mendireğe ait olduğunu açık bir şekilde ortaya koymuştur" diye konuştu.
Erkanal, deniz altında ecosanderla yapılan çalışmanın daha sonraki yıllarda karada da yapılacağını, böylece arkeolojik buluntuların olduğu bölgelerin sınırlarının kesin çizgilerle çizilmiş olacağını söyledi.
Ankara Üniversitesi Sualtı Arkeoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi'nin bu yıl resmi olarak göreve başladığını da belirten Prof. Dr. Hayat Erkanal, "Urla merkezli olarak faaliyete geçen Ankara Üniversitesi Sualtı Arkeolojik Araştırma ve Uygulama Merkezi gerek ekip, gerekse teknik donanım olarak tüm ihtiyaçlarını tamamlayarak çalışmaları bağımsız olarak yürütecek bir konuma gelmiştir. Bu çalışmalar doğrultusunda öncelikle bölgenin su altı envanterinin çıkarılması da amaçlanmaktadır. Böylelikle Türkiye'de büyük eksikliği duyulan ve arkeolojik açıdan çok önemli bulgular sunan bir alanda, Araştırma Merkezi ve Sualtı Arkeoloji Müzesi sayesinde Urla merkezli büyük bir adım atılmış olmaktadır" şeklinde konuştu.
Müze yapımına da değinen Erkanal, "Geçen yıl Urla Belediyesi ile Ankara Üniversitesi arasında yapılan protokolle müze yapılacak binalar üniversiteye tahsis edildi. 2 yıl gibi kısa bir zamanda müzenin tamamlanacağını sanıyoruz" dedi.
Urla Belediye Başkanı Selçuk Karaosmanoğlu ise, Erkanal'a verdiği bilgilerden dolayı teşekkür ederek, arkeolojik kazılara büyük önem verdiklerini ve bu konuda her türlü desteği sağladıklarını, bundan sonra da sağlayacaklarını söyledi. Karaosmanoğlu, basın toplantısının ardından belediye çalışmaları ve projeleri hakkında bilgiler verdi.