Medicana Konya Hastanesi Radyasyon Onkolojisi Uzmanı Dr. Ayşen Aydın, kanserin çağın hastalığı olduğunu, kontrolsüz ve çok fazla miktarda çoğalan hücrelerin vücudumuzda yaptığı bir hastalık olduğunu kaydetti. Uzman Dr. Aydın, kanser tedavisinde; kemoterapi, radyoterapi, hedefe yönelik tedavi, hormoniterapi gibi yöntemler kullanıldığını belirterek, "Radyoterapi de, kanser tedavisinde çok eskiden beri yerini alan bir tedavi yöntemi. Radyoterapi; ameliyat öncesinde kanseri küçültme amaçlı, ameliyat sonrasın kalan rezidüyü yok etme ve nüksleri önleme amaçlı, ileri kanser vak’alarında ise palyasyon dediğimiz ağrıyı giderme, kanamayı durdurma amaçlı uygulanabiliyor” dedi.
Kanser hastalığının isminin duyulmasının bile insanları korkuttuğunu belirten Uzman Dr. Aydın, erken teşhis konulursa tedavi edilebilen bir hastalık olduğunu ifade etti. Aydın, “Özellikle ilk ve ikinci evrede bize gelen hastalarımız tedavilerini düzgün bir şekilde alıp normal hayatlarına devam edebiliyorlar. Bu hastalıktan tamamen kurtulabiliyorlar. Genelde tanı süreci, bazı kanserlerde cerrahi, cerrahi sonrasında kemoterapi, radyoterapi ya da kemoradyoterapi dediğimiz ortak rejimlerle hastalarımız tedavi oluyorlar. Tabii tedavi süreci uzun, tabii meşakkatli, yan etkileri çok olan bir tedavi ama iyi sonuca ulaşmak için bazı zorluklara da katlanmak gerekiyor” şeklinde konuştu.
Alternatif tedaviye inanan bir hekim olduğunu söyleyen Uzman Dr. Ayşen Aydın, “Alternatif tedaviyi gerektiği zaman gerektiği yerde kullanan bir hekimim. Tüm kanser hastalarına şunu söylemek istiyorum: Lütfen klasik tıp yani medikal tıp dışında kullanacağınız alternatif yöntemleri doktorlarınıza danışıp kullanın. Hastalığından değil de bu kullandığı alternatif tedavilerden dolayı kaybettiğimiz hastalarımız var ve bu bizi çok üzüyor” ifadelerini kullandı.
Kanser tedavisinin zorluklarının yan etkiler olduğunu vurgulayan Aydın, “Özellikle kemoterapi ve radyoterapinin yan etkileri var. Benim branşım olan radyoterapi için konuşmam gerekirse; özellikle dil, ağız, yutak, yemek borusu, mide, ince bağırsak, kalın bağırsak tümörlerinde bir de baş, boyun kanserlerinde dediğimiz geniz, tükürük bezleri, diş etleri gibi bölgelerin kanserlerinde, radyoterapi alan hastalarımızın radyoterapi sırasında özellikle sonlarına doğru ve bittikten sonra 3 hafta devam eden sıkıntılı bir süreçleri oluyor. Hastalar bu süreçte; ciddi mukozitler, ağız içi yaraları, yutamıyorlar, yemek yiyemiyorlar, ağrıları oluyor. Ama biz her zaman hastalarımızın yanındayız. Destek tedavilerini, ağrı kesicilerini, beslenmelerini bu dönemde sağlayarak iyileşme sürecine katkıda bulunup, hastalarımızın bu süreci rahat geçirmelerini sağlıyoruz” diye konuştu.
