Uzmanlardan çocuklara önemli uyarı

Çocukların dirençlerinin yetişkinlere oranla daha düşük oldukları için bu tür enfeksiyonlara yatkınlıklarının da yetişkin bireye oranla daha fazla olduğunu anlatan Memorial Diyarbakır Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Ayhan Çeri, içinde bulunduğumuz mevsim itibariyle genel olarak insanların metabolizmalarında bir yavaşlama gözlendiğini, bunun da vücut direncinin düşmesine neden olduğunu dile getirdi. Bundan dolayı özellikle enfeksiyonlara bağlı üst veya alt solunum enfeksiyonlarının kış aylarında daha çok görüldüğünü anlatan Dr. Çeri, "Mevsim itibariyle insanların daha çok toplu ortamlarda bulunmaları, okulların, kreşlerin açık olmasıyla çocukların birleriyle yakın temasta bulunmaları enfeksiyon bulaşma riski artıyor. Kış aylarında en sık gördüğümüz enfeksiyonlar nezle, gribin yanı sıra sinüzit, kulak iltihabı, nefes yollarının üst kısmını tutan iltihaplar, bronşit, zatürre gibi enfeksiyonlardır. Çocukların dirençleri yetişkinlere oranla daha düşük olduğu için bu tür enfeksiyonlara yatkınlıkları yetişkin bireyle oranla daha fazladır. Bu mevsimlerde çocuklar daha çok toplu ortamlarda bulundukları için bu tür enfeksiyonlara daha sık yakalanırlar. Bu enfeksiyonlar genel olarak ilk etapta nezle ve grip şeklindedir. Bunlar da genel olarak burun akıntı, gözlerde yaşarma ve ateş şeklinde seyreder. Nezle ile grip halk arasında aynı hastalıklar olarak algılansa da temelde ikisi birbirinden farklı hastalıklardır. Nezle, genel anlamda daha hafif seyreden bir virüs enfeksiyonudur. Gribe göre daha abartılı seyretmesine ve gözlerde yaşarma, kırgınlık, burun akmasına rağmen grip kadar tehlikeli olmayabilir. Gripte ise sistemik bulgular daha belirgindir. Örneğin eklemlerde ağrı, kırgınlık, halsizlik gibi durumlardan dolayı grip daha uzun süreli hastalıktır. Bu her iki hastalıkta virüs enfeksiyonlarına bağlı olduğu için bu tür hastalıklarda antibiyotik kullanımının herhangi bir yararı yoktur. Bilakis süreç içerisinde antibiyotikler direnç riskini artıracağı için uzun vadede bir takım yan etkiler olabilir. Fakat küçük çocukların dirençleri yetişkinlere oranla düşük olduğu için, bu tür gelişen gribal enfeksiyonu grip ve nezle şeklinde gelişen enfeksiyonlar üzerine çok kolaylıkla bizim bakteriyel dediğimiz mikro enfeksiyonlar eklenebilinir. Örneğin 1 yaşında bir çocukta nezle tablosu başlayıp, bir iki gün içerisinde kulak enfeksiyonu eklenebilir. Bu tür durulmanda antibiyotik vermekte yarar vardır ama özellikle çocuklarda antibiyotik kullanımında dikkat etmemiz gereken ise, mutlaka bir hekim kontrolünde olmasıdır. Bu tür virüs enfeksiyonların vücut direncinin düşürmesiyle yine bu tablonun üzerine bronşit, zatürree hastalıkları eklenebilinir. Bunlara zamanında müdahale edilmezse, özellikle küçük çocuklarda ölüme kadar giden ağır tablolara yol açabilir” dedi.

"HER YIL DÜZENLİ AŞI YAPILMALI”

Gribal enfeksiyondan korunmak için her yıl düzenli aşı yapılması gerektiğini öneren Dr. Ayhan Çeri, "Enfeksiyonlardan korunmak için yapılması gerekenler içerisinde en önemlisi yıllık grip aşısı yaptırmaktır. Her ne kadar şuan içinde bulunduğumuz zaman dilimi nedeniyle mevsim biraz gecikmiş de olsa, son öneriler doğrultusunda 6 ay üzerindeki her sağlıklı birey yıllık grip aşısı yaptırmalıdır. Özelikle eylül ve ekim aylarında 6 ay üzerindeki her bireyin grip aşısı olmasında yarar vardır. Grip aşısını ilk yıl iki doz, daha sonra ki yıllarda da bir doz olarak kullanılmasını öneriyoruz. Enfeksiyonların yayılmasını önlemek amacıyla özellikle aktif üst yolu solunum enfeksiyonun olduğu dönemde diğer sağlıklı bireylerle yakın temas kurulmamalı. Çocuklar gribal enfeksiyon oldukları dönemde kreşe ya da okula gidiyorsa birkaç gün uzak tutmaktan fayda vardır. Bu durum özellikle enfeksiyonların diğer bireylere yayılmamasını önlemekte büyük ölçüde yararlı olacaktır” şeklinde konuştu.,

(İHA)