Medical Park Ordu Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Opr. Dr. Nihat Polat, tıp dilinde ‘pilonidal sinus' olarak adlandırılan kıl dönmesi hastalığının, genellikle kuyruk sokumunda görülen bir veya birkaç adet deriye açılmış delik, enflamasyon, şişlik veya apse şeklinde kendini gösterdiğini belirterek, vatandaşların bu konuda hassas olması gerektiğini söyledi.
Kıl dönmesinin kuyruk sokumu bölgesi dışında kasık bölgesinde, koltuk altlarında ve göbekte de görülebilen bir hastalık olduğunu belirten Genel Cerrahi Uzmanı Opr. Dr. Nihat Polat, kıl dönmesinden korunma yolları ve tedavisi hakkında bilgiler verdi. Kil dönmesinin erkeklerde görülme sıklığının belirgin olarak daha fazla olduğunu belirten Polat, doğuştan gelen bir rahatsızlık olmamasına rağmen bazı kişilerin cilt ve kıl tipi nedeniyle kıl dönmesi oluşumuna genetik olarak daha yatkın olabildiğini vurguladı.
"KIL DÖNMESİ SESSİZ İLERLEYEN BİR HASTALIKTIR”
Kıl dönmesinin belirtilerinin küçük bir çukurdan büyük ağrılı bir kitleye kadar değişebileceğini dile getiren Opr. Dr. Nihat Polat, "Kıl dönmesi olan bölgede koyu renkli ya da kanlı akıntı olabilir. İltihaplanma ile beraber bölgesi kırmızı, hassas hale gelebilir ve akıntı olabilir. Enfeksiyon şiddetli olursa ateş, halsizlik ve bulantıya da yol açabilir. Hastalık, birçok değişik tablo ile karşımıza çıkabilir. Kuyruk sokumundaki kıl dönmesi genellikle enfeksiyon oluncaya kadar kendisini pek belli etmez. Bu hastalarda tipik öykü özellikle kuyruk sokumunda ağrılı şişlik, oturamama, yürüyememe gibi yakınmalardır. Bu şikayetlerle doktora giden bir genç erişkinde, tedavi şikayetlerin olduğu bölgedeapse saptanması ve bu apsenin açılarak drene edilmesi ile başlar. Apsenin drene edilmesi acil durumun tedavisidir. Eğer hasta ameliyat olmaz ise bu bölgede zaman zaman akıntı olması dışında yakınması olmadan bir süre yaşantısını sürdürebilir. Ancak bir kaç hafta veya ay sonra yine aynı tablo tekrarlar. Her apse tekrarında ise ağaç kökü şeklindeki sinüsler daha ileriye gider ve çıkarılacak olan enfekte doku miktarı daha da büyümüş olur” dedi.
"KİŞİSEL TEMİZLİĞE ÖZEN GÖSTERİN”
Genel Cerrahi Uzmanı Opr. Dr. Nihat Polat, "Sessiz ilerleyen bir hastalık olduğu için korunmak akla gelmez ve genellikle hastalık ortaya çıktıktan sonra fark edilir. Kıl dönmesinden korunmak istiyorsanız dikkat etmeniz gereken bir takım hijyen kuralları bulunmaktadır. Tabii bu hijyen kurallarını uyguluyor olmak kişinin kıl dönmesi rahatsızlığını hiçbir zaman yaşamayacağı anlamına gelmez. Ancak en azından bir şekilde korunuyor olmak ve hijyen kurallarına kişinin kendi sağlığı için dikkat ediyor olması kıl dönmesi riskini oldukça azaltacaktır” şeklinde konuştu.
Kıl dönmesinin en iyi yapılmış bir operasyondan sonra bile tekrarlama ihtimali olan bir hastalık olduğunun altını çizen Opr. Dr. Nihat Polat, şu bilgileri verdi: "Bu nedenle hastaların ameliyat öncesi iyi değerlendirilmesi, uygun ameliyatın seçilerek, titizlikle yapılması kadar ameliyat sonrası hastanın doktorunun önerilerine uyması da önemlidir. Ameliyat sonrası erken devrede yaranın iyi korunup bakılması, uzun dönemde ise o bölgenin hijyenine dikkat edilmesi gereklidir. Ameliyat sonrası dönemde doktorun uygun gördüğü andan itibaren vebelirttiği süre ile o bölgedeki kıllar traş edilmeli veya tüy dökücü ilaçlarla temizlenmelidir. Ayrıca bu bölge mutlaka temiz tutulmalı, temiz iç çamaşırı giyilmeli, düzenli olarak duş alınmalı, bu bölgenin terli ve nemli kalması engellenmelidir. Kıl dönmesi ameliyatından sonra, rahatsızlığın tekrarlamayacağını düşünerek hareket etmemeli dolayısıyla uzun saatler boyu oturmamaya dikkat etmelisiniz.”