İZMİR (İHA) - Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Ornitolog (Kuş Bilimci) Prof. Dr. Mehmet Sıkı, kuş gribi virüsünün yabanıl su kuşlarından insanlara geçmesinin kolay olmadığını, insandan insana geçmesinin ise çok zor olduğunu belirterek, "Güneydoğu Asya'da görülen kuş gribi virüsünün buradaki göçmen kuşlarla Türkiye'ye taşındığı fikrini kabul etmek mümkün değildir. Çünkü bu bölgedeki kuşların hiçbirinin göç yolu Türkiye'den geçmez ve virüsü taşıyan hiçbir kuşu da Türkiye'de görmek mümkün değildir" dedi.
Güneydoğu Asya'da görülen H5N1 kuş gribi virüsünün yaban kazı, ördeği ve balıkçıl gibi su kuşlarının bağırsaklarında taşındıklarının ileri sürüldüğünü açıklayan Prof. Dr. Sıkı, "Türkiye'de kuş gribi virüsünün görüldüğü Kızıksa Beldesi, Manyas Kuş Cenneti yakınında olup aynı zamanda Türkiye üzerinden Afrika'ya göç eden kuşların ana göç yolu üzerindedir. İzmir Kuş Cenneti ise bu ana göç yolu üzerinde olmadığı için Manyas Kuş Cenneti'ne göre kuş gribi hastalığının yayılmasında risk derecesi en düşük yerlerden biridir. Yapılan araştırmalarda kuş gribi virüsünün yaban kazı, yaban ördeği ve balıkçıl gibi kuşların bağırsaklarında taşındığı ve diğer kuş ve insanlara dışkısıyla bulaştığı bilinmektedir. Batı Çin'deki bir koruma sahasında binlerce yaban kazı ve martıyı öldürdüğü bilindiği halde, flamingoların bu virüsü taşıdığından şüphelenilmesinin hiçbir bilimsel dayanağı yoktur. Çünkü kuş gribi virüsünün görüldüğü Güneydoğu Asya ülkelerinde ve Rusya'da flamingo yaşamamaktadır. İzmir Kuş Cenneti'ndeki flamingolar ise Akdeniz civarındaki İtalya, Tunus, Yunanistan, İsrail, Fransa ve İspanya gibi ülkelerin sulak alanlarına göç etmektedir. Bu nedenle flamingoların kuş gribinin yayılmasında herhangi bir etkisi söz konusu değildir" dedi.
Kuş gribinin görüldüğü Sibirya'da ve grip salgınının görüldüğü hakkında çelişkili bilgilerin geldiği Balkanlar'da kuluçkaya yatan yaban ördeği ve kazların Türkiye'ye göçlerinin Kasım, Aralık ve Ocak ayında olduğunu belirten Prof. Dr. Sıkı, "Esas kuş gribi salgınının kış mevsiminde ortaya çıkabileceğini tahmin ediyorum. Avrupa Birliği'nin kanatlı hayvan ithalatını 30 Nisan 2006'ya kadar uzatması kararında, kış mevsiminde bu salgının olabileceği endişesi yer almaktadır" diye konuştu.
Kuş gribinin insanlara bulaşmasına engel olmak için birtakım önlemlerin alınması gerektiğini belirten Prof. Dr. Sıkı, bu önlemleri şöyle sıraladı:
"Sulak alanlar devamlı gözetim altında tutulmalı, hasta, uçamayan ve ölü su kuşları korunma tedbirleri alınmadan toplanılmamalı, tedbirler alındıktan sonra ilgili mercilere
haber verilmelidir.
2005-2006 av sezonunda her türlü ördek ve kaz avı yasaklanmalıdır.
Sulak alan yakınındaki yerleşim yerlerinde ekili ve açık alanda yapılan kümes hayvanı yetiştiriciliği yasaklanmalıdır. Çünkü bu kümes hayvanları buradan aldıkları virüsü geniş alanlara yaymaktadır.
En az 6 ay pazarlarda canlı kümes hayvanı satışı yasaklanmalıdır.
Kırsal kesimdeki toplu kümes hayvanı ölümleri mutlaka izlenmelidir.
En az 6 ay canlı kümes hayvanı nakli yasaklanmalıdır. Çünkü bu virüs canlı kümes hayvanı taşımacılığıyla bir ülkeden diğerine geçerek Asya'yı etkilemiştir."