Vali Bilmez’in Eşi Meral Bilmez, İzmir’de Gönül Elçileri Buluşmasına Katıldı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın başlatmış olduğu ‘Gönül Elçileri Projesi’ kapsamında Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya ve Vali eşleri ile İzmir’de bir araya geldi. Programa Ardahan Valisi Mehmet Emin Bilmez’in eşi Meral Bilmez de katılarak Emine Erdoğan’a Damal Bebeği hediye etti.Gönül Elçileri Projesi kapsamında Kaya İzmir Termal Otel’de düzenlenen "Vali Eşleri Buluşması"na katılan Emine Erdoğan, bunun bir gönül buluşması olduğunu belirtti. Emine Erdoğan, 2012’de başlattıkları Gönül Elçileri projesinin güzel meyvelerini topladıklarını söyleyerek, bundan sonra şehirlerin tatlı bir rekabet içinde proje kapsamında yaptığı çalışmaları yerinde göreceklerini vurguladı.Sivil toplum duyarlılığıTürkiye’nin çok güzel bir ülke olduğunu ifade eden Emine Erdoğan, sorunların bu işin resmi sorumlularını değil eşlerini de harekete geçirdiğinin altını çizdi. Erdoğan, bu duyarlılığı güçlü sivil toplum geleneğine bağladığına dikkati çekerek, "Kendisini komşusundan mesul hisseden bu toplumda gönüllük kök salmıştır. Modern çağ insanları birbirine yabancılaştırsa da hücrelerimize kadar işleyen bu hasletler milletimizin mizacı haline gelmiştir. Yer kürede nerede insanlık sorunu varsa devletiyle, milletiyle Türkiye oraya uzanmaktadır. Gönül Elçileri projesi gücünün buradan alır. Bu proje, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımızın titiz takibinde güçlenmektedir. Attığımız küçük adımın binlerce çocuğun hayatında hangi umudu yeşerttiğini tahmin edemeyiz. Yüzlerce aile, bir çocuğa yuva olma hazzını yaşamaktadır. Ne mutlu bu insanlık görevini layıkıyla yerine getiren, dayanışmaya omuz verene." diye konuştu.Erdoğan, gençliğin en büyük sermayeleri olduğunu belirterek, geçen hafta "Biz Anadoluyuz" projesi kapsamında Hakkari’den İstanbul’a gelen çocukları kabul ettiğini hatırlattı. İzmir’deki çocukların da Mezopotamya’yı görmeleri gerektiğini, gençlerin ülkelerinin gücünü ancak bu sayede kavrayabileceğini, karşılıklı bu yolculukların kardeşlik köprülerini daha da çoğaltacağını, terör başta almak üzere sorunların böyle çözülebileceğini anlattı.Erdoğan, Gönül Elçileri projesinde koruyucu aile başta olmak üzere bir çok projenin yeşerdiğini belirterek, bunlardan birinin Mart 2015’te başlattıkları Bereket Ormanları olduğunu, yurdun dört bir yanında 500 bine yakın fidan dikildiğini söyledi. Klasik orman ağacı türlerinin yanı sıra ekonomik getirileri olan türlerin de yetiştiğini anlatan Emine Erdoğan, 21 Mart Ormancılık Günü dolayısıyla bu sayıyı ikiye katlayacaklarını dile getirdi.Sıfır Atık ProjesiDikilecek fidanların gelecek nesillere armağanları olacağına dikkati çeken Emine Erdoğan, şunları kaydetti:"Öğleden sonra Şehit Ömer Halisdemir Kız Anadolu İmam Hatip Lisemize giderek önemli bir kampanyayı İzmir’de başlatmış olacağız. Geçen ay Çevre ve Şehircilik Bakanlığı öncülüğünde ’Sıfır Atık Projesini başlattık. Sıfır Atık Projemizi gençlerimize tanıtacağız. Geri dönüşüm kutularını okullarımıza yerleştirerek 50 bin öğrencimize atıkların yerinde ayrıştırılması bilincini kazandıracağız. Vali eşlerimizi de bu projeye davet etmek istiyorum. Sizler de şehirlerinizde bu projeye destek olun. Atıklar toprağı, suyu, havayı ve tüm canlıları zehirliyor. Bu bağlamda atıkların yerinde ayrıştırılması hayati önem taşımaktadır. Eskiden hemen hemen çöp üretmeyen bir düzende yaşıyorduk. Organik atıklar bir şekilde yaşama dönüyordu. Bugün ’kullan at kültürü’ dünyayı ciddi bir atık sorunuyla karşı kaşıya getirdi. İsraf her yeri kuşattı. Tüm dünyada çevre dostu modeller kurgulanıyor. Sıfır atık kültürünü önce okullar, kurumlarda, kamu binalarında yerleştirmek istiyoruz. Belediyelerimiz, kamu kurumlarımız, şirketlerimiz, fabrikalarımız, restoranlar Çevre ve Şehircilik Bakanlığımıza başvurarak proje hakkında bilgi alabilirler. Bu bilinci evlerimize de taşımalıyız. Evlerimizde kağıt, plastik, cam, pil, organik atık ayrımı yaparak hem çevreyi korumuş oluruz, hem de ekonomiye artı değer olur. Evsel atıkların yüzde 52’si organiktir yani değerlendirebilir. Kullandığımız ürünleri doğaya yeniden bir kaynak olarak sunmalıyız. yaşadığımız dünyaya ve gelecek nesillere sorumluluğumuzdur."