YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Vali Coş: "adana’ya, Adanalılar Daha İyi Hizmet Eder Görüşüne Katılmıyorum"

Adana Valisi Hüseyin Avni Coş, kamu kaynaklarının verimli kullanılmasına önem verdiklerini belirterek, "Bu konuda arzu...

Vali Coş: "adana’ya, Adanalılar Daha İyi Hizmet Eder Görüşüne Katılmıyorum"

Adana Valisi Hüseyin Avni Coş, kamu kaynaklarının verimli kullanılmasına önem verdiklerini belirterek, "Bu konuda arzu ettiğimiz noktaya ulaşamadık. Çeşitli sıkıntılarla karşı karşıya kaldığımızı disiplin ve düzen açısından beklediğimizin altında bir manzarayla, standartla karşılaştığımızı söylersem, kimse darılmasın. Bu bir tespittir. O konuda misyoner ruhu ile çalışan, serdengeçti anlayışıyla çalışan, işine aşık insanların artması en büyük dileğimiz" dedi.

Vali Coş, Koza TV'de Zeki Kızılkaya'nın hazırlayıp sunduğu "bire bir" programında, “Adana’ya, Adanalılar daha iyi hizmet eder” olduğunu ancak bu görüşe katılmadığını söyledi. Metropol kentlerde sadece Adana’da doğanların o kentte ayrıcalıklı yaşaması ve yönetimde ayrıcalıklı bir hale gelmesinin metropol kent olgusuyla bağdaşmayacağını ifade eden Coş, "Çünkü Metropol kentlerde hemşericilik duyguları ön plana çıkmaz, çıkmaması gerekir. Bu, gelişmekte olan küçük kentlerde ortada görülebilen bir hissiyattır, tavırdır. Bu tür tavır içerisinde olan arkadaşlarımıza Adana’nın bir metropol kent olduğunu hatırlatmak istiyorum" dedi.

Adana'nın Türkiye’nin değil, dünyanın önemli şehirlerinden birisi olduğunu söyleyen Coş, "Bunu da özellikle söylemek istiyorum. Yurt dışına gidildiğinde Türkiye de tanınan bilinen İstanbul, Ankara gibi bir kaç şehirden birisidir Adana. Bu önemli şehrin muhakkak ki çeşitli sorunları vardır. Bir yerin ne kadar büyüklüğü artarsa tabi ki karşı karşıya kaldığı sorunları da karmaşık, çeşitli ve büyük olacak. hani derler ya; ‘Büyükdağın büyük kışı olur. Dağ alçak olursa kış da yavaş geçer, kış da fazla olmaz.’ O yüzden Adanamızın çeşitli sorun ve ihtiyaçları vardır. Ama bu sorun ve ihtiyaçlar dünyanın her tarafında var. Bugün ABD ve Avrupa ülkelerine de baktığımızda ihtiyaçları tümüyle karşılanmış değil. Aslında, baktığımızda hayat devam ettiği sürece ihtiyaçlarda devam eder. Bir ihtiyacımızı karşılarız daha sonra farklı ihtiyaçlar ortaya çıkar. Bu nedenle ihtiyaçları ve sorunları önemsiyoruz. Bunların çözümlenmesi gerektiğine inanıyoruz. Bunun için zaten devletimiz iş başında kurumlarımız çalışıyor" diye konuştu.

HER ALANDA VERİMLİLİK VE KALİTE ARTMALI

Vali Coş, sözlerine şöyle devam etti:

"Bizim isteğimiz en başta daha fazla hizmet vermek yani devlet teşkilatının verimliğini artırmak, her alanda verimlilik artışı sağlayabilirsek vatandaşa verdiğimiz hizmetleri daha nitelikli hale getirebilirsek, vatandaşımız bu çalışmalardan daha fazla memnun kalabilirse görevimizi daha iyi yapmış oluruz. Hani meşhur bir söz var. Bunun inancımızda da yeri var, dini bir temeli var. 'İki günü eşit olan ziyandadır' anlayışıyla bugün dünden daha fazla iş yapmak, daha yeni şeyler söylemek yaklaşımı içerisinde görev yapmaya, görevimizi aşkla, şevkle, çalışmaya sarılmaya gayret edersek, ben inanıyorum ki personel sayısını artırmadan, yeni birimler oluşturmadan mevcut teşkilat ve personel yapısıyla Adana’daki hizmetlerin standardı, nitelik ve niceliği çok fazla artacaktır. Bunu sağlamaya odaklandık, bunun için tabi ki yanlış uygulamaları ve yanlış yönetim modellerini ortadan kaldırmamız gerekiyor. Bunun için disiplin ve düzenin, hukukun üstünlüğünün egemen olduğu bir yönetim yapısını ortaya koymaya gayret ettik. Ve bir yıl içerisinde bütün kurumlarımızdaki her türlü olumsuzluk her türlü iddia ve ihbarın üzerine gittik. Olumsuz uygulamaları soruşturduk, araştırdık, yasal gereklerini yerine getirdik. İşlerini iyi yapanları taltif ettik, işlerini yanlış yapanları, şartları oluşanları tevzi ettik ki; testiyi doldurup getirenle, kırıp getirini aynı muameleye tabi tutmanın ne kadar yanlış olduğunu bütün vatandaşlarımız da bilir. Testiyi kırana ceza, testiyi doldurup getirene de teşekkür ettik, etmeye de devam edeceğiz. Bu vesileyle sizin aracılığınızla kamu kuruluşlarımızda çalışan bütün mesai arkadaşlarımıza da seslenmek istiyorum. Kendilerine yaptıkları güzel şeylerden dolayı teşekkür ediyoruz. Yanlış yapan arkadaşlarımız da olursa onları takip etmeye cezalandırmaya devam edeceğiz. Ama biz istiyoruz ki bütün arkadaşlarımız doğru yapsın ve üstelik şuna dikkat edelim, odaklanalım o da şu; kendi kendimizi zaman zaman sorgulayalım. Ben bugün daha fazla çalışamaz mıydım? Ben daha fazla hizmet üretemez miydim? Daha fazla vatandaşlarımızı memnun edemez miydim? Eğer, bu soruları soralım, ‘Ben daha fazlasını yapabilirdim’ diye bir cevap zihnimizde, hafızamızda, vicdanımızda beliriyorsa demek ki kapasitemizi tam kullanmamışız demektir. Böyle bir nefis muhasebesi, kültürünü yaygınlaştırabilirsek biz o zaman yönetimde vatandaşımızın beklediklerinin daha çok karşılayabilen bir uygulamayı, icraatı ortaya koyabiliriz. Tabi ki on binlerce personelimiz var. Sadece sağlık teşkilatında 15 binden fazla çalışanı var. Vatandaşlarımıza sağlık hizmeti veriyor. Bunun içinde çok çalışanı var, çalışanı var, orta çalışanı, az çalışanı var. Çalışana engel olanda olabilir. İşte bizim görevimiz bu çalışana engel olan yanlış ve kötü örnek olanları ayıklamak gerekiyor."

Kamu kaynaklarının verimli kullanılmasına önem verdiklerini belirten Coş, şunları kaydetti:

"Bu konuda arzu ettiğimiz noktaya ulaşamadık. Çeşitli sıkıntılarla karşı karşıya kaldığımızı disiplin ve düzen açısından beklediğimizin altında bir manzarayla, standartla karşılaştığımızı söylersem, kimse darılmasın. Bu bir tespittir. O konuda misyoner ruhu ile çalışan, serdengeçti anlayışıyla çalışan, işine aşık insanların artması en büyük dileğimiz. Bu konuda sıkıntılarımız var. Yani ‘Gözlerimi kaparım vazifemi yaparım’ diye robotik davranışlar içerisinde olan kişilerle büyük hizmetler yapılamaz. Tabi kötü malzemeyle de. Hani bir söz var ya ‘Kem aletle kemalet olmaz.’ Dolayısıyla ‘Kemalete yani olgunluğa erişebilmek için bütün yönetim mekanizmasında görev alanlarında kendilerini yenilemeleri, güncellemeleri lazım. Bu manada yapılması gereken çeşitli çalışmalara var, bu çalışmaları yürütmeye çalışıyoruz .Arkadaşlarımızı motive etmeye çalışıyoruz. Bunun için de taltif ve tevzi müesseselerini önemsiyoruz."

SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİNİN VE BASININ ÖNEMİ

Sivil toplum kuruluşlarını ve basını gözleri ve kulakları gibi hissettiklerini ifade eden Coş, "Onlardan gelen, art niyetsiz olarak yazılan bütün yazıları ve haberleri titizlikle ele alıyoruz. Bu suretle de kuruluşlarımızın, çalışanlarımızın hizmet performanslarını değerlendirme imkanımız oluyor. Çünkü biliyorsunuz alt kademelerden üst kademelere verilen raporlar genellikle olumlu şeyler yazılarak veriliyor olumsuz şeyler pek gündeme getirilmez. Biz olumsuz örneklerde varsa, yanlış ve eksik uygulamalarda varsa onlarla da ilgilenmek o eksiklikleri gidermek arzusundayız. Devletimizin sadece sesi çok çıkanların değil. Sesi çıkmayanlara da sessiz çoğunluğa da hizmet edebilecek bir teşkilat olmasına özen gösteriyoruz. Bunu ben fevkalade önemsiyorum. Fazla reklam yapmadan. Sesi hiç çıkmayan, belki sıkıntısı olduğunda nereye gideceğini dahi bilmeyen pek çok insanımız var. Bu insanlara ulaşmak, bu insanların sorunlarını çözmek çözülmesi için arkadaşlarımızı seferber etmek bizim için önemli. Bu nedenle bütün yöneticilerimiz, yerel yöneticilerimiz de dahil olmak üzere bütün arkadaşlarımızın katkısıyla hizmet çıtasını, hizmet bayrağını daha yukarılara çıkarmaya çalışıyoruz" dedi.

Bu maksatla eğitimden-güvenliğe, sağlıktan, tarıma kadar bütün hizmetlerin daha iyi olması için gayret sarf ettiklerini vurgulayan Vali Coş sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bir bürokrat olmamıza rağmen bürokrasiyle de mücadele ediyoruz. Çünkü bürokrasinin vatandaşların işlerini güçleştirmek için değil tüm vatandaşlara eşit muamele yapmak için ve işlerin kurallı bir şekilde yürütülebilmesi için gerekli kurallar olduğuna ama bu kuralların vatandaşa hizmeti engellememesi gerektiğine inanıyoruz. Bunun için çalışıyoruz, intikal eden her türlü olumlu ve olumsuz bilgiyi de değerlendiriyoruz. İşimizi daha iyi nasıl yapabiliriz arayışı içerisindeyiz. Hep beraber bu konuda tabi ki on binlerce kamu çalışanın yanında sivil toplum kuruluşlarımızın, yerel yönetimlerimizin ve tüm seçilmiş demokratik mekanizmalarda görev alan temsilcilerinin de, basınımızın da katkısıyla mesafe almamız lazım. Çalışmamız, çabalamamız lazım. Buna inanıyoruz bunun içinde bütün arkadaşlarımızı daha çok çalışmaya daha büyük işler başarmaya yönlendiriyoruz. Bu anlamda elde ettiğimiz rakamlarda geçen yılın ve önceki yılların rakamlarıyla mukayese ettiğimizde daha iyi rakamlara ulaştığımızı görüyoruz, bunun da doğal olduğunu, bunu da kişisel başarıymış gibi sunmak istemiyorum. Bu da hayatın doğal anlayışına uygun. Çünkü normal olarak dünya gelişiyor ve değişiyor, bizimde hizmet standartını daha yükseğe çıkarmamız kadar daha doğal bir şey olamaz. Bu doğal olguya ayak uydurmaya çalışıyoruz. Gerisinde kalmamaya çalışıyoruz. Bu hizmet yarışında da Adana’nın diğer illere göre önde olması öncelikli olması hatta bazı alanlarda örnek ve önder olması en büyük dileğimiz bunu başarabilirsek kendimize bahtiyar hissederiz."

"BU YIL KANTİNLERDE DENETİMLER DAHA DA ARTACAK"

Çağdaş kavramlardan birinin de toplam kalite olduğunu ve toplam kalitenin yakalanabilmemiz için Adana’da her kurumun, her kamu görevlisinin buna odaklanması gerektiğine dikkat çeken Vali Coş, şöyle devam etti:

"Hani meşhur bir örnek var ya ‘Herkes kendi kapısının önünün süpürürse kent, cadde tertemiz olur.' Onun için okullarımızdaki kantinler aslında en çok denetlenmesi gereken işletmelerden bir tanesidir.

Çünkü kantinlerimizi bir defa okul idaresinin denetliyor olması lazım, okul aile biriliğinin denetliyor olması lazım, bunun yanında Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü’nün gıda denetim ekiplerinin denetlemesi lazım, hatta bazen belediyelerin dahi denetlemiş olması lazım. Çünkü oralar da birer işletme, bütün bu çok yönlü denetim yetkililerine rağmen, eğer bir yerde, sağlığa uygun olmayan, çocukların paralarıyla sağlıklarına zarar verecek maddeler satın alması gibi bir durum oluşuyorsa, işte burada verimlilik kalite kavramlarının ne kadar önemli olduğunu ortaya koymamız gerekiyor. Bunların önemine ilişkin özel bir örnek ortaya çıkıyor. Yani, bu söylediğimiz mekanizmalarda görev alan arkadaşlarımız görevlerini iyi yaparlarsa mesele hal olur. Ve şikayetler biter. Maalesef bu konularda da eksiklik ve aksaklık olduğuna dair iddialar geliyor, bizde araştırıyoruz ve soruşturuyoruz. Bu konuda bu yıl denetimler daha da çok artacak. Şunda da hassasız; Bildiğiniz gibi tüketici koruma kanunları var, tüketici koruma kanunun hükümlerinden bir tanesi de perakende satışa arzedilen bütün malların üzerinde, detayları yönetmelikte belirtilen açıklamaya haiz etiketlerin olması lazım. Etiket mecburiyeti var. Perakende satışa sunulan tüm ürünlerde buna uymamak 200 küsur lira her ürün için bir cezayı gerektiriyor. Zaman zaman bunun kontrolleri de yapılıyor. Bir defa bir bisküvi bir öğrenciye 50 kuruşa, diğerine 75 kuruşa satılabiliyorsa, rastgele fiyat uygulaması varsa, bu ciddi bir sıkıntının varlığına işaret eder. Orada satılan gıda maddeleri sağlıksızsa, günü geçmişse, bunlar denetlenmiyorsa orada ciddi bir şekilde yönetim zafiyetine işaret eder. Bunları kabul etmemiz mümkün değil."

OKUL MÜDÜRLERİNE TALİMAT VERDİ

Okul müdürüne talimat veren Vali Coş, "Kantinlerini iyi denetlesinler. Biz Gıda ve Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü denetim birimlerini de bu alanda, bu sene daha yoğun bir şekilde çalıştıracağız. Geçen sene de denetledik ve geçen sene üniversitedeki kantinleri de dahil olmak üzere bütün kantinleri denetledik ve enterasandır üniversite de ruhsatı olmayan işletme izni olmayan kantinlere rastladık. Bu açıdan bizim bütün kurumların bu konuya odaklanması lazım. Bu konu fevkalade önemli geleceğimizi emanet edeceğimiz çocukların sağlıklı bir şekilde yetişebilmeleri için denetimleri sağlamamız lazım. Biz gıda denetimine fevkalade önem veriyoruz" diye konuştu,

Geçen sene tüm yıl içerisinde 7 bin 87 işletmenin denetlendiğini bu yıl 8 ayda 14 bin 681 işletmenin denetlendiğine dikkat çeken Vali Coş, "Daha iyi durumda ceza verilmesini gerektiren durumlara daha az rastlandığını, işletmelerin daha iyileştiğini memnuniyetle görüyoruz ama hala eksikliği olan işletmelerimiz var. Bunlarında biran önce giderilmesinin takipçisi olacağız. Sağlığa zararlı ürün satan işletmelerin, sağlıklı ürün satanlarla haksız rekabet etmesini de önemsiyoruz. Dürüst satıcıyı korumakta devletin görevidir diye düşünüyoruz. O yüzden dürüst olmayan, iyi niyetli olmayan satıcılara karşı devletin uygun gördüğü tüm yaptırımları, tüm cezaları uygulama konusunda asla bir çekincemiz olmaz, bu cezaları tavizsiz bir şekilde uygulayacağız. Okulların güvenliği konusunda da gerekli çalışmalarımızı planlarımızı güvenlik kuvvetlerimiz vasıtasıyla yaptık, yapmaya da devam ediyoruz" dedi.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler