Vali Tapsız, Ankara'da Suriyelilerle İlgili Toplantıya Katıldı

Vali Süleyman Tapsız, Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı'nın "Suriye’den Ülkemize Yönelik Nüfus Hareketleri" konulu koordinasyon toplantısına katıldı.

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay'ın başkanlığında, Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı toplantı salonunda gerçekleşen programa; İçişleri Bakan Yardımcısı Osman Güneş, Vali Süleyman Tapsız, Hatay Valisi Mehmet Celalettin Lekesiz, Osmaniye Valisi Celalettin Cerrah, Adana Valisi Hüseyin Avni Coş, Adıyaman Valisi Mahmut Demirtaş, Şanlıurfa Valisi Celalettin Güvenç, Koordinatör Vali Veysel Dalmaz, AFAD Başkanı Fuat Oktay'ın yanı sıra Dışişleri Bakanlığı ve Kara Kuvvetleri Komutanlığı’ndan bazı yetkililer katıldı.

Türkiye’ye gelen Suriyeliler ve Suriye kamplarının durumlarının değerlendirildiği toplantıda bir konuşma yapan Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Türkiye'de bulunan kamplardaki Suriyelilerin sayısının 183 bine ulaştığını belirterek, "Bütün sınır illerimizde ve ilçelerimizde kampların dışında da kalan ciddi sayılara ulaşmış Suriyeli vatandaşlar var. Bunların kimisi pasaportu ile gelmiş; ev kiralıyorlar, mali durumları iyi, kimileri pasaportsuz olarak değişik yollarla gelmiş; mali durumları da iyi değil, yerel yönetimlerimizin veya STK'ların yardımları ile yaşıyorlar. Onların da sorunları var. Özellikle sağlık hizmeti yönünde sorunlar vardı, bir genelgeyle onu halletmiş olduk. Artık kamp dışında kalanlar da devlet hastanelerinden normal sağlık hizmeti alıyorlar" diye konuştu.

BM'nin ayni yardım şeklinde bugüne kadar ulaştırdığı yardım miktarının 30 milyon dolar civarında olduğunu ifade eden Atalay, "Nakdi önemli bağış olarak Suudi Arabistan, Suriyeli göçmenler için 50 milyon dolar yardımda bulundu. Onun dışında kayda değer önemli bir destek almadık. Şu anda Suriyeli kardeşlerimiz için bizim kendi harcamamız 600 milyon dolar civarında. Bunu yürütmeye devam ediyoruz. Ama uluslararası toplumun bu konuda daha duyarlı olmasına arzu ediyoruz. İkinci yılını dolduran Suriye'de sürüp giden bir zulüm ve baskı var. Uluslararası toplumun Suriye için daha duyarlı olmasını ve Suriye için de bu sürecin tamamlanmasını arzu ediyoruz. Suriye dışındaki insanların da hayatına uluslararası toplumun biraz daha duyarlı olmasını, müdahil olmasını arzu ediyoruz. Biz Türkiye olarak üzerimize düşenin en iyisini yapma gayretindeyiz" dedi.