Varis tedavisinde alışılmadık bir yöntem : Yapıştırıcı (Zamk)

Yeni yeni hakkında yazılar yazılan, popüler olan ve hatta yakın zamanda bazı merkezler tarafından kullanılmaya başlanan, insanlara biraz garip ve alışılmadık gelen ameliyatsız bir tedavi yöntemi olan “zamk” yani “yapıştırıcı” uygulaması aslında, tıp alanında çok daha eski bir geçmişe dayanır.

Damarları japon yapıştırıcısı benzeri bir madde ile yapıştırarak tedavi etme düşüncesi pek tabi ki hastalara farklı ve bir o kadar da ilginç gelmektedir. Aslında ürpertici bir yanı da yok sayılmaz, değil mi ? “Nasıl yani!” diye şaşıranları da duyar gibiyim hatta...

Yapıştırıcı (Zamk) yöntemi güvenilir midir ?

Ameliyatsız varis tedavi yöntemlerinde, en başarılı yöntemler olarak kabul edilen “köpük” ve “skleroterapi” uygulamalarında bile, hasta damara kimyasal bir maddenin, bir ilacın enjekte edilmesinin vermiş olduğu tedirginliği yaşarken, ve biz bu hastaları yöntemin güvenilirliği ile ilgili rahatlatırken, hastaya bir de japon yapıştırıcısı deyince verdiği tepkiyi bir de siz düşünün...

Burada belirtmeliyim ki, tıpta “Cyanoacrylate (Siyanoakrilat)” adı verilen bu yapıştırıcı maddenin vücut içinde kullanılması tamamen güvenlidir. Uzun yıllardır, tıp alanında bir çok farklı tedavide bu madde sağlıklı ve başarılı bir şekilde kullanılmaktadır. Maddenin insan vücuduna herhangi bir yan etkisi bulunmamaktadır.

Peki bu uygulama nasıl yapılıyor ?

Ameliyatsız tedavi yöntemi olan “yapıştırıcı – zamk” yöntemi, varis tedavisinde günümüzde, oldukça başarılı bir şekilde uygulanmaktadır. Uygulama, tıbbi bir yapıştırıcı maddenin varisli damarlara enjekte edilerek, damar duvarlarının birbirine yapıştırılması sağlanarak, o damarların ortadan kaldırılması olarak özetlenebilir. Yapıştırıcı, bir katater (ince bir tüp yani boru) yoluyla hastalıklı yani varisli damar içine yerleştirilir. Sonrasında damar kapanır ve kan akışı doğal olarak, bacaktaki diğer sağlıklı damarlarla sağlanır.

Uygulama her ne kadar kolay bir uygulama gibi görünse de, aslında başarısı tamamen maddenin kalitesine ve uygulayan doktorun becerisine ve yeteneklerine bağlıdır. Bu alanda uzmanlaşmış ve el becerisi iyi olan bir doktorun uygulamasıyla, çok daha kısa zamanda, minimal bir ağrı hissi ile varislerinizden kalıcı olarak kurtulabilirsiniz.

Bu uygulamanın diğer yöntemlere göre avantajları nelerdir ?

Uygulama sırasında anestezi kullanılmaz, kesi ve dikiş olmaz, sonrasında da hasta günlük hayat akışına dilediği gibi kaldığı yerden devam edebilir.

Bu uygulamanın diğer ameliyatsız tedavi şekilleri ile kıyaslandığında en önemli avantajı, uygulama sonrasında o bölgede herhangi bir lekelenme, morluk, ekimoz olmamasıdır ve arkasında herhangi bir iz bırakmamasıdır.

Narkoz gerektiren, sonrasında mutlaka en az 2-3 hafta istirahati zorunlu tutan, insanın hayat kalitesini düşüren, damarın bir kesi ile alınması sonrası dikiş izi bırakan, başarı oranı oldukça da düşük olan, nüks ihtimali de bir hayli yüksek olan ameliyatlı yöntemlere göre, hasta açısından çok konforlu ve rahat bir yöntem olarak tanımlanır.

Yapıştırıcı – Zamk yönteminde, ısı kullanılmadığından, herhangi bir cilt ya da doku yanığı oluşmaz. İşlem süresi, klasik ameliyatlara göre de, diğer ameliyatsız tedavi yöntemlerine göre de daha kısadır, uygulama 10 – 15 dakika gibi kısa bir sürede gerçekleştirilir. İyileşme hızı da diğer yöntemlere göre daha hızlıdır. Uygulama sonrasında hastanın varis çorabı kullanmasına gerek yoktur.

Yapıştırıcı – Zamk, skleroterapi, köpük gibi yeni geliştirilmiş ameliyatsız yöntemleri araştırmalı ve bu yöntemlerle varis hastalığınızı tedavi ettirmelisiniz. Varis tedavisi artık korkutucu, zor ve sıkıntılı değil...

Hastalığınızı ertelemeyin, tedavi ettirin...

Op. Dr. Mustafa BOLAT,

Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı

www.medicalart.gen.tr