Eski bir emniyet mensubu olan Taraf Gazetesi yazarı Emre Uslu kaleme aldığı bir yazısı nedeniyle ölümle tehdit edildi. Yapılan araştırma sonucu E-postasına gelen tehdit mesajının Kocaeli Üniversitesi'nin bilgisayarlarından yazıldığı ortaya çıktı.
İçerisinde küfür ve tehdit dolu ifadelerin yer aldığı 'o' mesajı Emre Uslu köşesinde şöyle anlattı:
- Taraf’ta yazmaya başladığımdan bu yana değişik şekillerde tehditler aldım. Doğrusu eski bir Emniyetçi olmam nedeniyle kendim ve sevdiklerimle ilgili değişik güvenlik önlemleri almamdan dolayı bunları çok önemsemedim. Ancak Yeşil üzerine yazdığım son iki yazı sonrasında aldığım bir tehdit mesajı hem içerdiği grafik objeler ve e-mail adresinin adı ve gönderildiği yer nedeniyle kamuoyu ile paylaşılmayı hak ediyor.
Öncelikle Yeşil üzerine master tezi yazmış bir kişi olarak o çevrenin kapasitesini iyi bilenlerden biriyimdir. Türkiye’de aydınlara yönelik tehditlerin ciddiye alınması gereken nokta, aydınların devletin ideolojik duruşunu kuramsal açıdan eleştirdikleri nokta değildir. Bir başka anlatımla bu memlekette Kemalizmi eleştirmekten dolayı aydının başına bir şey gelmez. Ancak bu memlekette devlet aygıtı ile mafya organlarının ilişkilerinin operasyonel alana döndüğü alanlarla ilgili araştırma yapan, fikir beyan eden, düşünen ve konuşan aydınların başına bir şey gelmeyeceğinin garantisi yoktur. Bu alanlar Kürt sorunu, Ermeni soykırımı iddiaları, Dış Türklerin devlet ile olan bağı üzerinde yapılan çalışma alanları olarak sıralanabilir.
Bu değerlendirmeyi, eski bir Emniyetçi olarak edindiğim bilgi ve tecrübe ile bir akademisyen olarak yaptığım analizlere göre yapıyorum. Hablemitoğlu cinayetini de Hrant Dink cinayetini de Uğur Mumcu cinayetini de Çetin Emeç cinayetini de o operasyonel alanlarla ilişkilendirirseniz daha anlamlı sonuçlar çıkar. Bu alanlardan en hassas olanı 1990’lı yıllarda yapılan ve şimdilerde unutturulmaya çalışılan gri bölge üzerine fikir beyan etmektir.
Bu bağlamda bana gelen tehdit, yazdığım alan itibariyle ciddiye alınmalı. Ancak tehdidin kendisinin ne kadar ciddi olduğunun ortaya çıkması için savcılık sürecinin beklenmesi gerekiyor. Bir Emniyetçi olarak bu tip durumları iyi bilen ve güvenliğini alan bir kimseyim.
Ama özellikle şu günlerde şimdiye kadar değinilmeyen alanlarda kalem oynatan yazarları da bilgilendirmek bakımından bu yazıyı kaleme aldım. Yani derin devletin “operasyonel alanına” ilişkin yazı yazanlar araştırma yapanlar fikir beyan edenler, veya o alanda bir şeyler bilenlerin şu günlerde önlemler almasında yarar var. Elbette devletin güvenlik birimlerinin de bu alanlarda çalışanlara özel önem vermesi de gerekiyor.
Tehditçimin seçtiği e-mail adresi çok ilginç. “dangerous_2400@hotmail.com” Açılımı şu: 24 Saat tehlike :) E-mailin içeriği de bir hayli grafik objelerle dolu:
“çalıştıgın gazetenin adı taraf... tuttuğun tarafta belli... sana şu kadarını söyliyim köpekliğini yaptığın tarafında seninde...” (biiiiiiip kısmı oluyor burası :) “...düne kadar bir adınız mı vardı şimdi ülkeyi bölmeye çalışıyorsunuz ? 3-5 tane gazete yaprağıylamı emeline ulaşacağını zannediyorsun? seninle elbet cadde sokak bir yerde karşılaşırız gör o zaman TÜRK ırkının intikamını...”
İşte e-mailin grafik kısmı: “senin Tarafının sonu belli Cem garipoğlu bi kızın başını kesti türkiye bela okudu, ben senin ve senin gibilerin, özelliklede tarafını yalakalığını yaptığın şerefsizlerin başını kesersem 70 milyon dua okur... yakında karşılaşıcaz ona göre... vasiyetini yaz köpek soyu...”
Bu e-mailin gönderildiği IP adresi de ilginç. Yapılan soruşturma şu sonucu veriyor:
194.27.72.122 IP address location & more:
IP address [?]: 194.27.72.122 Copy [Whois] [Reverse IP]
IP country code: TR IP address country: Turkey
IP address state: Kocaeli
IP address city: Kocaeli
IP address latitude: 40.7669 IP address longitude: 29.9169 ISP of this IP [?]: National Academic Network and Information Center Organization: Kocaeli University
Local time in Turkey: 2010-02-12 13:55
Özetle katilim Kocaeli Üniversitesi’nin bilgisayarlarını kullanan biri :) Bir eğitim kurumundaki bilgisayarı kullanan, muhtemelen orada öğrenci, bu “yaratıcı” katilciklerin var olması hem o üniversite yönetiminin hem de YÖK’ün sorunu olsa gerek.
Şimdiye kadar yapmadım ama bu tehdidin hesabını elbette yargıda soracağım. Ülkeyi bölmek bir yana, böyle gidersek ülke bölünür diye bağıran bir yazarın tehdit edilmesinin ironik bir durum odluğunu da belirtmek gerekiyor. Tehditçim Öcalan hakkında yazdığım ve PKK’lılar arasında infial yaratan o yazıları okumuş olsa, yüzü kızarır mı acaba?
Belki de katilim tıpkı Ogün Samast gibi, bir Emniyetçi olduğumdan bile habersiz, eline tutuşturulmuş bir fotoğraf kırıntısıyla bir ıssız sokakta karşıma çıkmak istiyor :)