Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, "Umuyorum ki ideolojik bakmayan, gerçeğe gerçekçi gözlüklerle bakan halkımızın büyük çoğunluğu içinde bulunduğumuz sıkıntıyı ve çözüm için çırpındığımızı görecektir. Mahallede kahraman olmak değil, salonda kucaklaşmaktır arzumuz, köprü olmaktır niyetimiz. Bunun için de vatan söz konusuysa gerisi teferruattır." dedi.
Feyzioğlu, Av. Teoman Evren Konferans Salonunda düzenlenen "TBB Onur Ödülü Takdimi ve 50. Yıl Konseri" programında yaptığı konuşmada, bugün Türk avukatlarının, avukatlığın içinde bulunduğu durumun çok iç açıcı olmadığını belirterek, "Umutsuz değil ama zor." ifadesini kullandı.
Çözümler üretmeleri gerektiğini vurgulayan Feyzioğlu, "Biz sorunlara çözüm bulma çabasındayız ama her çözüme bir sorun da üretilebilir kuşkusuz. Sorunlara çözüm bulmanın daha doğru olduğunu hep düşündük." değerlendirmesinde bulundu.
"TBB'nin 50. yılında başladığımız yerde miyiz?" diye soran Feyzioğlu, şöyle devam etti:
"Maddi açıdan değiliz. Avukat sayısı açısından mukayese edilmeyecek bir noktadayız ama 'kalabalık olmak büyük olmak mıdır?' diye sorarsanız, sadece kalabalıksanız, sadece kalabalıksınızdır. 'Gerekli niteliklere yeterli sayıda haiz miyiz?' diye sorarsanız, orada sıkıntı vardır. Bugün 40 binin üzerinde avukat 5 yıldan az kıdemlidir. Son 6 yılda aramıza katılan avukat sayısı 50 binin üzerinde. Hiçbir meslek bu sayı artışını kaldıramaz. Meslek ahlakı açısından kaldıramaz, ekonomik açıdan kaldıramaz, disiplin açısından kaldıramaz. Hiçbir şekilde kaldıramaz. O yüzden her çözüme bir sorun yaratanlar, bu sorunun nasıl çözüleceğini de bir ara vakit bulurlarsa bize açıklarsa onu da değerlendiririz ama bugünkü haliyle eğer bir şey yapılmazsa bu meslek sürdürülemez, sürdürme imkanı yoktur. Bir şey yapmak için örneğin Ankara Büyükşehir Belediye Meclisinin kanun çıkarma yetkisi olsa oraya gideceğiz. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı çözüm bulacaksa ona gideceğiz ama sanıyorum ki anayasamıza göre çözüm mercileri bellidir ve orada çözüm aramak zorundayız.
Herkesin kendi mahallesinde kahraman olması çok kolaydır. Sabah kahraman olursunuz o kadar. Mesele sabah kahraman olup, akşama da çözüm üretebilmektir."
Kendilerinin çözüm üretmeye çalıştığını yineleyen Feyzioğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"50 yılda TBB'de o kadar çok şey yapılmış ki. Peki son 1,5 yılda, OHAL döneminde TBB'nin kapatılmak üzere olduğunu biliyor musunuz? Hatırlayanınız var mı? Türkiye'de baroların kapatılmak üzere olduğunu bugün hatırlıyor musunuz? O gün biliyordunuz. 24 Şubat'ta o büyük toplantıyı yaptığımız gün öncesinde Türkiye'de tüm baroların ve TBB'nin OHAL'de parçalanmak üzere olduğunu ve bu konuda her türlü hazırlığın yapıldığını bugün hatırlıyor musunuz? Ömrümüzden belki onlarca yılın gittiğini ve sırtımızda yumurta küfesi olduğu için bizim istediğimiz gibi konuşmak, istediğimiz gibi mahallemizde şov yapma imkanından yoksun olarak bu meslek içinde bu kurumları yaşatmak için mücadele ettiğimizi acaba ne kadar hatırlıyoruz. Bazen hayat önünüze bir seçim getirir. Ya şahsi menfaat ve kahramanlık için yürür, söz söylersiniz ya da kurumunuzu korumak, hizmet etmekle yükümlü olduğunuz meslektaşlarınızı daha iyi bir yaşama kavuşturmak için bir başka yolu seçmek zorunda kalırsınız. Eminim tarih doğruyu, yanlışı yazacaktır.
Fakat hiçbir dönemde sanıyorum ki üniversiteler, hukuk fakülteleri bu kadar suskun, gazeteler bu kadar haber vermekten yoksun, Anayasa Mahkemesi ve yüksek mahkemeler güvence sağlama noktasında bu kadar sıkıntılı olmamıştı. Tek dayanağımız var, halk. Umuyorum ki ideolojik bakmayan, gerçeğe gerçekçi gözlüklerle bakan halkımızın büyük çoğunluğu içinde bulunduğumuz sıkıntıyı ve çözüm için çırpındığımızı görecektir. Mahallede kahraman olmak değil, salonda kucaklaşmaktır arzumuz, köprü olmaktır niyetimiz. Bunun için de vatan söz konusuysa gerisi teferruattır."
Feyzioğlu, daha sonra, birliğin 50. yılını, TBB'nin kurucularından ve önceki başkanlarından avukat Atila Sav'a onur ödülünü takdim ederek kutlamayı daha doğru bulduklarını belirterek, Sav'a ödülünü sundu.
Sav ise TBB'nin kuruluşu ve bugünkü durumuna ilişkin bilgi vererek, birliğin her şeyi kendi öz kaynaklarından karşıladığını ifade etti. Sav, "Onun için birliğin öyle bazı şeylere maruz tutulması çok bizi korkutmuyor. Çünkü TBB'yi yıkmaya kimsenin gücü yetmez. O zaman sanıyorum 48 baro vardı, şimdi 79 baromuz var. Bunlara kayıtlı 120 binin üzerinde avukat var. Bu avukatlarla TBB'nin daha bir 50 yıl rahatça varlığını sürdüreceğini, hukukun üstünlüğü yolunda Türk yargısı, hukukuna hizmet edeceğine eminim." dedi.
Programda TBB Türk Halk Müziği Topluluğu da bir konser verdi.