Antalya’nın Muratpaşa ilçesinde yaşayan 30 yaşındaki Erdem Candar hikayesiyle Türkiye’nin yüreğini sızlattı. Henüz 17 yaşındayken babasının sağlık sorunları nedeniyle eğitim hayatını bırakmak zorunda kalan Candar, iş hayatına atılarak evin geçimini üstlendi. Babasını 2006 yılında kalp yetmezliği ve koahtan dolayı kaybeden Erdem Candar, 1,5 yıl önce ise annesi Belgin Birgül’ün sol şah damarında tıkanma oluştuğunu ve konuşma yetisini kaybettiğini öğrendi. Babası için okulunu, annesi için ise işini bırakan vefalı genç, bu sefer de annesinin hayata tutunması için mücadele etti.
BAKANLIK DEVREYE GİRDİ
Daha önce ‘vefalı genç’ başlığıyla yapılan haber sonrası, Erdem Candar’ın yaşadığı zor süreç Türkiye’ye ve hayırseverlere ulaştı. Sağlık Bakanlığının da devreye girmesiyle, Candar’ın annesi için gerekli tedaviler yapılmaya başlandı. Şimdi ise Erdem’in annesi Belgin Birgül’den sevindirici haber geldi. Anne Birgül tedavilere cevap vererek oğlunun ismini söylemeye, hatta kağıda, ‘Erdem oğlum seni çok seviyorum’ bile yazmaya başladı. Doktorların Erdem Candar’a ‘Annen 4 ayda konuşur’ demesine rağmen Birgül 4 seansta ‘Erdem’ dedi.
İLK SÖZÜ 'ERDEM' OLDU
Vefalı gencin annesi artık ‘Erdem’ diyerek, sevinç çığlıkları atabiliyor. Annesinin tedavi gördüğü özel fizik tedavi merkezinde, annesinin ağzından ‘Erdem’ sesini duyan Candar, bu sefer sevinçten gözyaşı döktü. Genç adamın hayali 11 ay sonra gerçek oldu.
'ÇOK İYİ BİR GELİŞME VAR'
Annesinin tedavi sürecini anlatan Erdem Candar, fizik tedavisinin ardından konuşma tedavisine başlandığını kaydetti. Annesinin 4 seansta kelimeleri söylemeye başladığını belirten Candar, "Annemin durumunu sürekli takip ettim. Aldığım bilgilere göre, annemde çok iyi bir gelişme var. Konuşma terapilerinin ne kadar süreceğini doktorlara sordum. Onlar da bana 3-4 ay süreceğini ve yavaş yavaş ilerlediklerini söylediler. Ben de fark ettim ki, annem kelimeleri konuşmaya başladı. B kelimesini söyleyemeyen annem, söylemeye başladı. Cümlelerin vurgularını yapmaya başladı" dedi.
"DÜNYALARI VERSELER O KELİMEYE DEĞİŞMEM"
Annesinin konuşma terapisi sırasında doktoruna, ‘Anneme Erdem kelimesini söylettirebilir misiniz?’ diyerek soru sorduğunu ifade eden Candar, "Doktoruna onu dedikten sonra, aşağıya indim ve yarım saat oyalandım. Ardından yukarıyla çıktım. Koridordan geçerken, ‘Erdem’ denildiğini duydum. O anda sahiden çok heyecanlandım. Hocanın sesi sandım. Heyecanlandım ama baktım annem konuşuyor. 11 ay bu sesi hiç duymadım. En büyük hayalim Erdem demesiydi. İçim kıpır kıpır oldu. Öyle çok sevindim ki, dünyaları verseler o kelimeye değişmem" diye konuştu.
Terapi sırasında annesinin Erdem dedikten sonra sevinçten ağlamaya başladığını kaydeden Candar, eve geldiklerinde ise sürekli tekrar yaptıklarını söyledi. Annesinin konuşma terapisine gitmeden önce evde ismini söylettirmeye çalıştığına değinen Candar şöyle devam etti:
"Ben anneme konuşmayı öğretmeye çalışıyordum. Aynı zamanda canı sıkılmaması ve yalnız kaldığı zaman kendisine yoldaşlık ersin diye muhabbet kuşu aldım. Ben anneme ismimi söylettirmeye çalışırken, kuş da bize o arada kulak veriyormuş. Sonra baktım ki konuşmayı kuş kapmış. Bir sabah uyandığımda evde Erdem denildiğini duydum. Annem sandım meğerse, kuş konuşmaya başlamış. Evde aylar sonra ismimi kuştan duydum. Ama şu anda annem de konuşmaya başladı. Sabahları bana şaka olsun diye, ‘Erdem’ diyerek tekme atmaya çalışıyor. ‘Erdem bu’ diyerek çay demlememi istiyor. Konuşmaları çok iyi gelişiyor. Şu aşamada bakarak yazı yazabiliyor. Beyin tam olarak açılmaya başladı. Aldığı terapiler konuşma duyusunu canlandırmaya başladı. Çene kaslarının güçsüz olduğunu söylediler, sakız çiğnemesi gerekiyordu. Şimdi doktorların dediklerini uyguluyorum. Doktorlar ‘4 ayda konuşur’ demişti ama 4 günlük seansta ‘Erdem’ demeye başladı. Sadece Erdem diyen annem vardı, o söylüyordu. Şimdi kuşta Erdem demeye başladı. Annem de kağıda seni seviyorum yazmaya başladı. Gerçekten çok sevindirici bir olay. Bu dünyada serveti, makamı, mevkiyi bir kenara iterim. İnsana en çok kıymet verdiği annesidir."
Annesinin bir şey istediği zaman, ‘Erdem bu’ diyerek işaret ettiğini ifade eden Erdem Candar, "Doktorlar annemin gelişmesinin çok hızlı olduğunu söylediler. Merkezde, bizden önceki insanların hızlı konuşması görülmemiş. Annemin algısının açık olduğunu ve iradesi olduğunu söylediler. ‘Biraz kendi başarısı, birazda eğitim sayesinde bu şekilde hızlı ilerliyor’ dediler. Biz de çok mutlu olduk. 11 ay öncesine kadar hiçbir kelimeyi konuşamadığını görüp de, 11 ay sonrasında ise annemin ‘Erdem’ dediğini duymak sevindirici haber oldu" ifadelerini kullandı.
"BİZE KAPILARINI AÇTILAR, YOL GÖSTERDİLER"
Kendisine yardım eden kamu kurumlarına ve hayırseverlere teşekkür eden Erdem Candar, "Bize kapılar açtılar, gerekli yolları gösterdiler. Yardımlar yaptılar. Bu yardımlar sayesinde annemin yürüdüğünü, konuştuğunu, çabasını gördüm. Buradan yardımseverlere ve devletimize teşekkür ediyorum. Ben evladım ama karşımdaki de annem. Bugün yatılı yurtlara yaşayan anneler var. Evlatlarına şunu diyorum; Öyle yerlerde baktıracaklarına kendi evlerinde baksınlar. Anne duasıyla insan bir yerlere gelebilir. Anne bir tane, bir tane annemiz var. O da sizinle ömrünüzü tüketiyor" dedi.
Candar hem annesine bakıp, hem de çalışacağını sözlerine ekledi.