Yer çekimi, stres, çevre, genetik, cilt özellikleri, beslenme ve uyku bozuklukları gibi birçok faktörün cildin yaşlanmasını hızlandırdığını belirten Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzm. Op. Dr. Deniz Özgür Sucu, yüz şekillendirme ameliyatlarında en çok tercih edilen Venüs Face güzellik yüzü hakkında, “Zaman içinde insanlar yaşlandıkça, yüzlerindeki deri gevşeyerek yer yer sarkmalar geliştirebiliyor. Çene hattı çizgisi yumuşayarak gıdılara dönüşebiliyor ve yüz hatları zamanla kaybolmaya başlıyor. Yüz şekillendirme ameliyatıyla, belirgin yüz hatlarını elde etmiş oluyoruz. Bununla birlikte yüz daha havalı, estetik, sıkı ve gergin oluyor. Bu yüzden çok fazla tercih edilmektedir. Özellikle çalışan genç bayanlar ve genellikle ilk doğumunu yapmış anneler tercih ediyor.” dedi.
Op. Dr. Deniz Özgür Sucu, “Venüs Face ile ulaşmak istediğimiz yüz hatlarının daha da belirginleşmesi ve yüz ovalinin ortaya çıkmasıdır. Bunu yapmak için genellikle ya kare şeklinde, yüzü aşağı düşmüş ya da yuvarlaklaşmış, yüz şeklini kaybetmiş bireyleri tercih ediyoruz. Venüs Face yüz şekillendirme operasyonunu, özellikle yüzünde sarkma olmayan ama şekli yeterince yerinde olmayan genellikle 50 yaş altında genç ve orta yaşlı bireylere yapıyoruz. Boyun bölgesi gıdı altına liposuction yapıyoruz. Bu alanı liposuction ile inceltiyoruz. Boyun yağlarını alarak ince bir boyun hattı oluşturuyoruz. Çene hattını belirginleştirmek için bu aldığımız yağlardan çene ucuna; dudak kenarından aşağıya doğru inen çizgilere, çene kenarı şekillendirme dolguları yapıyoruz. Böylelikle bu hattı belirginleştiriyoruz. Gıdı azalıyor, çene belirginleşiyor” sözleriyle yüz hatlarının daha da belirginleştiğini kaydetti.
Dr. Özgür Sucu, yüz şekillendirme operasyonuyla çok popüler olan star yanağı elde ettiklerini şu sözlerle açıkladı:
“Yanakların yuvarlaklığını gidermek için ağız içinden yaptığımız birer santimetrelik küçük deliklerden ağız içinden yanaklardaki yağları azaltmış oluyoruz. Star yanağı dediğimiz yanağı elde etmiş oluyoruz. Aynı ameliyatta yanak bölgesinde çökerttiğimiz alanın üst tarafında kalan alanlar ve gözaltlarımızda kalan çukur alanları yine kendi yağımızdan inceltilmiş kök hücreden zengin yağ dolgularını bu alanlara da uyguluyoruz. Eğer ihtiyaç varsa kaş kenarları ve kaş altına da dolgu yapıyoruz ve kaşların da daha yüksek, gözlerinde daha çekik ve seksi bakması sağlıyoruz. Bunların tamamını bitirdiğimizde yüz yukarı doğru bakan, daha havalı, daha gergin görünümlü, hatları ortaya çıkmış ve daha kadınsı olarak kendini gösteriyor. Buna da Venüs estetiği ya da yüz şekillendirme diyoruz. Bu işlem 20li yaşlardan itibaren 50 yaşına kadar ortalama otuzlu yaşlardaki bayanlar için yapılabilen oldukça etkin, sonuçları kalıcı bir yüz şekillendirme sistemi.”
Yüz şekillendirme operasyonunu herkese yapmadıklarını belirten Doktor Özgür Sucu, “Öncelikle herkese ameliyat yapmıyoruz. Belirli kriterlerimiz var. Yüz şekillendirme operasyonunda yüzün uygunluğu ve sağlık durumu önemli bir kriter. Bu yüzden her bireye uygulamıyoruz. Öncelikle, yüzün sıkı, gergin olması ve sarkmaların olmaması gerekiyor. Kişinin cilt hastalıklarının olmaması da lazım. Bu işe psikolojik alt yapısının, genel sağlığının uygun olması gerekiyor. Bununla birlikte her yüz şekline bu operasyon gitmiyor. Uzun ve çökük bir yüzünüz varsa zaten bu tedaviyi yapmıyoruz” dedi.
Yüz operasyonunda herhangi bir iz olmadığının altını çizen Doktor Sucu, “İzsiz ameliyattır. İğnelerle yapılıyor. Ağız içinden yapıyoruz. Kesinlikle dışardan bir kesi işareti görünmüyor. Herhangi bir yan etkisi de söz konusu değil. Yüz şekillendirme ameliyatımızı yaptıktan sonra hastamıza dikkat etmesi gereken noktaları anlatıyoruz. Birkaç günlük maske kullanımını öneriyoruz. Yüz maskeleri kullandırıyoruz ve soğuk uygulamalar yapılıyor. Dört beş günlük ödemli dönem geçtikten sonra, genellikle birinci haftadan itibaren tamamen toplum içine çıkılabilir ve sosyal hayata dönülebilir. Bununla birlikte taburcu olduktan sonra üçüncü günden sonra banyo yapmak mümkün. Birinci haftadan itibaren de spor yapmaya başlanabilir” sözleriyle hastanın taburcu olduktan kısa bir süre sonra normal hayatına dönebileceğini belirtti.