HABER

Vergi bilincinde büyük yıpranma

Maliye Bakanlığı Teftiş Kurulu, Türkiye'de son yıllarda vergi bilincinde büyük bir erozyon yaşandığını, akaryakıt üzerinden alınan özel tüketim vergisinin ağırlığının giderek artmasının olumsuz etki yarattığını, vergi dairelerinde de ciddi bir verimlilik problemi bulunduğunu bildirdi.
Teftiş Kurulu müfettişleri, Ankara'da 21, İzmir'de de 11 vergi dairesinde geniş çaplı bir performans denetimi gerçekleştirdi. Personelin niteliğinden vergi tahsilatına, haciz işlemlerinden yurtdışı çıkış yasağı kararlarına kadar pekçok unsurun değerlendirildiği performans denetimi sonrası hazırlanan raporlar, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan ve diğer yetkililere sunuldu.
Gelir idaresinde karşılaşılan sorunlar ile hizmetlerin daha etkin ve hızlı şekilde yerine getirilebilmesine dönük önerilerin de yer aldığı performans denetim raporlarında şu tespitlerde bulunuldu:
PERSONEL NİTELİKLİ AMA DAĞILIM SORUNLU
ANKARA
-İncelemeye konu 21 vergi dairesinde 3 yıldaki işlem sayısı 14 milyon 135 bin 899 adet.
-2527 personelin yaklaşık yüzde 65'i yüksekokul mezunu. Bunların yüzde 27'si de Ankaralı. Bunu sırasıyla Çorum, Çankırı, Yozgat, Sivas ve Kırşehirliler izliyor. Vergi dairelerinde kamusal hizmetlerin gerektirdiği şekle uygun bir kadro dağılımı bulunmuyor.
-Personelin yüzde 75.9'u 36-60 yaş aralığında. 36-41 yaş arasında olanların oranı yüzde 39, 42-47 yaş arasındakilerin yüzde 27.7, 30-35 yaş aralığındakilerin de yüzde 17.8. Personelin yüzde 41.2'sinin hizmet yılı 16-20 yıl. Yüzde 24.8'inin de 11-15 yıl arası.
Vergi dairelerinde görülen hizmetlerin daha etkin ve hızlı şekildeyerine getirilebilmesi için personel gençlendirilmeli. Gençleştirilen personel ile tecrübeliler arasında sağlıklı bir iletişim yaratılmalı.
-2003 sonu itibarıyla memur başına 105.2 mükellef düşmekte.
KRİZLER MÜKELLEFİ ZORLUYOR -Vergi dışı gelirlere ait tahsilatta büyük dalgalanmalar görülüyor. Bu, gelir tahminlerinde ciddi problem oluşturabilir.
-Ülkemizde son yıllarda yaşanan ekonomik krizler, mükelleflerin adlarına tahakkuk eden vergileri öderken zorlanmalarına yolaçmıştır.
-Gelir idaresi, krizler nedeniyle zor durumda olan mükellefleri takip ederken, onların ekonomik durumunu daha da bozmamak için Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun sert ve etkili takip yöntemlerini her durumda uygulamak yerine, yapıcı yöntemlere başvurmuştur.
HACİZ UYGULAMALARI -Gelir idaresi, son yıllarda cebri takip işlemleri bakımından gerekli ve yeterli performansı gösterememektedir.
Takipli alacak tutarları: 2001'de 444 trilyon 45 milyar, 2002'de 438 trilyon 375 milyar, 2003'de Kasım itibarıyla 742 trilyon 56 milyar lira, haciz sayıları da sırasıyla 626, 946 ve 727 olmuştur.
-Ülkemizde son yıllarda vergi bilincinde büyük bir erozyon yaşanmaktadır. Bu durum mükelleflerin adlarına tahakkuk eden vergileri ödemekte isteksiz davranmalarına yolaçmıştır. Vatandaşların idareye duyduğu güvenin pekiştirilmesi, ödenen vergilerin hizmet olarak geri döneceği düşüncesinin vatandaşlarda yaygınlaştırılması gerekiyor.
-Verimlilik oranları: 2001'de yüzde 61.2, 2002'de yüzde 62.21, 2003'de yüzde 69.34. Atıl kalma süresi oranları da 2001'de yüzde 38.80, 2002'de yüzde 37.70, 2003'de yüzde 30.66. Ankara vergi
dairelerinde 3 yıllık ortalama verimlilik oranı yüzde 64.2, atıl kalma oranı ise yüzde 35.7 düzeyinde gerçekleşti.
İZMİR'DE DURUM -Tahsilat performansı incelenen dönem boyunca genel olarak düşme eğiliminde bulunuyor.
-Ülkemizde 2001 ve 2002 yıllarında yaşanan ekonomik kriz sonunda halkın ödeme gücünün düşmesi, ticari hayatta alacak ve borç ilişkilerinin bozulması, ticaretin durması tahakkuk ve tahsilat
rakamlarını olumsuz etkiledi.
-Tahsilat oranındaki düşüşün 2003'de de devam etmesi ise ekonomik krizden başka nedenlerin de etkili olduğunu gösteriyor. 2003'de çıkarılan Vergi Barışı Kanunu'ndan arzulanan performansın
sağlanamadığı ve taksitler ilerledikçe yapılan ödemelerde önemli düşüşlerin olduğu gözleniyor. Bu ise vergi aflarının tahsilatı hızlandırıcı bir etkisinin olmadığını gösteriyor.
-İzmir genelinde takipli borçların 2001-2003 döneminde katlanarak arttığı, buna karşılık takipli borçlardan yapılan tahsilat oranının ise artırılamadığı görülmektedir.
2001: Takipli borç: 288.861 milyar. Takipli tahsilat: 53.390 milyar TL
2002: Takipli borç: 495.865 milyar TL - takipli tahsilat: 78.966 milyar TL
2003: Takipli borç: 718.048 milyar TL - takipli tahsilat: 164.979 milyar TL
-Vergi sisteminde dolaylı vergilerin ağırlığının giderek artması, vergi gelirlerinde ağırlığın KDV, ÖTV (özellikle akaryakıt üzerinden alınan) gibi dolaylı vergilerden oluşması, kayıt dışı ekonomi ile mücadelede yeterli sonuçlara ulaşılamamış olması, vergi tahsilatını düşürücü yönde etki yapmaktadır.
Vergi daireleri Ankara ve İzmir'de yılda ortalama 12 bin 406 cebren takip yapıyor, yıllık ortalama haciz miktarı ise 923'ü buluyor. Söz konusu vergi dairelerinde vergi beyannamelerinin yüzde 12.5'i kanuni süresi içinde değil, daha sonra veriliyor.
ORTAK BİLGİ SİSTEMİ KURULMALI -Verimlilik ciddi bir problem. Verimlilik artışının sağlanabilmesi için sağlıklı ve işlevsel bir otomasyon sisteminin kurulması gerekiyor. Vergi dairesini kırtasiyeciliğe sürükleyen, hem işgücü, hem işgünü kaybına neden olan işlemlerin azaltılabilmesi için tapu idareleri, bankalar, trafik tescil birimleri, borsalar, aracı kurumlar, ticaret sicilleri SSK gibi kurumlar arasında ortak bilgi işlem sistemlerinin kurulması sağlanmalı.

En Çok Aranan Haberler