FRANKFURT (İHA) - AB Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Günther Verheugen, Kıbrıslı Rumların referandumla Annan planının reddetmesi durumunda adanın mevcut haliyle AB'ye gireceğini söyledi.
Bunun Almanların asla istediği bir gelişme olmadığını belirten Verheugen, "Avrupa'nın bir köşesinde kavgaların olması zamanla problem haline gelir ve bu sorunlar bizi de yakından ilgilendirir. Örneğin Kosova'da olduğu gibi..." dedi.
Kıbrıs meselesinin Türkiye'nin Avrupa'daki siyasi geleceği yönünden de önem teşkil ettiğini belirten Verheugen, "İsviçre'deki zirvede katılımcıların ilk etapta Kıbrıs'ı düşündüklerini hissetmedim. Daha çok Türkiye'nin Avrupa'daki rolü ön planda geliyordu. Çünkü sene sonunda Türkiye ile müzakerelerin başlatılmasıyla ilgili karar alınacak. Ve bu kararda 1 Mayıs'ta AB üyesi olacak Kıbrıslı Rumların da diğer AB ülkeleri gibi söz hakkı olacak. Türklerin açısından Avrupa'daki geleceklerinin Kıbrıslı Rumlarını elinde olmasını hissetmek güzel bir duygu değil. Bu sebepten dolayı bilhassa Türk tarafı 1 Mayıs öncesi çözümden yana olduğunu gösterdi" diye konuştu.
Verheugen, Kıbrıs müzakerelerinin başarısız olarak değerlendirilmemesi gerektiğini ifade ederek, "24 Nisan'da Annan planı hakkında referanduma gidilecek. Ben referandumdan Annan planına olumlu cevap geleceğinden ümitliyim" ifadelerini kullandı.
Türk tarafının uzlaşmacı bir tavır gösterdiğinin altını çizen Verheugen, Rum tarafının da plana olumsuz bakmadığını hatırlattı.
Verheugen alınan karar sonrası tarafların siyası liderlerinin bunu kendi halklarına anlatacaklarını belirtirken, burada liderliklerini iyi kullanmaları ve kamuoylarını razı etmek için gereken çabayı göstermeleri gerektiğini söyledi.
Yunanistan'ın ve Kıbrıslı Rumların planı reddetmeleri halinde uluslararası baskının ne olduğunu anlayacaklarını açıklayan Verheugen, "Referandum öncesi garantör ülkeler Türkiye, Yunanistan ve İngiltere'nin Annan planına destek vermesi gerekiyor. Yunanistan'ın planı desteklediğinde Kıbrıslı Rumların buna karşı geleceğini zannetmiyorum" dedi.
Verheugen, Kıbrıs Rum kesimine AB üyesi olduktan sonra baskı yapılamayacağını vurgulayarak, "Bunu Türk tarafı da iyi biliyor. Mevcut sorun ve çözümün uzaması maalesef Kıbrıslı Türklerin sorumsuz tutumu yüzünden meydana gelmiştir" iddiasında bulundu.