Diess, açıklamasında elektrikli hareketliliğin küresel geçiş ücretini ödemek için Volkswagen’in kendine verimlilik ve performansı arttırmak için agresif hedefler koyduğunu söyledi. Alman otomotiv devinin iklim değişikliğinin önüne geçmek ve doğayı korumak için büyük sorumluluk aldığını ve gelecekte de alacağını ifade etti. “Bu konuda 2015 Paris İklim Anlaşması’nın hedefleri kıstasımızdır” dedi.
Açıklamasının devamında otomotiv sektöründe elektrikli araçların gelecekteki uygulanabilirliği konusundaki tartışmaların bittiğini ve bu işte henüz adım atmayan markaların treni kaçırmamaları gerektiğini söyleyen Diess, “Bizim için önümüzdeki birkaç on yıl daha e-mobiliteye alternatif yok” dedi.
Avrupa’nın e-mobiliteye geçişine gerekli zeminin hazırlanması ve altyapının oluşturulması için siyasi güçlerle bir araya gelinmesi gerektiğinin altını ise özellikle çizdi.
Herbert Diess, bu kritik geçişi tam zamanında tamamlayabilmek için önümüzdeki
dönemde ürün gamına daha fazla tam elektrikli otomobil ekleneceğini ve global üretimin arttırılacağını açıkladı. Tam elektrikli otomobillerde mevcut model sayısını ve üretimi bir an önce arttırmak istediğini söyleyen Diess, “Markamızın ürün portföyünü gözden geçiriyoruz, yılın ikinci yarısında bunun hakkında daha fazla konuşabiliriz.” dedi. Audi, Porsche, Lamborghini, Bentley, Bugatti, SEAT ve Skoda gibi toplamda 12 markadan oluşan Volkswagen Group’a 2028 yılına kadar yaklaşık 70 yeni tam elektrikli otomobilin dahil olacağı müjdesini ise şimdiden verdi.
Diess, bir önceki açıklamasında 2025 yılına kadar 50 yeni modelde toplam 15
milyon saf elektrikli araç üretmeyi planladıklarını söylemişti. Yani her iki açıklamada birbiriyle son derece tutarlı. 1996’dan beri bu işin içinde olan altmış yaşındaki Diess, VW’i elektrikli geleceğe götüren yolda attığı her adımın farkında. 2025 yılına kadar yeni araçlardan gelen ortalama CO2 emisyon seviyesini %30, 2030 yılına kadar ise % 40 azaltmayı planlıyor.