1999 yılın Mayıs ayında Dr. Anna Bagenholm, Norveç’in Narvik kentinin dışındaki bir patikada kayak yapıyordu. O parkuru çok iyi bilmesine rağmen Bagenholm bir şelalenin etrafında kayerken bir çukura takıldı ve dengesini kaybetti. Bu denge kaybının ardından ise donmuş suya kafa üstü düştü. Başı ve vücudu kalın buz tabakasının altına sıkışmasına rağmen nefes alabilmek için bir hava boşluğu bulmayı başardı. Buz kitlesinden kurtulmak için 40 dakika uğraştıktan sonra yorgun düştü ve hipotermi krizi içine girdi. Bu, vücudun üretebileceğinden daha hızlı ısı kaybettiği ve kalbi, sinir sistemini ve diğer organları çalışamaz hale getiren potansiyel olarak ölümcül bir durumdu.
Bagenholm’un bulunduğu yerden kurtarılması 40 dakika kadar sürdü. Talihsiz kayakçı toplam 80 dakika boyunca soğuk suyun altında kaldı. Kalbi 2 saatten uzun süre durdu ve vücut ısısı 13.7ºC'den düşüktü. Bunlar her zaman ölümcül olsa da, doktorlar 9 saat sonra tekrar onu yaşama döndürdü. Elleri ve ayaklarındaki ince bir motor becerilerini kaybetti, ancak beyni hasar görmedi.
