Vural: Cumhurbaşkanlığı görev süresi adeta gaspla uzatılmıştır

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, cumhurbaşkanının görev süresinin uzatılmasına ilişkin değerlendirmelerde bulunarak, "Cumhurbaşkanlığı görev süresi adeta gaspla uzatılmıştır. AKP içindeki derin çatlağın kapatılması için TBMM alet edilmiştir. Kanunların anayasaya uygun olması gerekirken, anayasa, kanuna uygun hale getirilmiştir. Bundan sonra kim cumhurbaşkanının, AKP'nin cumhurbaşkanı olmadığını söyleyebilir?" dedi.

TBMM’de basın toplantısı düzenleyen Oktay Vural, cumhurbaşkanlığı görev süresinin uzatılmasının, AK Parti içindeki derin çatlakların kapatılması amacına hizmet ettiğini öne sürdü. Vural, şunları söyledi:

"Cumhurbaşkanlığı makamı, devletin birlik ve beraberliğini temsil eder. Oysa bu makam siyasileştirilerek, AKP'nin polit bürosunun makamıymış gibi kullanılmıştır. Kanunların anayasaya uygun olması gerekirken, anayasa kanunlara uydurulmaya çalışılmıştır. Görev süresi adeta gaspla uzatılmış, TBMM buna alet edilmiştir. Kapalı kapılar ardında yapılan pazarlıklarla gündeme getirilmiştir. Bundan sonra kim cumhurbaşkanının, AKP'nin cumhurbaşkanı olmadığını söyleyebilir ?"

"CUMHURBAŞKANI VETO ETMELİ"

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün, kanunu veto etmesi gerektiğini savunan Vural, sözlerini şöyle sürdürdü: "Cumhurbaşkanlığı görevi hukuksuz işgal durumuna düşürülmüştür. Cumhurbaşkanının yapması gereken, yasayı veto etmektir. Zira cumhurbaşkanı, hiçbir güç karşısında boyun eğmemelidir. Tehditler, şantajlar ve pazarlıklar karşısında dik durmalıdır. Şike ve milletvekili maaşları konusunda cumhurbaşkanı nasıl bir tavır takındıysa, bu yasada da aynı tavrı devam ettirmelidir. Kamuoyunda tartışılan, anayasada olmayan bir konuya kılıf hazırlanmıştır ve kamu vicdanı rahatsızdır."

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün görev süresinin uzatılmasına ilişkin "CHP isterse Anayasa Mahkemesi'ne götürebilir" sözlerinin, kanunu peşinen kabul edeceğinin delili olduğunu savunan Vural, "Cumhurbaşkanının bu sözleri, kanunu incelemeden onaylayacağının bir delilidir. Önce kanun incelenir. Cumhurbaşkanı kimden, neden korkuyorsunuz? 5 yıl için seçildiniz. Yüzde 68,95 bu kanuna 'evet' dedi. 5+5 olacak, halk seçecek dediniz. Anayasanın hiç mi hükmü yok? 21 Ekim 2007 tarihinde bu millet neyi onayladı? Millet iradesi karşısında, dün 336 milletvekilinden 224'ünün kabul ettiği kanunu mu onaylayacaksınız? Cumhurbaşkanının önce kendisinin konuya daha hassas yaklaşması gerekir. Zira veto yetkisini kullanmazsa cumhurbaşkanlığı makamı tartışmalı hale gelecektir." diye konuştu.

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın eski Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer için söylediği, "2007'de görev süresi doluyor. Eğriyi doğruyu bilmem ama anayasa böyle yazıyor." sözlerini hatırlatan Vural, "Cumhurbaşkanlığı makamı siyasi pazarlıkların unsuru olmamalıdır. Cumhurbaşkanının yapması gereken 'ben AKP'nin değil, tüm milletin cumhurbaşkanıyım. Önce millet iradesine güvenirim' demektir. Minare eğridir ve tıpkı Mimar Sinan zamanında olduğu gibi iple doğrultulmaya çalışılmaktadır." şeklinde konuştu.

TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu'yu da eleştiren Oktay Vural, "Anayasa Komisyonu Başkanı bu işlerden anlamadığımızı söyledi. Bu süreç onun da bir şeyden anlamadığını ortaya koyuyor. Allah daha fazla bildiğinden korusun. Kuzu kuzu Anayasa Komisyonu Başkanlığı yapılmaz. Bu görevi kuzu gibi yapanlar, minareyi iple doğrultmaya çalışıyorlar. Kendisine Hukuk Fakültesi'ne yeniden girmeyi denemesini tavsiye ediyorum. Öğrencilere tavsiye ettiği yumurtayı da kendisi yesin." dedi.

"CHP, KATSAYIDA RASYONEL DEĞERLENDİRME İÇİNDE DEĞİL"

Toplantı sonrası soruları cevaplayan Vural, CHP'nin, YÖK'ün katsayı kararının iptaline ilişkin Danıştay'a başvurmasını şu sözlerle değerlendirdi:

"Farklılık oluşturulmasını doğru bulmuyoruz. CHP'nin rasyonel bir değerlendirme içinde olmadığını düşünüyorum. Mesleki eğitimi cazip kılmak istiyorsak başka yöntemler denenmeli. Hükümet YÖK'ün arkasına sığınmasın. Kararı alırken kanuna dayalı bir karar aldı. Adaletsizlik ortadan kalkmalı. Mesleki eğitimi teşvik edecek yapı oluşturulmalı. Kimsenin kendi isteğine göre eğitim görmesi engellenmemeli.