ANKARA (İHA) - Türkiye'de gerçekleştirilen milletvekilliği genel seçimleri, yerli basın mensupları kadar yabancı basının da ilgisini çekti. Başbakanlık Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü tarafından kurulan basın merkezinde, seçimleri 206'sı yabancı 164'ü yerli olmak üzere 370 basın mensubu takip ediyor.
Başbakanlık Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü, Ankara Hilton Otel'de yerli ve yabancı basın mensuplarının seçimleri rahat ve güvenilir şekilde takip edebilmesi için bilgisayar, internet, yazıcı ve diğer teknik cihazlarla donatılmış bir basın merkezi kurdu. Basın merkezinde ajanslar ve televizyonlardan alınan seçimle ilgili haberler, sinevizyon sistemi ile anında Türkçe ve İngilizce olarak yerli ve yabancı basın mensuplarına sunuldu. Vatandaşların sandık başına gittiği saatlerde hizmet vermeye başlayan basın merkezi, yarın sabah saatlerine kadar açık kalacak.
Basın merkezinde yerli ve yabancı medya mensuplarına yardımcı olmak amacıyla İngilizce, Fransızca, Almanca ve diğer bazı dillerde çeviri yapabilen çok sayıda mihmandar görevlendirildi. Ayrıca yabancı basın mensuplarına seçim ve Türkiye'nin tanıtımıyla ilgili çeşitli dillerde kitap ve broşür dağıtıldı. Basın Merkezi'nden yararlanmak için en fazla başvuru 56 basın yayın mensubu ile İngiltere'den yapıldı. ABD'den 20, İspanya'dan 15, Belçika ve Rusya'dan 9'ar, Japonya'dan 8, İran'dan 7, Kanada, Fransa ve Çin'den 6'şar, Yunanistan ve Bulgaristan'dan 5'er, Almanya ve Mısır'dan 4'er ve Avusturya, Danimarka, İsveç, Çek Cumhuriyeti ve Azerbaycan'dan 3'er basın mensubu akredite oldu.
Toplam 33 ülkeden yabancı basın mensubu, seçimleri izlemek için Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü'ne akredite yaptırdı. Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürü Salih Melek, ilk defa seçimleri izlemek üzere bir basın merkezi kurulduğunu belirterek, basın merkezine yerli ve yabancı çok sayıda gazetecinin akredite yaptırdığını söyledi. Akreditasyon işlemlerini Dışişleri Bakanlığı ile seçim kararının alınmasının hemen ardından başladıklarını belirten Melek, basın merkezinde gazetecilerin tüm ihtiyaçlarını giderecek teknolojik imkanı sağladıklarını ifade etti.
Özellikle yabancı basın mensuplarına yardımcı olmak için tercümanların da görevlendirildiğini anlatan Melek, seçimlerin daha modern bir ortamda izlenmesi için basın merkezini açtıklarını kaydetti. Melek, ayrıca yabancı basın mensupları için çeşitli dillerde hazırlanmış Türkiye tanıtım kitapçığı ve seçim bilgi notu dağıttıklarını kaydetti.
Basın merkezinde seçimleri izleyen Yunan gazeteci Angeliki Spanou, basın merkezinin son derece modern olduğunu belirterek, aldıkları hizmetlerin üst standartlarda olduğunu söyledi. Spanou, Türkiye'deki seçimlerin Yunanistan'da büyük ilgiyle izlendiğini belirterek, aldıkları sonuçları basın merkezi aracılığı ile kısa zaman aralıklarıyla ülkelerine bildirdiklerini ifade etti. Spanou, ayrıca Türkiye'deki seçimlerden önce siyasi partiler arasında yaşanan diyalogların da Yunanistan'da ilgi çektiğini
belirterek, özellikle Başbakan Erdoğan'ın saati, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın seçimlerde başarısız olması durumunda Rodos'a kadar yüzeceğini söylemesinin Yunan halkı tarafından tebessümle karşılandığını anlattı. Spanou, Avrupa Birliği ve Yunanistan'ın seçimlerden genel beklentisinin AK Parti'nin yeniden tek başına iktidar olması yönünde olduğunu belirterek, koalisyon hükümetinin Türkiye'nin AB sürecini olumsuz etkilemesinden endişe edildiğini sözlerine ekledi.
Danimarkalı gazeteci Lasse Ellegaard ise, yaklaşık 10 yıldır Türkiye'de yaşadığını belirterek, Türkiye'deki seçimlerin Danimarka ile benzer olduğunu söyledi. Ancak Türkiye'deki seçim barajının yüksek olması ve milletvekillerinin halk tarafından değil de partiler tarafından seçilmesinin demokrasi açısından sıkıntı oluşturduğunu kaydetti. Danimarka'da seçimlerin ilgiyle izlendiğini belirten Ellegaard, seçim öncesinde ve sonrasında yaşananların Avrupa Birliği ülkeleriyle benzerlikler taşıdığını söyledi. Ellegaard, Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü'nün kurduğu basın merkezi sayesinde çok rahat haber geçtiğini ve egzotik bir ortam kurulduğunu kaydetti.
İtalyan gazeteci Claudio Gallo da, Türkiye'deki seçimlerin İtalya basınının birinci gündem maddesi olduğunu söyledi. Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne aday ülke olduğunu ve bu süreçte en büyük desteği İtalya tarafından aldığını hatırlatan Gallo, Türkiye'deki seçimlerin ve seçim sonuçlarının bu nedenle İtalya halkının ilgisini çektiğini kaydetti. Türkiye ile İtalya arasında seçim sistemi arasında bazı farklılıklar olduğunu, özellikle seçim barajından dolayı iki ülkenin benzerlikler göstermediğini kaydeden
Galla, Avrupa Birliği ülkelerinin AK Parti'nin tek başına iktidarına sıcak baktıklarını, ancak bazı endişeler taşıdıklarını ifade etti. Gallo ayrıca, İtalya'da tüm partilerin hükümette temsil şansının olduğunu, Türkiye'de ise bunun imkansız olduğunu, seçimlerin toplam 4 parti arasında geçtiğini kaydetti. Gallo, Türkiye'de bulunmaktan ve haber geçtiği basın merkezinden hizmet almaktan büyük mutluluk duyduğunu belirterek, basın merkezinin bir gazetecinin tüm ihtiyaçlarını giderecek şekilde tasarlandığını sözlerine ekledi.